SEBAHAT KARAKOYUN [email protected] @ssenyaprak

Darbe girişimi sonrası gündeme gelen, yargıya ilişkin ‘mini anayasa değişikliği’ için önümüzdeki hafta çalışmalara başlanıyor. Muhalefet, yargının siyasallaşmasını önleyecek ‘sınırlı değişikliğe’ sıcak bakıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, mini anayasa paketinin yargıyla ilgili düzenlemeleri içeren 5-10 maddelik bir değişikliği kapsayacağını belirterek, “AKP’nin nasıl bir öneriyle geleceğini bilmiyoruz ancak bizim daha önce yaptığımız bir çalışma vardı. Temel yaklaşımımız yargının bağımsız ve tarafsızlığına yönelik düzenlemeler yapılması” dedi.


Erdoğan’ın gündeme getirdiği Genelkurmay ve MİT’in doğrudan cumhurbaşkanlığına bağlanmasıyla ilgili önerisinin, gündemdeki anayasa değişikliğinin konusu olmadığını belirten Tezcan, şöyle devam etti; “Cumhurbaşkanı yapılacak anayasa değişikliği çalışmasından bağımsız olarak kendi düşüncelerini açıklamış olabilir. Ancak bu parlamenter sisteme uygun bir model değil. Yürütmenin başı cumhurbaşkanı değil başbakan. Sivilleşmeyse amaçlanan, o zaman Genelkurmay’ın Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanması konuşulabilir. MİT’e gelince hukuki anlamda olmasa da MİT Müsteşarı’nın Cumhurbaşkanı’na fiili bağlılığını herkes biliyor. Milletvekili adaylığından bile Erdoğan istemediği için vazgeçtiğini kimse unutmadı. Bu düzenlemelerin, istihbarat zafiyetini ve darbeleri önleyici bir rolü olacağı savunulamaz.”

***

HDP: Acil adımlar atılabilir

TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, AKP’nin somut önerisini görmeden net bir tavır ortaya koyulamayacağını söyledi. Ülkenin en acil gereksinimlerinden birisinin özgürlükçü bir anayasa olduğunu belirten Beştaş, “Türkiye bir an önce darbe anayasasından bütünüyle kurtulmalı. Darbeye karşı bu kadar geniş bir mutabakat oluşmuşken tüm siyasi partilere bu konuda büyük görev düşüyor” dedi. Ülkenin tek probleminin yargıyla sınırlı olmadığını belirten Beştaş, “Ancak kökten değişiklikler yapılıncaya kadar acil, atılması gereken adımlar atılabilir. Yargının siyasallaşmasını önlemenin yolu HSYK’da sivil toplum kuruluşlarından barolara, üniversitelere kadar farklı kesimlerin temsilini olanaklı hale getirmek” diye konuştu.

Kaynak: Birgun.net