Fransa cumhurbaşkanlığı seçimini liberal Emmanuel Macron (39), aşırı sağcı Marine Le Pen (48) karşısında net bir zafer elde ederek kazandı. Macron oyların yüzde 65.5’ini, Le Pen yüzde 34.5’ini aldı. Ancak seçmenin yüzde 25.8’inin sandığa gitmemesiyle son 50 yılın en düşük katılım düzeyinde kalındı. Bu durum solcuların ve sistem karşıtlarının “neoliberal bankerle faşist arasında tercih yapmaktansa” seçimi boykot etmeleri olarak değerlendirildi. Boş oyların oranının yüzde 8.4, geçersiz oyların 3.6’yı bulması da sandık protestosu olarak yorumlandı.

Hemen TV’ye çıkan Macron, zaferinin Fransa tarihinde “yeni bir sayfa açtığını ve umut getirdiğini” söyledi. Fransızların “kızgınlık, endişe ve şüphelerinin” farkında olduğunu belirtip “Fransa’ya zarar veren bölünmüşlüklerle mücadele ve Avrupa ile yurttaşları arasındaki ilişkileri yeniden inşa” sözü verdi.

Le Pen’den tebrik

Macron’a tebrik telefonu açan Le Pen “Ülkenin çıkarlarını her şeyin üzerinde tuttuğum için devasa meydan okumalara karşı kendisine başarı diledim” dedi. “Tarihi, gümbür gümbür” bir sonuç elde ettiğini savunan kadın lider, anamuhalefet gücü yaptığı Ulusal Cephe’nin hazirandaki genel seçime kendi liderliğinde gideceğini söyledi. “Kökten dönüşümden geçerek yeni bir siyasi güç yaratmaktan” söz eden Le Pen, diğer yandan seçim gecesi etkinlikleri için Fransa, Britanya, ABD’den 15 medya kuruluşuna akreditasyon vermedi. Bunun üzerine diğer medya organları da mesleki dayanışma adına Le Pen’in gecesini boykot etti.

AB bayram yaptı

Babası Jean Marie Le Pen 2002’de yüzde 17.8 oy almışken, kızı Marine 2017’de bu oranı ikiye katladı ve 16 milyon oyu cebine koydu. Avro’dan çıkmayı ve AB üyeliğini referanduma sunmayı (Frexit) vaat eden Le Pen’in yenilgisi AB’ye bayram yaptırdı. Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker “Fransızların Avrupa ile bir gelecek seçmelerinden mutluluğunu” ifade ederken AB Konseyi Başkanı Donald Tusk “Fransızlar özgürlük, eşitlik, kardeşliği seçti ve yalan haber tiranlığına hayır dedi” açıklamasını yaptı. Alman Başbakanı Angela Merkel’in makamından, Macron’un zaferinin aynı zamanda “güçlü ve birleşik bir Avrupa’nın, Fransız-Alman dostluğunun zaferi olduğu” açıklaması geldi.

May ve Trump kutladı

AB’den çıkışla meşgul Britanya Başbakanı Theresa May, Macron’u “sıcak biçimde” tebrik ettiğini duyurdu. Le Pen’e yakın çizgideki ABD Başkanı Donald Trump da “Macron’un büyük başarısını tebrik ederim, kendisiyle çalışmayı sabırsızlıkla bekliyorum” dedi.

Fransa’nın en genç cumhurbaşkanı

F ransa’nın 3 yıl öncesine dek tanımadığı bir isimken tarihinin en genç cumhurbaşkanı seçilen Macron, üniversitede felsefe eğitimi aldı, 1999’da ünlü filozof Paul Ricoeur’a asistanlık yaptı, kamu yönetiminde lisansüstünün ardından maliye müfettişliğine geçti ve Jacques Attali’nin yönettiği ekonomi komisyonunda çalıştı. 2008’de devlete 50 bin Avro ödeyerek Rotschild’e geçti ve yatırım bankerliğine başladı. Macron’u Cumhurbaşkanı François Hollande 2012’de kendi genel sekreter yardımcılığına, 2014’te ekonomi bakanlığına getirdi. “Macron yasası” denen neoliberal düzenlemeleri, iş dünyasının takdirini kazansa da halkın tepkisini çekti. 2016’da bakanlıktan ayrıldı ve “ne sağcı ne solcu” En Marche (Yürüyüş) hareketini kurdu. Eşi Brigitte Trogneux’nun kendisinden 24 yaş büyük olması da gündemden düşmedi. 16 yaşında öğrenciyken 40 yaşında, üç çocuklu tiyatro öğretmenine aşkı, 2007’de evliliğe dek gitti. AB, küreselleşme, göçmenlere açık kapı yanlısı Macron, 2015’te AB ve IMF’nin Yunanistan’a dayattığı acımasız kemer sıkma politikalarına karşı çıkmıştı. Dün Louvre Müzesi önünde zafer konuşması yapmasına şüpheli paket ihbarıyla gölge düşen Macron’un ve kampanyasının e-posta hesapları da sızdırıldı. Siber saldırıyla ilgili soruşturma açıldı.