5 yılı aşkındır savaşın gölgesindeki ülkede Kurban Bayramı ile birlikte uygulanması planlanan anlaşma, barış umuduyla birlikte yaşama geçirilmesine yönelik pek çok soru işareti de barındırıyor... ABD ve Rusya’nın Dışişleri Bakanları Kerry-Lavrov dün 13 saati bulan görüşmenin ardından uzlaşıyı duyurdu.

Suriye’de şiddetin durdurulması yönünde uzun süredir temasları sürdüren ancak görüş farklılıkları nedeniyle her seferinde eli boş dönen ABD ve Rusya önceki gece nihayet uzlaşıya vardı. Cenevre’de her iki ülkenin Dışişleri Bakanları’nın geç saatlere kadar süren görüşme maratonundan Suriye’de Halep vurgusu öne çıkan ateşkes kararı, insani yardımın sağlanması, Suriye ordusunun Moskova ve Washington’ın belirlediği bölgelerdeki muhaliflere yönelik operasyonlarını durdurması, Kremlin ve Beyaz Saray’ın IŞİD’e karşı mücadele için müşterek bir merkez kurma kararı çıktı. Anlaşmada dikkat çeken bir diğer unsur ise adını Fetih El Şam Cephesi olarak değiştirip Kaide ile bağını kopardığı savındaki Nusra’nın da ortak hedef alınacağı oldu. Rusya, sık sık ABD’yi Nusra’yı hedef almamakla eleştiriyordu.

BİR HAFTALIK SÜRE

Beş yılı aşkındır savaşın hüküm sürdüğü Suriye’de farklı cepheleri destekleyen ABD ve Rusya’nın Dışişleri Bakanları Cenevre’de iki hafta içinde üçüncü kez önceki gün bir araya geldi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile ABD’li mevkidaşı John Kerry, yaklaşık 13 saati bulan toplantının ardından Suriye’de yarından itibaren, Kurban Bayramı’yla birlikte uygulanması planlanan ateşkes için anlaştıkları açıkladı. Karar aralarında Türkiye’nin de olduğu uluslararası toplumdan yükselen “bayrama ateşkesle girilsin” baskıları ile birlikte geldi. Anlaşma kapsamında Suriye ordusu, Moskova ve Washington’ın belirlediği bölgelerdeki muhaliflere yönelik operasyonlarını durduracak. Ayrıca Halep de dahil olmak üzere, ihtiyaç olan her bölgeye insani yardımın kesintisiz bir şekilde ulaştırılması öngörülüyor. Halep’te yardımların ulaştırılması için tarafların tamamının Kastillo Yolu’ndan çekilmesi, rejim güçlerinin ve muhaliflerin şehrin güneyindeki Ramuse’de güvenli bir giriş noktası oluşturması planlanıyor. ABD ve Rusya, ateşkesin başarılı olması durumunda bir hafta sonra cihatçı gruplarla mücadele için ortak bir merkez kuracak.

ORTAK HEDEF NUSRA

Bu merkezde IŞİD’in yanı sıra eski adıyla El Nusra Cephesi yeni adıyla Fetih El Şam Cephesi hedef alınacak. Lavrov, kurulacak ortak merkez sayesinde ABD ve Rusya’nın “terörist - ılımlı muhalefet” ayrımını koordinasyon içerisinde yapabileceğini söyledi. Anlaşma kapsamına girmeyen bölgelerde Suriye ordusunun hava operasyonlarının devam edeceği savunulurken taraflar koordineli hava operasyonlarının düzenleneceği bölgelerin yerleri hakkındaysa güvenlik gerekçesiyle bilgi vermedi.

GÜVENSİZLİK VURGUSU

ABD’ye yönelik devam eden güvensizliğe rağmen terörizme karşı mücadelede koordinasyonu sağlayacak bir plan üzerinde anlaştıklarını söyleyen Lavrov, “Bu uzun zamandır ertelenen politik sürecin yeniden başlaması için gerekli şartları yaratıyor” diye konuştu. Anlaşmaların uygulanma olasılığına gelince kimsenin yüzde yüz garanti veremeyeceğini kaydeden Lavrov, Suriye hükümetini bilgilendirdiklerini ve Şam’ın anlaşma şartlarına uymaya hazır olduğunu da açıkladı. Planın işe yaraması için hem muhaliflerin hem de Suriye Devlet Başkanı Esad yönetiminin üzerine düşeni yapması gerektiğini vurgulayan Kerry ise muhalif grupların kendilerini olabildiğince Nusra ve IŞİD’den soyutlaması gerektiğini belirtti.

