BARIŞ AKPOLAT
[email protected]

Geçen haftaki yazıma gayet güzel tepkiler geldi. Laf çakan da çoktu. Normaldir. Kendi müziklerini yollayacağını söyleyenlerden doğrudan yollayanlara kadar pek çok tepki aldım. Amatör arkadaşlara bir önerim var. Benim müziğinizle ilgili neler düşündüğüm çok önemli değil aslında. Siz doğru bildiğinizi yapın yolu bulursunuz bir şekilde. Tek gerekli şey, çok okuyup çok dinlemek.

Bu hafta, birkaç zamandır yazmayı planladığım albümü şarkı ve gruplardan bahsettim. Farklı hatta çok farklı tarzları buraya taşıyorum. Bundan sonra da devam edeceğim.

Deden Kurtar Beni EP

Memleketimin en tavizsiz gruplarından Deden. Yaptıkları müzik anaakım değil ama yeraltının dibi de değil. Duruşları ise kesinlikle takdire şayan. Anti mantıktaki grup ve insanları seviyorum. Geçenlerde ilk albümlerinden 3 yıl sonra Yavuz Çetin’den bildiğimiz ‘Kurtar Beni’yi coverladılar ve EP’lerine ismini verdiler. Cover olayına biraz soğuk bakıyorum özellikle de orijinaline yakınsa ama EP bu iş içindir zaten. Deden özellikle vokalleriyle şarkıyı bir parça değiştirmiş. Fakat her şeyden önce bu şarkıyla aynı EP’de yer bulan ‘Skimsonik’ bence şahane. Grunge ve punk rock’ın ülkede en güzel şekilde vücut bulmuş hali. Sözler de şahane. Tam aradığımız tat: “Nasıl hala oradasın, Nasıl hala rahatsın? Bu nasıl skimsonik kurgu? Önünde eğilmem beyim, yerim kurumsalı bireyseli. Vakti geldi geçti delirmemin”

The Revolters Unconditional

2007’de kuruldukları zaman duydum The Revolters’ı. Memleketin güzel gruplarındandı. Brit-rock/pop’un hakikaten güzel bir temsilcisiydi The Revolter. Konserlerinden aklımda kalan hep “Bu adamlardan iş çıkacak, olur bu iş” filandı fakat sonra sessizliğe gömüldüler. Soundları güzel, kaliteli ve fakat çok da orijinal olmayan gruptan uzun zamandır haber alamıyorduk. Sonunda ses verdiler. Önceki gün yayınladıkları Flax Borage teklileri, yarın yayınlanacak ilk albümlerinin son habercisi oldu. Albümden 2. tekli Flax Borage, tonundan, rengine, verdiği havasıyla hem enerji saçıyor hem de bir dark-wave karamsarlığı sunuyor. Eski halleri üzerinden ciddi bir evrim geçirdikleri gayet belli, artık daha orijinal bir The Revolters var. İyi de olmuş.

Jakuzi Fantezi Müzik

Uzun zamandır bu kadar naif ve güzel bir şey dinlemedim. Kutay Soyocak, Taner Yücel ve Can Kalyoncu’dan oluşuyor bu ilginç adlı grup. Soyocak’ı Peygamber Vitesi’nden de biliyoruz. Proje gerçekten çok güzel ve özlenen bir lezzet. ‘Koca Bir Saçmalık’ın klibi de şarkısının sözleri ve new-wave sound’u da şahane. The Human Legue, Gary Numan, Depeche Mode’un Black Celebration dönemini sevenler kaçırmasın. Özellikle synth’siz yaşayamam diyenler için.

Igorrr

Barok, grindcore, opera, jungle ve trip-hop’u bir arada düşünsenize bir. Olmuyor değil mi? Vallahi yapanı bulduk. Igorrr, Fransız bir DJ ve prodüktör olan Gau¬tier Serre’nin projesi. Pek çok projesiyle pek çok albümü var. Önerilerim Nostril ve Hallelujah albümleri. Gerçekten huzursuz edici bir müzik. Bunu tek kelimeyle açıklamak gerekirse seçeceğim kelime ‘Tekinsizlik’ olur. İlk dinlediğim anda beni beynimden vurulmuşa çevirdi. Hiç kolay bir müzik değil. Hatta algılaması dinlerken insanı sürekli tetikte hissetirmesi ve bir sonraki notada neler olacağını kestirtmemesi sebebiyle bir hayli de zor bir müzik. Ama denemeye değer.

Kaynak: Birgun.net