BURCU CANSU
[email protected]
@burcu_cansu
Emekli Tuğamiral Türker Ertürk, Cerablus operasyonunun teknik yönünü, bu operasyondan olası sonucunun ne olacağını, askeri açıdan taşıdığı riskleri BirGün’e değerlendirdi. Ertürk, Türkiye’nin hedefinin IŞİD ise, IŞİD’in Cerablus’u terk ettiğini, PYD ise de PYD’nin ABD’nin müttefiki olduğunu belirterek, “Türkiye yine yanlış yolda. Ortadoğu bataklığından çıkabilmek her geçen gün daha da zorlaşacak. Ekonomi çok zor durumda. Kış felaket geçecek. Suriye’de atılan her bomba para demek. Türkiye her geçen gün felakete gidiyor ve her geçen gün bir önceki günü arayacağız” diye konuştu.
Bölge ülkelerle işbirliği yapmalıydı
Operasyonun teknik yönden hatalı olduğunu belirten Ertürk, operasyona ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Türkiye Suriye’de bir toprak bütünlüğü istiyorsa, Türkiye’ye bir terör beklentisini azaltmak istiyorsa, radikal İslamcı akımların Türkiye’yi teröre boğmamasını istiyorsa Şam ile beraber, merkezi hükümet ile beraber hareket etmesi lazım. Ama Türkiye böyle yapmıyor. Siz çıkarlarınız bütünleştiği, örtüştüğü Şam, Bağdat, Tahran hatta Moskova ile iş birliği yapmıyorsunuz, Amerika ile iş birliği yapıyorsunuz. Cerablus’a girildiğinde orada IŞİD olmadığını gördük. PYD’ye karşı operasyon diyorsunuz ama PYD ABD’nin müttefiki.”
“Türkiye’nin hedefi eğer IŞİD’i temizlemek ise öncelikle Türkiye’de temizlesin” diyen Ertürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “IŞİD kaynaklı Fransa’da terör saldırısı oluyor, IŞİD bayrakları ile Antep’te şeriat kutlaması yapılıyor. IŞİD öncelikle Türkiye’den temizlensin. Tek yapılması gereken sınır güvenliği ve Suriye’de istikrarı sağlayarak gelenler gönderilmelidir. Esad ile iş birliği sağlanmalıdır. Arap dünyasındaki 22 ülkeden ‘en’ nispi olarak demokratik olana savaş açıyorsunuz.”
Türkiye yanlış yolda
Ertürk, TSK’nın Suriye bataklığına girilmemesi için çaba gösterdiğini fakat darbe girişiminden sonra yaşananlar karşısında ‘FETÖ’cü’ dmagası yemekten çekinen askeri personelin hiç bir şeye itiraz etmediğini söyleyerek, “Darbe girişimi sonrası genel kurmay başkanı ve kuvvet komutanları hemen istifa etmeliydi. Etmediler ve şu an hiç bir konuda hayır diyemiyorlar. Askeri liseler kapanıyor kimse sesini çıkaramıyorsunuz ki. Sesini çıkaran ‘FETÖ’cü’ damgası yemekten korkuyor. Hak hukuk yok, kimse kendisini anlatamayacağından, itiraz etmiyor” diye konuştu.
Suriye politikasından vazgeçilmeli
“Bu operasyondan ne sonuç almak istendiği de önemli” diyen Ertürk, şunları kaydetti:
“Eğer Rojova bütünlüğünü tehdit etmeyi engellemeye, Kürt koridorunu engellemeye çalışıyorsanız yanlış kişilerle iş birliği yapıldığından başarılı olamazsınız. Suriye politikalarında yapılan değişiklik yeterli değil, 180 derece dönülmesi lazım. AKP 15 derece döndü yetmez. ÖSO ile işbirliği yapılamaz. Durum daha kötü olacak. “
ÖSO neden dahil edildi?
BirGün’e konuşan Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk ise operasyonunun iki ana sorununun olduğunu ifade ederek, şu noktalar dikkat çekti: “Birincisi, operasyonun askeri ve siyasi amacı belirsizdir. Amaçtan kastım askeri harekat bir gün iki gün gibi kısa vadeli değildir, daha uzun vadelidir. ikincisi de, bu operasyonda TC destek verdiği OSÖ’nun komutanı ve bu komutanın sorumlu olduğu siyasi makam, siyasi şahıs belirsizdir.”
TSK’nin Cerablus’a giriş amacının, Türkiye’nin güneyinde Afrin ve Kobene kantonunu birleştirecek koridora izin vermemek olduğunu söyleyen Solmaztürk sözlerini şöyle sürdürdü:
“TSK sınırı geçişi ve bu operasyonun sadece IŞİD’e yönelik olduğuna ilişkin bir beyana rastlamadım. Cerablus ve diğer bölge IŞİD kontrolünde ama burada esas olarak YPG’nin bu bölgeye girip Afrin ile şuan kontrol ettiği Kobane’yi birleştirmesini önlemeye yönelik olduğunu çok açık olarak Türk Siyasi makamları tarafından ifade edildi. Amaç buydu. Bunun için karşıdaki IŞİD’di, IŞİD’e taarruz edildi.
YPG, Türk tanklarına ateş açınca provake edilmeden ateş açınca karşılık verilmesi doğaldır. Ordu böyle bir ortamda tehdide maruz kaldığında bu tehdidi ortadan kaldırmak zorundadır. İlk taarruz YPG’den geldi.”
Solmaztürk, TSK’nin, ÖSO ile birlikte hareket etmesini de eleştirerek, “Türk Hükümeti yıllardır ÖSO’yu ve muhalifleri destekliyor. Onlarla beraber harekat yapıyor. ÖSO’yu devreye katmadan, bölgeye girer ve bölgeyi kendi kontrolü altına alabilirdi. Bunun hukuki zemini de uluslararası zemini de var. Çok açık olarak IŞİD’den bir tehdit vardı. ÖSO niye dahil edildi, onu bilmiyorum” dedi.