İdlib’e dün düzenlenen hava saldırısında 25 kişinin yaşamını yitirdiği duyuruldu. Kimi kaynak bombardımanın Rus jetleri tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini iddia etti. Son dönemde bölgede cihatçı Fetih Ordusu’na yönelik koalisyon güçlerinin hava saldırıları da gerçekleşiyor.

HALEP'TE ÇATIŞMALAR ŞİDDETLENDİ

ABD-Rusya arasında Suriye’de ateşkese varıldığı anlaşmasının açıklamasından saatler sonra rejim güçlerinin Halep’in kuzeyinde muhaliflerin elindeki bölgelere saldırı düzenlediği haberi ajanslara düştü. Muhaliflerden karşı saldırı açıklaması gelirken Halep’teki Nur el-Din el Zinki Tugayı’nın sözcüsü güneyde çatışmaların şiddetlendiğini aktardı. Kimi yorumda tarafların ateşkes devreye girmeden sahada kazanımlarını arttırma peşinde olduğu belirtildi.

TEMKİNLİ İYİMSERLİK...

ABD-Rusya arasında varılan Suriye uzlaşısına başta Ankara olmak üzere uluslararası toplumdan memnuniyet açıklamaları geldi. Muhalif cephe ise temkinli. Riyad destekli Suriyeli muhalif şemsiye örgüt Yüksek Müzakere Komitesi (YMK) sözcüsünden ilk olarak anlaşmaya ilişkin “Umarız bu sivillerin çektiği çile için sonun başlangıcı olur. Eğer uygulanabilecekse anlaşmayı memnuniyetle karşılıyoruz” açıklamaları gelse de günün ilerleyen saatleriyle birlikte oluşumdan “henüz tam metni görmedik, kendi aramızda değerlendirmemiz gerek” demeçleri de peşi sıra yapıldı. Ayrıca oluşum, Moskova’nın Şam yönetimini hava bombardımanlarını engelleme konusunda yeterli baskıyı kurup kuramacağının da şüpheli olduğunu savundu. Öte yandan Türkiye’nin desteklediği Özgür Suriye Ordusu’ndan (ÖSO) da kimi grup anlaşmanın başarılı olamayacağı görüşünde. ÖSO’dan Fursan el Hak örgütü lideri, Moskova ve Şam’ın sahadaki “ılımlı” muhalifleri hedef almaya devam edebileceğini söyledi. İsyancı Nur el Din el Zinki Tugayı da anlaşmanın sadece Halep’te Şii destekli Suriye ordusunun ilerlemesine katkı sağlayacağını savundu.

LAVROV ARADI

BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, “Uzun bir günün sonunda iyi bir sonucun çıktığını” belirtirken Türk Dışişleri Bakanlığı, anlaşmaya varılmasını memnuniyetle karşıladığını bildirdi. Dışişleri açıklamasında, Türkiye’nin BM aracılığıyla Halep’e yardım ulaştırmaya hazır olduğu duyuruldu. Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanlığı, Lavrov’un Kerry ile görüşmesinin ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini açıkladı. Almanya Dışişleri Bakanı Frank- Walter Steinmeier, anlaşmayı siyasi sürecin yeniden başlaması için bir fırsat olarak gördüğünü belirtti. AB’den de memnuniyet açıklaması geldi.

PİZZA-VOTKA DİPLOMASİSİ

Rusya, Cenevre’de sonucun uzun süre çıkamamasından ABD cephesini sorumlu tutarken kendilerini 13 saat süren görüşme maratonunda takip eden medya çalışanlarının gönlünü almayı da unutmadı. İddiaya göre, ABD heyetinin kendilerine yolladığı pizzaları gazetecilere gönderen Lavrov, gazetecilerin “peki ya votka” çağrısını da geri çevirmedi. İki şişe votkayı poşet içinde kendi elleriyle getirdi. Lavrov, “Pizzalar ABD heyetinden, votkalar bizden” dedi.

