BİRGÜN/ANKARA

DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB İKK, Ankara Tabip Odası bileşenleri tarafından, AKP'nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlattığı karşı-darbeyle otoriter, baskıcı ve sömürücü düzeninin sürdürmeye çalıştığı kaydedilerek, "OHAL derhal kaldırılsın, cadı avına son verilsin" çağrısı yapıldı.

Ne darbe ne OHAL, demokrasi derhal!

Yüksel Caddesi'nde bir araya gelen Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını yapan KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İsmet Meydan, darbe girişimi soruşturması kapsamında kamuda açığa alınanlarının sayısının 70 bini aştığını kaydederek, "Kısa süre içinde bu kadar geniş bir kitlenin açığa alınması, darbe girişimi öncesinde 'siyasi fişleme' üzerinden kapsamlı bir hazırlık yapıldığını göstermektedir. Açığa alma süreçlerinde, sosyal medya eleştirisi ya da banka işlemleri gibi darbeci olmakla ilişkilendirilemeyecek ve aralarında üyelerimizin de olduğu çok sayıda kamu emekçisi açığa alınmıştır. Kamuda yürütülen darbe soruşturmalarının hukuk kuralları içinde titizlikle yapılmasına dikkat edilmeli, yargı bağımsızlığı sağlanarak hukuk kuralları içerisinde darbe girişimi ile somut bağlantısı olmayan kamu personelinin en kısa sürede görevlerine başlamaları sağlanmalıdır" diye konuştu. Meydan, kamuda güvencesiz istihdamın önünün açıldığını kaydederken kitle sık sık, "Güvenceli iş, güvenceli gelecek istiyoruz" , "Ne darbe ne OHAL, demokrasi derhal" sloganları attı. Meydan, "sözlü sınav" uygulaması ile de AKP'nin siyasal kadrolaşmanın önünü açtığına değindi.


Acil demokrasi talepleri

Meydan, "Emek ve demokrasi güçleri olarak biliyoruz ki, emek, barış ve demokrasi güçlerinin ortak mücadelesi dışında hiç bir yol Türkiye'yi içinde bulunduğu bu karanlık tablodan çıkaramaz. Bu inanç ve kararlılıkla, AKP'nin derinleştirdiği bu sivil darbe süreci ve baskılar karşısında emekçi halkın talep ve çıkarlarını savunarak yan yana omuz omuza devam edeceğiz" dedi.

Meydan, Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri olarak taleplerini şöyle sıraladı:

*OHAL derhal kaldırılsın.

*Darbeciler yargılanmalı, bu yargılama evrensel hukuk ve insan haklarına bağlı kalarak gerçekleştirilmelidir. İşkence yasağı mutlaktır ve buna uyulmalıdır.

*Sendikal hak ve özgürlükleri, toplantı, gösteri ve yürüyüş haklarını ortadan kaldıran uygulamalardan vazgeçilmelidir.

*Kamuda, üniversitelerde ve yüksek yargıda hiçbir hukuki gerekçe öne sürülmeden başlatılan görevden almalar, şeffaflıktan yoksun uygulamalar nedeniyle tüm kamunun AKP'lileştirilmesi kaygısını doğurmakta, muhaliflerin tasfiyesinin hızlandırıldığını göstermektedir. Bu adımlardan derhal vazgeçilmeli, hukuka uygun davranılmalıdır.

*Acil demokrasi adımları atılmalıdır. Atılacak tüm adımlar ve çıkarılacak yasalar TBMM ve tüm toplum kesimleriyle paylaşılarak atılmalı, KHK'lara başvurulmamalıdır.

*Bizler bu acil demokrasi taleplerimiz doğrultusunda her koşulda mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Emeğin haklarını, laikliği, gerçek demokrasiyi ve barışı savunmaya devam edeceğiz."

Kaynak: Birgun.net