HÜSEYİN ŞİMŞEK [email protected]

Antep’in Nizip ve İslahiye ilçelerinde mültecilerin kaldığı kamplarda çok sayıda çocuğun cinsel istismara uğraması, risk gurubunda olan kadınlar ve çocukların korunması için devlete düşen görev konusunda zafiyet olduğunu gösterdi. Mültecilerle Dayanışma Derneği Koordinatörü Pırıl Erçoban Türkiye’deki ve Avrupa’daki mülteci kamplarını BirGün’e değerlendirdi.

BM’nin tavsiye kararları
Mültecilerle Dayanışma Derneği Koordinatörü Erçoban, taciz ve istismar olaylarında yalnızca çocukların değil, kadınların, engellilerin, yaşlıların, LGBTİ bireylerin, işkence ve şiddet mağdurlarının da risk altında olduğunu ifade etti. Erçoban, “Uluslararası hukuk ve Uluslararası Koruma Kanunu da bu risk guruplarındaki insanları ‘özel ihtiyaç sahibi’ olarak tanımlıyor ve ona göre davranılması gerektiğini bildiriyor. Mülteci hukuku dışında şiddet mağduru kadınların korunmasına dair İstanbul Sözleşmesi ve ulusal mevzuatlar var. İstismar ya da refakatsiz kalma konuları da dahil, korunma ihtiyacı olan çocuklara dair Çocuk Koruma Kanunu ve Çocuk Hakları Sözleşmesi var. Bu hukuki yükümlülükler, çocukların korunması, çocuğun yüksek yararı ilkesinin gözetilmesi gerektiğini söylüyor” dedi.



Uluslararası koruma dışında, özel ihtiyaç sahibi olan mültecilerin ihtiyaçları doğrultusunda koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini ifade eden Erçoban, şiddet mağduru kadın ya da annesi babası olmayan çocuk için ek koruyucu önlemlerin alınmasının zorunlu olduğunu belirtti.

Avrupa’da da farklı değil
Mültecilerin yaşadığı sorunların Avrupa’da da çok farklı olmadığını kaydeden Erçoban, Avrupa Polis Örgütü Europol’ün, son 2 yıl içerisinde 10 binin üzerinde göçmen çocuğun Avrupa Birliği ülkelerine geldikten sonra kaybolduğunu açıkladığına dikkat çekerek, “Europol’ün istihbarat birimi, binlerce çocuğun gittikleri ülkede kayıtlarını yaptırdıktan sonra izlerini kaybettirdiklerini söylüyor. Bu çocukların akıbetinin araştırılması ve özellikle organ mafyası, seks işçiliği, zorla çalıştırma, kölelik şeklinde insan ticareti yapan çetelerin eline düşmelerinin engellenmesi gerektiği uyarısını yapıyor. Risk gurupları bu tür olumsuzlukların açık hedefi” diye konuştu.

Mülteciler endişeli
Cinsel istismar suçunu işleyenler hakkında ağır cezaların uygulanması gerektiğini belirten Erçoban, şunları söyledi:
“Biz dernek olarak ailelerle görüştüğümüzde, kamplara gitmek istemediklerini söylüyorlar. Bir korkudan bahsediyorlar, büyük bir endişeleri var. Nedenini sorduğumuzda kadınların taciz edilmesinden korktuklarını ifade ediyorlar. Kamplarda çocuk istismarına dair çıkan haberler, bu algının, korkuların çok da sebepsiz, yersiz olmadığını gösteriyor. Burada devlete, kamp çalışanlarına, çocuk gelişim uzmanlarına, sosyal hizmet uzmanlarına, psikologlara, hukuk insanlarına ve sivil topluma, medyaya büyük görevler düşüyor.”

Kaynak: Birgun.net