İş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçilerin adalet mücadelesi veren yakınları, dün 49’uncu kez Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde bir araya geldi. Adalet Arayan İşçi Aileleri tarafından her ayın ilk pazar günü İstanbul Galatasaray Lisesi önünde yapılan nöbet eylemine, bu ay, işçi sağlığı ve iş güvenliği mücadelesi veren kadın işçiler ve sendikacılar katıldı.

117 kadın çalışırken öldü
Aileler adına açıklamayı, iş cinayetinde kardeşi Selin Erdem’i yitiren Sema Erdem okudu. Sözlerine, iş cinayetlerinde ölen kadın işçileri anarak başlayan Erdem, 2015 İş Cinayetleri Almanağı’na göre geçen yıl en az 1703 işçinin yaşamını yitirdiğini, bu işçilerin 117’sinin kadın olduğunu belirtti. İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin raporuna göre, bu yılın ilk iki ayında 16’sı kadın en az 255 işçinin hayatını kaybettiğine de dikkat çeken Erdem, etkin bir yargılama olmadığı için bu cinayetlerin cezasız kaldığını ve önünün alınamadığını vurguladı.

2 işçinin durumu ciddi

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde laborant olarak çalışan, Taşeron İşçileri Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (Taş-İş Der) üyesi Güneş Zanlıer Cengiz, alınmayan işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri nedeniyle yaşadıkları sorunları anlattı. İşini yaparken eline iğne batması sonucu tüberküloz olduğunu ve halen tedavi gördüğünü söyleyen Cengiz, “Yalnızca 2014’te 145 enjektör batması tespit edildi, çoğu arkadaşımız Hebatit B hastalığına yakalandı, 2 arkadaşımızın durumu ciddi” dedi. Sağlık emekçileri olarak bol miktarda radyasyona ve kimyasallara maruz kaldıklarını da belirten Cengiz, “Oksijen tüplerinin patlaması da başlıca yaşadığımız sorunlardan” diye konuştu.

Sendikada da mobbing
Petrol-İş Sendikası’nda uzun yıllar çalışan Necla Akgökçe, diğer işyerleri gibi sendikalarda da kadın çalışanların ayrımcılığa ve işçi sağlığını tehdit eden mobbing gibi uygulamalara maruz kaldığını belirtti. Petrol-İş’te yönetim değişikliğinin ardından atılan iki kadın çalışanın iki yıl boyunca mobbinge maruz kaldığını aktaran Akgökçe, Türkiye sendikal hareketinin iş cinayetlerini engellemeye yönelik etkin bir çalışma yürütmediğini de ifade etti.

Soma’da kadınlara baskı
Soma davası avukatlarından Berrin Demir ise Soma Katliamı’nda eşlerini kaybeden kadınların büyük baskı altında olduğunu dile getirdi. “Eşlerinin aileleri ve çevre baskı yapıyor, alışverişe dahi gidemiyorlar” diyen Demir, Soma davasını takip edenlerin yüzde 80’inin kadınlardan oluştuğunu da söyledi.

Çifte mesai, az ücret
Nöbette, İş Cinayetleri Almanağı’nda yer alan, mevsimlik tarım işçisi kadınların hikâyelerinden kesitler okundu. Bu anlatılarda, kadın tarım işçilerin yevmiyelerinin daha az olduğu ve genellikle eşlerine ödendiği ifade edildi. Kadın işçiler, hem uzun saatler boyunca tarlada çalıştıklarını hem de ev işlerini yaptıklarını, emeklerinin karşılığını ise alamadıklarını dile getirdi.

Kaynak: Birgun.net