Yazıyı okumak için tıklayın:


ANLAŞMANIN YOLU DİKENLİ

Rusya ve ABD arasında varılan mutabakatın ileride başlatılacak bir siyasi geçiş sürecinin yapı taşı olabileceği ifade edilirken diğer yandan ateşkes planının önünde pek çok engel bulunuyor. Bunlardan belki de en önemlisi Devlet Başkanı Beşar Esad güçleri ile muhalif gruplar arasındaki derin güvensizlik. İki taraf da birbirlerinin ateşkese bağlı kalma isteğinden şüphe duyarken daha önce varılan ateşkes anlaşmalarının uygulanamaması da bir etken. Şubat ayında ABD ve Rusya aracılığı ile gerçekleştirilen ateşkes anlaşması kısa süre içinde bozulmuştu. Suriye’deki durumun kimsenin birbiriyle bir anlaşma sağlayamadığı sürekli değişen bir yapıya sahip olması uzun soluklu bir anlaşma şansını zora sokuyor.

NUSRA ÇIKMAZI

Anlaşma uyarınca muhalifler Nusra’dan savaşçılarını kendi alanlarından çıkarmak zorunda kalacak. Riyad destekli muhalif örgüt Yüksek Müzakere Komitesi’ne (YMK) göre muhalifler rejim güçlerinin kuşatma taktikleri yüzünden Nusra ile müttefik olmak zorunda kaldı ama eğer ateşkes başarılı olursa bu ortaklığı bozarlar. YMK’nin sözcüsü Kodmani, “Ilımlı gruplar yeniden organize olacak ve radikal gruplardan kendini ayıracak. Üzerimize düşeni yapacağız” dedi ABD’li analist ve uluslararası ilişkiler uzmanı Charles Lister ise muhaliflerin “düşmanlıkların sona ermesi için uzun süreli bir anlaşmaya” olan inançlarının çok az olduğunu söyledi. Muhaliflerin Nusra ile bağlarını koparma yönünde niyetleri olduğuna dair herhangi bir işaret olmadığının altını çizen Lister, muhaliflerin bunu askeri bir gereklik olarak gördüklerini belirtti. Lister, Esad’ın bir başka destekçisi İran’dan dün akşam saatlerine kadar açıklama gelmediğine işaret etti. BBC’nin Ortadoğu editörü Jeremy Bowen ise Moskova-Washington arasındaki sorunlu ilişkiler göz önüne alındığında anlaşmanın bir başarı olduğunu söyledi. Ancak anlaşmanın sürmesinin pek çok şeyin yolunda gitmesine bağlı olması kaygıları artırıyor. Russia Today’in Halep’in güneyinde konuştuğu Suriyelilerin bazıları bu planın yürümeyeceği çünkü Halep’te “ılımlı muhaliflerin” olmadığı, bütün grupların “terörist” olduğu görüşünde.

'TÜRKİYE IŞİD'LE ANLAŞTI' İDDİASI

Fırat Kalkanı operasyonu kapsamında, TSK’nin 14 saatte IŞİD’den temizlendiğini duyurduğu Cerablus için Türkiye ile IŞİD’in gizli bir anlaşma yaptığı iddia edildi. Independent’ın Ortadoğu muhabiri Patrick Cockburn’ün görüştiği Faraj kod adlı “eski” bir IŞİD militanı, örgütün Türkiye ile gizli anlaşma yapıp Türkiye sınırından silah desteği aldığını ve IŞİD’lilerin sakallarını kesip kılık değiştirerek sivil görünümünde Cerablus’ta yaşadığını iddia etti.

PENTAGON UYARDI

Anlaşmaya ilişkin bir başka soru ise, Rusya ve ABD hava saldırılarında olası sivil ölümlerden kimin sorumlu tutulacağı. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’un Rusya ile ortak merkez kurulmasına ilişkin güvenlik riski kaygısı yaşadığı da belirtiliyor. Pentagon yayınladığı açıklamada, askeri bir işbirliğinden önce anlaşmanın şartlarına uyulması gerektiğini kaydetti.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr