Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, bankacılık sektörünün hem özkaynak kârlılığında hem de net faiz marjında kırmızı çizgilerin altına indiğine dikkat çekti. Bali, bankacılık sektöründe özkaynak kârlılığının yüzde 18-19’lardan 10- 11 arasına indiğini, net faiz marjının da 2010’da 6.5 seviyesinden şu an net 3.5’larda olduğunu belirterek, kârlılığın olan yüzde 12-13’lerde olan mevduat faizinin altında olduğunu vurguladı. Eğitimli insanların araçla öğrenmeyeceğini, sobanın ellerini yakacağını bilmeleri için ellerini sobaya yeniden değdirmeyeceklerini dile getiren Bali, “Bankaların sermayedarları mevduat müşterisi olalım deseler 2-3 puan daha fazla getiri elde edebilecekler. Bu bankacılık sisteminin matematiğinin çalışmıyor olması demek” dedi.

Sobaya dokunmadan...

Türkiye İş Bankası’nın Nobelli bilim insanı Aziz Sancar’ın katılımıyla ‘Karneni Göster Kitabını Al’ kampanyası başladı. Adnan Bali, bu kez bankacılık sektörü ve sıcak gündeme ilişkin sorularımıza da yanıt verdi. Bali’nin verdiği yanıtlarda dikkat çeken unsarlar özetle şöyle;

* Yüzde 15 kredi sınırlaması bir şey ifade etmiyor. Bize yüzde 40 büyütün kredilerinizi dese, yapacak imkân yok.

* Bankacılık sektöründe 2010’da sonra alınan kredi ve kart sınırlamalarından, şube harçlarına, ücret ve komisyon iadelerinden, rekabet dahil gelen cezalara, ek sermaye yükümlülüklerine kadar gelen pek çok tedbir bugün bankaların sermaye yeterliliğini o döneme göre neredeyse yarı yarıya düşürmüş oldu.

* Türkiye’de genç işsizlik yüzde 20 seviyelerinde. Bu ülke büyümek zorundadır ki istihdam yaratabilsin.

* Bankaların sermayedarları ‘biz sermayedar olmaktan vazgeçtik. Mevduat müşterisi olalım’ dese 2-3 puan fazla getiri elde edebilecekler. Bu durumda banka sermayedarı neye göre devam etsin.

* Kiralardan yüksek şube harçları var. Geçici harçlar hâlâ alınıyor.

* Bu bankacılık gibi bir sektörün ne kadar kâr edip etmediği tartışması değil.

* Bu bankacılık sisteminin aracılık faaliyeti görevini sürdürüp sürdürmeyeceği tartışması.

* Biz bugün rantiyer olmayı seçsek... 1.300’ün üzerinde şubesi var İş bankası’nın. Bu istihdamı da sağlamasak elde edeceğimiz rantiye geliri bundan daha yüksek olacaksa, bu işin hangi saikle yapılacağı tartışmalıdır.

* Bankacılık stratejik bir sektördür. Savunma kadar haberleşme kadar enerji kadar stratejiktir.

 Dağıtım kanalları her yıl genişletiliyor

İhtiyaç sahibi daha çok çocuğa ulaşabilmek için dağıtım kanallarını her yıl genişleten Banka, Yatılı Bölge Okulları, Sevgi Evleri, Çocuk ve Gençlik Kapalı Cezaevleri ile Çocuk Eğitimevleri’ndeki çocukların yanı sıra mülteci kamplarındaki çocuklara da “Mars’a Nasıl Giderim? Bilim yolunda eğlenceli adımlar” kitabı hediye edecek. Hediye kitaplar, görme engelli öğrencilerin eğitim gördüğü okulların kütüphanelerine gönderilmek üzere Braille alfabesiyle de basılıyor. Çocukluğunda Milli takımın kalecisi olmaya hayal ettiğini söyleyen Nobel Ödüllü Bilim İnsanı Aziz Sancar da, eğitimin önemine inandığı için toplantıya katıldığını, bir daha hayata gelse, gelecek nesilleri onlar yarattığı için öğretmen olmak isteyeceğini söyledi.

Faizsiz verilmiş kredi yok

Can Dündar’a verildiği ileri sürülen faizsiz kredilere, İş Bankası’nın ve Doğan Holding’in bazı yöneticilerince ‘Petrol Ofisi’nde 2001-2007 döneminde kaçakçılık yapıldığı iddiası’ ile ilgili soru üzerine, “Bizim bankamızda faizsiz bir kredi, birine kıyak anlamına gelebilecek bir kredi yoktur” dedi. Bali, “Adli süreçler devam ediyor. Biz de şahsen yargılanıyoruz. Ama her ne kadar içinde bulunduğumuz atmosferde çalışır çalışmaz bilmem, ama neyi yapıp neyi yapmadığınızı biliyorsanız müsterihsinizdir. O bakımdan son derece müsterihiz. Hukuka da güveniyoruz, o da olmadı Hakka güveniyoruz” şeklinde devam etti.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr