ÖMÜR ŞAHİN KEYİF [email protected]
‘Bu kitabı da bu coğrafyanın 100 yıllık tarihini de bu tarihi hatırlatmak, ders çıkarmak, bugünü anlatmak ve her şeyi ile anlamak için toparladım ve yazdım. Coğrafyamızın duyarlı ve onurlu insanları için. Çocuklarına anlatsınlar diye. İslam adına yapılan tüm rezaletler.’
Destek Yayınları’ndan çıkan Maniki Dünya, Hüsnü Mahalli’nin dilinden, kitapta, böyle anlatılıyor.
Neye gülüp neye ağladığını, neye inanıp neyi söylediğini bildiği Ortadoğu coğrafyasında, yalnızca 40 yılı bulan gazetecilik hayatında değil, ömrü boyunca biriktirdiklerini okuyucuya sunuyor.
100 yıldır savaşlarla boğuşan coğrafyanın bugün en yakıcı krizi ise Suriye eksenli yaşanıyor. Hüsnü Mahalli’yle kitabı vesilesiyle buluştuk, Ortadoğu’da Suriye eksenli krizin boyutlarını ve ‘Çok berbat bir Müslüman Kardeş kopyası’ dediği AKP’nin bu krizdeki rolünü konuştuk.
>> ABD’li Gazeteci Seymour Hersh, AKP’nin Suriye’de radikallerle ilişkisi olduğu iddialarına ilişkin olarak ABD’nin tavrını yorumlarken, Başkan Obama’nın 2009 ziyaretine atıfta bulunup, ne olduysa orada oldu demişti. Buradan başlayalım mı… Sizce ne oldu orada?
AKP’nin ABD’yle nasıl bir sözleşme imzaladığını kimse bilmez. Ama bir okuma olarak AKP büyük ihtimalle, tıpkı Menderes zamanında olduğu gibi, ben senin bölgede istediğin her şeyi yaparım, sen de bizi destekle dedi.
>> Hem genel dış politikasında hem de bölgede Menderes’in yaptıklarının aynısını yapıyor.
Dikkat edersen ABD’den, Avrupa’dan Erdoğan’ın bu kadar faşizan, dikta eğilimli politikalarına tık yok.
>> Karşıt açıklamalar da geliyor. Özellikle AKP’den gelenler nasıl yankılanıyor Batı’da?
Herkes konuşur, sorun yok burada. Sayın Cumhurbaşkanı da zaten buradaki insanlara pazarlıyor lafını. Çünkü biliyor ki Obama’nın umurunda değil. Umurunda olsa, uluslararası sermayeye bir işaret verir burası çöker. Türkiye’de seçmen sizi ekonomik krize girdiğiniz zaman sorgulamaya başlar. Batı da bunu biliyor. Ona rağmen destek veriyor. İşte o büyük pazarlığın ve sözleşmenin sonucu. AKP’nin eğer iktidarda şu kadar daha kalma öngörüsü doğruysa o sözleşme gereği. O zaman, AKP’nin Suriye’yi rahat bırakacağına inanmıyorum. Sürekli rahatsız edecek. Dolayısıyla AKP’nin göçmenlerle uzun vadeli bir çalışma yaptığına inanıyorum. Yarın bir gün göçmen ben gidiyorum dese bile AKP gidemezsin diyecektir büyük ihtimalle. Suriye’yi karıştırmayı devam etmek için.
>> AKP Suriye’de barış istemiyor mu?
AKP Suriye’de barışı istemiyor. Son anda Başbakan Riyad’a gidip adamlara, gitmeyin, dedi. Kerry’nin açıklaması üzerine gittiler ve o gün çekildiler. Hatta Yalçın Akdoğan orası bir tiyatro dedi. İyi de Suriyeli muhaliflerle devlet yan yana gelmişse seni ne ilgilendirir? Şu anda Suriye’de ya da Cenevre’de bir toplantı yapılsa, deseler ki, BM kararı, Türkiye’yle PKK Cenevre’ye gelsin. Türkiye o zaman kıyameti koparır. Peki sana ne? Sen kimsin, Suudi Arabistan kim?
>> Barışı engelleme isteğinin nedeni ne olabilir?
Türkiye engellemek istiyor. Çünkü işin sonu kendisine gelecek biliyor. Yargılanacak Türkiye. Hiç kaçarı yok. Öyle gelir ki karşınıza o hikâyeler, farketmezsiniz bile. Türkiye’nin Suriye’deki o bulaşma şekli tipik bir uluslararası mahkeme, bütün malzemesi var. Oturup araştırmaya hiç gerek yok. Merkel bile geçen sene dışarıdan gelen teröristlerin yüzde 60’ı Türkiye üzerinden geliyor dedi. Biden 2014’te, bu teröristlerin arkasında Türkiye, Suudi Arabistan var dedi. Biden’i götürün uluslararası mahkemeye şahit olarak, bitti. Amerikan devletinin elinde bütün malzeme var.
>> Ne olursa bu malzeme ortaya çıkar?
Başka bir alternatif. Örneğin, İran’la varılan uzlaşmanın Batı açısından yeni ufuklar açması. Batı’da bir kesim şöyle düşünüyor; 30-40 yıldır bütün İslamcı teröristler Vahabi, Selefi, Sünni. Biz İran’a, Şiilere haksızlık yaptık, zaten Şiilerin, yüzde 80’i Sünni olan Arap alemini yöneteceği yok. Haksızlık ettik Şiilere. Acaba onlarla biraz flört edelim - mi? İran da Batı’ya iyi mesajlar verdi. Batı, bir bakalım, dedi. Zaten Suudi Arabistan’ın çıldırması bundan.
>> Bu çıldırma hali Suriye’ye girmeye varacak mı mesela?
Kendi kendilerine giremezler. Uçaklar daha zaten İncirlik’e geliyor dikkat ederseniz, gelirse tabii. Bu da şu demektir, Suudi Arabistan ordusu Amerikan denetiminde ve kontrolünde kullanılacak. O da IŞİD’e karşı. Suudi Arabistan ya da Türkiye ordusu Suriye’de herhangi bir operasyon yapamaz, kendi başına. Amerika’nın emrinde ve IŞİD’e karşı, başka türlü olamaz, net. Onun için bunlar hep medyatik şov.
>> TSK aynı gün, Afrin-Azez’deki PYD mevzilerini vurduğunu açıkladı…
Sözde Afrin-Azez bölgesinde PYD mevzilerini bombaladılar. İki tane topçu, füze gönderirsin, PYD sana cevap vermez, ama karadan asla giremez. Bunun hepsi Türk kamuoyunu, halkı kandırmaya, artistlik yapmaya yönelik eylemler. Bunun dışında çok çok büyük bir maceraya kalkışmak istiyorsa (Türkiye), Üçüncü Dünya Savaşı çıkarmak istiyorsa, yapar. Suudilerin böyle bir işe tek başlarına kalkışacak ne kapasiteleri var ne zekâsı ne de yapısı var. Suudiler Amerika’nın talimatı olmadan tuvalete bile gidemezler.
>> Çavuşoğlu’nun ‘Strateji olursa, birlikte kara operasyonuna girebiliriz’ açıklamasına ne diyorsunuz?
Beş yıldır Suriye’ye operasyon yapacaklar, tampon bölge kuracaklar, bunlar hiçbir şey ifade etmez.
***
IŞİD ve Nusra barışı kabul etmiyoruz derse ne olacak?
“Suriye’de barış ne demek biri bana anlatsın. Şu anda Cenevre’deki görüşmelerde IŞİD, Nusra ve terör örgütü sınıflandırmasının içindeki 164 örgüt yok. Peki diyelim ki yarın Cenevre’de hükümetle muhalefet anlaştı. Dedi ki ateşkes yapıyoruz, ortak ulusal birlik hükümeti kuruyoruz. Peki IŞİD ve Nusra, kabul etmiyoruz, derse ne olacak?
Halep’in kuzeyinden ve İdlip çevresinden göçmen geliyor. İdlib Rusya’nın işgali altında Cisr El Şuğur, Nusra’nın işgali altında. Peki Türkiye bir NATO ülkesi olarak neden gidip Nusra’yı vurmuyor? Suriye vurunca neden kızıyor?
Türkiye ben sınırı yüzde 100 kapatıyorum kimseye bir tane pantolon gömlek vermiyorum desin, Suriye ordusu bunları (IŞİD ve Nusra) üç günde bitirir. Ama sıkıştıklarında Türkiye’ye kaçıyorlar, ne yapabilirsin ki? Silahlanıp geri geliyorlar. Sınırın kapatılması gerekiyor. Ürdün’de sınır kapatıldı, Lübnan zaten kontrol altında. Bir tek Türkiye kaldı. Türkiye’nin bu kadar yaygara koparmasının nedeni de bu zaten. Kendisi de sıkıştı. Çünkü artık kendisinin direkt suç ortağı olduğu anlaşıldı. O nedenle göçmen göçmen diyor ki millet göçmene baksın, arka planı görmesin.”