Bölgede uygulanan sokağa çıkma yasakları ve yaşanan çatışmalardan dolayı göç eden yurttaşların durumunu yerinde incelemek amacıyla Mardin'e gelen Alman doktorlar heyeti, Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ahmet Türk'ü ziyaret etti. Bu ziyarette konuşan Ahmet Türk, bölgede yaşanan durumu değerlendirerek, Kürt halkının üzerinde bir vahşet uygulandığını iddia ederek Kürt şehirlerinin yıkıma tabi tutulduğunu söyledi. Türkiye'nin tek kişilik bir diktatörlük yönetimine doğru gittiğini öne süren Türk, medyanın tamamına yakının devlet kontrolüne geçtiğini aktardı.

"YARGI TALİMAT DOĞRULTUSUNDA SUÇ İŞLİYOR"

Yargının cumhurbaşkanı talimatları doğrultusunda insanlara suç isnat ettiğini iddia eden Türk, "Toplumun büyük bir kesimini teslim almaya yönelik baskı oluşturuyorlar. Kürtlerin insani değerlerini savunan, vicdan sahibi akademisyen ve yazarlar da hedef haline getiriliyor" dedi. Çözüm sürecindeki görüşmelerden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın değil Kürt mücadelesinin daha güçlü çıktığını iddia eden Türk, "7 Haziran seçimlerinde barış sürecinin kendi lehine olmadığını görünce, 1 Kasım seçimlerine doğru tekrar savaş senaryolarını ortaya koyarak, milliyetçi, ırkçı kesimleri yanına çekmeye çalıştı. Kürtlerin demokrasi ve barış mücadelesini boşa çıkarmak için savaşın kendisine yarayacağını görerek, bu gün içinde bulunduğumuz ortamın oluşmasına neden oldu" diye konuştu. Türkiye'nin Kürtlere yönelik politikasının bir başka nedeninin de Ortadoğu'da yaşanan gelişmelerin ve Kürtlerin bir aktör olarak sahneye çıkması olduğunu değerlendiren Türk, "Rojava'daki (Kuzey Suriye) mücadele Kürtlerin artık statüsüz bir yaşamı kabul etmeyeceğini ortaya koymuştur. Bunu gören Türkiye de Kürtleri sindirmeye, susturmaya yönelik siyaseti bir bütün olarak ortaya koydu" dedi.

Avrupa ve dünya devletlerinin bölgede yaşananlara karşı sesiz kalmasını da eleştiren Türk, "Bir halkın geleceğini karartmaya yönelik yürütülen politikalara karşı suskun kalınması ve Türkiye'ye karşı esnek davranılması kabul edilecek bir tutum değildir. Bu tutumu çağdaş demokratik değerlerle çelişen bir tutum olarak görüyoruz" dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr