Pasaportuna el konulduğu için yurtdışına çıkamayan, dolayısıyla kendisine değer görülen ECF Princess Margriet Award for Culture 2017 ödülünü almak için Hollanda’ya gidemeyecek olan Aslı Erdoğan için dün akşam Cezayir Restoran’da sembolik bir tören yapıldı. Erdoğan törende şunları söyledi: “Sayın Kraliyet Ailesi ve Ödül Sahipleri, Sayın Seyirciler...

Öncelikle Türkiye adına özür dilerim. Şimdiki yönetim, hakkında soruşturma açılan yüz binlerce insanın, eşlerinin ve çocuklarının pasaportlarına el koymuş, bir yazarın bu denli önemli bir ödül törenine katılmasına dahi izin vermemiştir. Yol açtığım sıkıntılardan dolayı Avrupa Kültür Vakfı’ndan da özür dilerim. Yokluğumu hissettirmemek için çabalayan Avrupa Kültür Vakfı Ödül Töreni Ekibine, Fransız yayıncım Timour Muhiddine’e, ajanslarım Pierre Astier ve Laure Pecher’e, avukatım Erdal Doğan’a çok teşekkür ederim.

Avrupa Kültür Vakfı Ödülü’nü almaktan onur duydum ve böylesine önemli bir ödül için çalışmalarımı değerlendirmeye aldıklarından dolayı jüriye teşekkür ederim. Sanat ve edebiyat dünyasına, dünyanın her yanındaki yazarlara, yayıncılara ve okurlara, yaşadıklarım boyunca gösterdikleri dayanışma için teşekkür borçluyum. Duyduğum minneti ifade etmem çok zor. Hayatla son ama asla kopmayan bir bağdı bu, sanatın dönüştürücü gücüne umudumu, bir direniş ve diriliş olarak yazıya inancımı canlı tuttu.

Edebiyat, bir ayna olarak çoktan parçalandı, ama kimimiz hâlâ el yordamıyla cam kırıkları arasında, belki çoktan kuma dönüşmüş bir aynanın yitik düşleri arasında anca kanayan bir elin yakalayıp tutabileceği bir kum tanesi kadar hakikat arıyoruz. Ama sözün mucizesi sonsuzdur ve bir türlü söylenemeyişindedir. Sadece yarayı, yıkımı, yokluğu ve kurbanı seslendirmek, sözcüklendirmek için yazdım. Bu nedenle ödülümü bütün kurbanların sessiz çığlıklarına adıyorum. Onların çığlıkları ve hikâyeleri olmadan bizim sözümüz yani dünyamız daha da anlamını yitirirdi.”

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr