Akşener’in, ihraç için mahkeme sürecini başlatması beklenirken, “kurultay sürecinde yakalanan taban desteğinin mahkeme sürecinde söneceği” görüşü muhaliflerde ağırlık kazanıyor. MHP’de 1 Kasım seçimleri sonrası başlayan ve olağanüstü kurultaylar sürecine zemin hazırlayan muhalif hareket, yeni bir çıkış yolu arıyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, Genel Başkan Devlet Bahçeli, darbeye karşı duruşu sonrasında parti tabanında yeniden büyük destek görürken, bayramdan hemen önce Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan “FETÖ’nün MHP’ye sızma harekâtı” operasyonuyla “ülkücü” kökenli isimlerin gözaltına alınması da muhalefet cephesinde yarılmalara yol açtı. Muhalif isimlerin yanında yer alan bazı isimlerin ve imzacı üst kurul delegelerinin genel merkeze gelerek, “imzalarını çektikleri ve artık Bahçeli’nin yanında yer alacaklarını” ifade ettikleri belirtilirken, “muhaliflere yönelik tabandaki bu erime” de Akşener’e yakın isimlerin dikkatinden kaçmıyor. Bu nedenle özellikle MHP tabanında “kurultay sürecinin en güçlü adayı” olarak görülen Akşener’in yakın çevresinde bulunan isimlerin, ihracından sonra, “MHP’de artık siyasetin önünün kapalı olduğu” düşüncesinden hareketle “Yeni bir parti kuralım” önerisiyle gittikleri dile getirildi.

‘Önce mahkeme...’

Akşener’in kendisine gelen bu tekliflere “henüz sıcak bakmadığı ve mahkeme yoluna gideceği” konuşuluyor. Ancak Akşener’e destek veren ekip, bu durumun “zor” olduğu görüşünde. Bunun için de 7 Haziran seçimlerinden sonra partiden ihraç edilen genel başkan adayı Sinan Oğan’ın MHP yönetimine karşı açtığı davanın 1.5 yıl sürmesi örnek gösteriliyor. Bu süre içinde de muhaliflerde, “tabandaki erimenin daha fazla olmaması yeni parti kurmanın daha iyi olacağı” görüşü hâkim.