Türkiye ekonomisinin 2009 krizinin ardından günümüze dek süren durgunluk süreci hükümetin uyguladığı yanlış iç ve dış politikalar Türkiye'de yatırım yapmayı sorgulatır hale getirdi. 7 Haziran 2015 seçimlerinin hemen öncesinde yoğunlaşan şiddet olayları ve 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ise Türkiye'deki şirketler de Türkiye'deki faaliyetlerini sonlandırmaya başladı. Şirketler neden Türkiye'den ayrılmak istiyor? Yatırım yapmak için neler arıyor? Bu sorulara yanıt aramak üzere eski Almanya Yeşiller Partisi milletvekili avukat Memet Kılıç'la görüştük.

» Çok sayıda firma Türkiye’den çıkma kararı aldı. Birçokları da sırada. Bunda siyasal gelişmelerin etkisi ne kadardır?

Türkiye’deki siyasal belirsizliğin ve kötü yönetimin yol açtığı ekonomik çalkantı ve belirsizlikler Türkiye’deki yatırımcının ve sermayenin yurtdışına kaçmasına neden oluyor. AKP ve kurduğu havuz sayesinde servet sahibi olanlar da artık yurtdışına yatırım yapmak için bir yıldır yoğun bir şekilde arayış içindeler.

Rüşvet vermekten yorulmuş olarak, siyasal ve ekonomik çalkantıların az olduğu bir hukuk devletinde yatırım güvencesi arıyorlar. Herkes gibi onlar da çocuklarının geleceği konusunda çok şüpheli durumdalar.

» Yabancı şirketler neden ayrılma gereğini hissediyor?

Dış politikada çok kısa süreler içinde NATO ve karşısındaki blok içerisinde AKP’nin birçok kez taraf değiştirmesi, darbe girişimi, başbakan Davutoğlu’nun görülür bir neden yokken değiştirilmesi, hemen her yere kayyum atanması, Cumhurbaşkanının kamuoyu önünde bağırarak faiz düzeyine ve bankalara müdahale edebilmesi, yabancı yatırımcıyı korkutuyor.

Yatırımcı 10 yıl sonrasından emin olmak ister, Türkiye’de yarını tahmin edemez hale geldiler. Gazetelere ve şirketlere bir anda el konabilmesi ve onları koruyacak bir hukuk sisteminin hissedilmemesi, yabancı yatırımcıyı korkutuyor.

» Dışarıdan bakınca Türkiye nasıl görülüyor?

En belirgin nokta, kendi söylediğine sadece kendi inanan geniş bir kitlenin olduğu bir toplum. AKP ele geçirdiği geniş medya sayesinde halkı bir hafta içerisinde değiştirdiği yeni fikrine ikna edebiliyor. Ancak dışarıdan bakıldığında dünya gerçekliğiyle hiç bir ilgisi olmayan konuların Türkiye’deki anaakım medyada serbestçe ve ‚ciddiyetle‘ tartışılabilmesi dehşet verici. Birgünü öbürünü tutmayan, siyasete kişilerin ve hamasetin hâkim olduğu bir ülke. Dinin duygu dünyasından koparılıp şekilciliğe indirgenerek, siyasi cemaatlere teslim edildiği bir ülke. Durum çok üzücü.

» Türkiye'de gelecek göremeyen yatırımcılar neden Almanya’yı tercih ediyor?

Ekonomisi ve politik sistemi oturmuş bir hukuk devletinde hem çalışıp, hemde kendileri ve çocukları için güvenli bir ortamda yaşama arzusundalar. Varolan sermayelerini daha güvenli bir ülkede değerlendirmek ve imkan olursa Türkiye ve Avrupa arasında ekonomik köprü olmak istiyorlar. Çocukları dünyaca tanınmış bir okul sisteminden mezun olsun istiyorlar. Bazıları ise ekonomik fikirlerini sadece Almanya’da finanse edip gerçekleştirebileceklerini düşünüyorlar. Evet, bu konuda Almanya gerçekten çekici bir ülke. Alman yasa koyucusu 1998 tarihinden başlayarak bir göç ülkesi olmanın gereklerini yeni yasal düzenlemeler ile yerine getirmeye başladı. Göç Yasası ile serbest meslek sahipleri ve yatırımcılara ikamet olanağının önünü açtı.

» Almanya ne gibi avantajlar sunuyor?

1 Ağustos 2012 tarihinde Göç Yasası’nda yapılan yeni düzenleme ile yabancı girişimciye, eşine ve çocuklarına ikamet izni verilebileceği hükme bağlandı. Bunun için üç ana koşul aranıyor: Yatırım alanında genel veya bölgesel bir ihtiyacın olması; faliyetin ekonomiye olumlu etkide bulunmasının beklenmesi ve finansmanın öz kaynak veya kredi ile garanti edilmesi... Yatırımın yapılacağı yerdeki yabancılar dairesi yatırım projesini inceler. Bu incelemeyi Ticaret ve Sanayi Odası, ilgili meslek kuruluşları veya Ekonomi Bakanlığı’nın görüşünü de alarak yapar.

» Bir hukukçu olarak size bu konuda en çok ne tür sorular soruluyor? Hangi konularda görüş talep ediliyor?

Bir taşınmaz (gayrimenkul) almak Almanya’da ikamet olanağı sağlar mı sorusu çok soruluyor. Almanya öyle bir olanak sunmuyor. Asgari bir yatırım veya istihdam miktarı olup olmadığı da çok soruluyor. Yasa eskiden böyle alt sınırlar öngörüyrordu, ancak bunlar 2012 yılında kaldırıldı. ‘Ne zaman süresiz ikamet ve vatandaşlık alabilirim’ de çok sorulan bir soru. İş üç yıl süreyle başarılı bir şekilde Almanya’da yürürse süresiz ikamet ve toplam 6 veya 8 yıllık ikametten sonra da vatandaş olmak mümkün.

» Nelere dikkat edilmeli?

Öncelikle hayatın göçmenler için dünyanın hiç bir yerinde çok rahat olmadığını bilmek gerekir. Her başlangıcın hem ekonomik hem sosyal zorlukları olduğunu da bilmek gerekir. Ayrıca Almanya’ya böyle bir başvuruda bulunurken başvurunun ciddi ve mümkün mertebe dörtbaşı mağmur yapılması gerekir. Dikkat edilmesi gereken önemli noktalar verdır: Ticaret fikrinin sağlamlığı, yatırımcının deneyimi, sermaye türü ve miktarı, istihdam ve meslek eğitimi alanına yapacağı olası etkiler, Almanya’da yol açması muhtemel yenilik, araştırma ve gelişim alanlarındaki etkisi. Başvuruyu yapan kişinin, sağlam bir iş planı (Businessplan), finansman planı ve kazanç planı sunması gerekir.

Kaynak: Birgun.net