UĞUR ŞAHİN

Rant ve talan politikaları sonucunda ülke genelinde denize kıyısı olan tüm sahil şeritleri, betonlaşma riski altında. Özellikle kıyılardaki ormanlık alanlarda çıkan yangınların ardından verilen yeşillendirme sözleri tutulmadığı gibi, yanan alanlar yapılaşmaya açılıyor. Konuya ilişkin en bilindik örnek ise, Muğla'nın Güvercinlik Koyu. Güvercinlik’te 9 yıl önce yanan 150 hektar ormanlık alanda bugün lüks bir otel var. Öte yandan, İzmir Çeşme'nin Paşalimanı mevkiindeki Büyük Liman Koyu'na yapılan yedi katlı rezidans inşaatı ise hala sürüyor.

‘İstanbul’dan sonra İzmir’i rant alanı yapacaklar!’
BirGün’e konuşan Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, bölgede yaşayan insanların Folkart isimli firmanın yaptığı talandan rahatsız olduğunun altını çizerek, konuyu Meclis gündemine taşıdığına değindi. Sertel ”Yaptığım incelemede, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı açısından yasaya aykırı durumları tespit ettim. Bunları soru önergesi haline getirdim. Hem Çevre Bakanı’ndan hem de Kültür ve Turizm Bakanından cevap bekliyorum. Büyük şirketlerin inşaat yasasına uymamasını kimse görmezden gelemez. Eğer inşaat yasağı varsa, herkes için vardır. İstanbul’un rantını bitirdiler, şimdi İzmir’i rant alanı haline getirmek ve çok kazanmak istiyorlar. Hayatı sadece paradan ibaret görüyorlar. Doğa hiç umurlarında değil. Gelecek nesillere bırakacağımız beton yığınlarının, onlara mutluluk getirmeyeceğinin ve paranın Türkiye’nin geleceğini kurtarmayacağının bilinmesi gerekiyor” diye konuştu.


Doğa katliamı yaşanıyor
Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi Başkanı Özlem Şenyol Kocaer de, Çeşme’de kıyının tamamen işgal edildiğini vurgulayarak, doğa katliamı yaşandığını söyledi. Kocaer, “Çeşme’de güncel bir plan değişikliği olmadığını gördük. Eski tarihlerde yapılmış imar planlarıyla o bölgeler bir şekilde yapılaşmaya açıldı. Dolayısıyla ruhsatsız bir uygulama değil. Türkiye kıyılarının birçoğunda, özellikle de Ege’de, kıyı kenar çizgisi ile ilgili sorunlar var. Şu an baktığımız tablo içler acısı, bir doğa katliamı yaşanıyor diyebiliriz. Kıyının tamamının işgali söz konusu. Görünen tablo ile kesinlikle kamu yararı ve doğal kaynaklarımızın korunması açısından uygun olmadığı çok açık. Kıyılarımızın işgal edilmesinin ve sermayeye açılmış olmasının çok büyük göstergesidir bu. Kıyı boyunca gittiğimiz de en yüksek rantın olduğu alan Çeşme. Ciddi bir araştırma yapıldığı zaman Çeşme gibi örnekler karşımıza çıkacaktır” şeklinde konuştu.

***

Antalya Kaş’ı betonlaştırma planı yapılıyor

Antalya’nın Kaş ilçesi son yıllarda büyük bir betonlaşma tehdidi ile karşı karşıya.

Turizm potansiyelini ağırlıklı olarak küçük işletmeler ve butik otellerle değerlendiren, ‘kitlesel turizme’ geçit vermeyen Kaş’ta tartışmalar, ilk olarak AKP’li belediyenin Mayıs 2015’te Kaputaş Plajına iş makineleri sokmasıyla gündeme geldi. Ardından hazırlanan 1/25binlik plan yöre halkı tarafından ‘Kaş’ı betonlaştırma planı’ olarak nitelendirilmiş, Kaş Turizm Tanıtma Derneği planı mahkemeye taşımıştı.

Kaynak: Birgun.net