Her olayın ardından interneti kısıtlayan, özellikle sosyal medayaya erişimi önleyen, sosyal paylaşımlar nedeniyle binlerce kişiyi yargılayan, binlerce internet sayfasına erişim yasağı getiren Türkiye, BM İnsan Hakları Konseyi’nde şaka gibi bir imza attı.

İnsan haklarının çevrimiçi hayata da uygulanmasını öngören karara Brezilya, Nijerya, İsveç, ABD ve Tunus ile birlikte Türkiye de önderlik yaptı. Genel kuruldaki bu teklifin kabul edildiği gün, Atatürk Havaalanı’na yönelik IŞİD saldırısı nedeniyle internet yavaşlamış, Twitter ve Facebook gibi sitelere erişim ise zorlaştırılmıştı.

Türkiye’nin de imza attığı karar, çevrimdışı iken güvence altına alınan temel insan haklarının, internete bağlıyken de korunmasını öngörüyor.

“İnternette insan haklarının tanıtımı, korunması ve yarar sağlaması” başlığıyla kabul edilen karar, “İnsan haklarının kullanımı özellikle de internette ifade özgürlüğü gittikçe artan bir ilgi çekmektedir” ifadelerini taşıyor.

Sorumluluk vurgusu

Karar, hükümetlerarası, sivil toplum, özel sektör, teknoloji uzmanları ve akademisyenler arasında sıkı bir işbirliğine vurgu yaparken, şu kararı da öngörüyor:

“Çevrimiçi özel hayatın korunması ifade özgürlüğü ve düşüncelere müdahale olmaması ve barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüğünün sağalanması için önem taşıdığını tanır.”

54 ülkenin taslağına imza koyduğu kararda internetin küresel olarak açık kalması ve erişilebilmesi için, “Devletler, ‘özellikle ifade, örgütlenme ve özel hayata dair’ güvenlik endişelerine, insan hakları alanındaki sorumlulukları çerçevesinde eğilmeli” ifadeleri de yer alıyor.

‘Bu bir taahhüt’

Uzlaşı ile 1 Temmuz’da kabul edilen karar, kişilerin çevrimiçi ve çevrimdışı aynı haklara sahip olduğunu güvence altına almayı hedeflerken, Rusya ve Çin gibi ülkeler ise karara itiraz etti.

Tasarının kabul edilmesi için aktif girişimlerde bulunan “Article 19” adlı insan hakları örgütünün yasal uzmanlarından Andrew Smith ise Türkiye’nin BM’de üst düzey uluslararası standartları benimsemesini memnuniyetle karşılarken, “Bu evde ifade özgürlüğünü korumak için açık bir taahhüt olarak anlaşılmalı” ifadelerini kullandı.

Türkiye, her olayın ardından aldığı yayın yasağıyla son dönemde yüzlerce yasağa anında imza atarken, 80 binden fazla sayfa da erişime kapalı. Türkiye, Freedom House’un yıllık raporlarında ‘kısmen özgür’ ülkeler arasında.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr