NURCAN GÖKDEMİR
[email protected]

AKP, kendi iktidarı döneminde yurttaşların kimlik bilgilerinin çalınması ve internet ortamına düşmesi konusunda hesap vermek yerine bundan siyasi rant devşirmeye çalışıyor. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yaşanan krizin siyasi partilerin seçmen listelerine ulaşmasını engelleme ile sonuçlanacağının sinyalini verdi. Muhalefet partileri, bunun sandıkların taşınmasının, sahte seçmenlere, mültecilere oy kullandırılmasının, mükerrer oy kullanımının yolunu açacağı uyarısında bulundu.

50 milyonu aşkın yurttaşın kimlik bilgilerinin, adreslerinin, vatandaşlık numaralarının internet üzerinden ortalığa saçılması, siyaseti de karıştırdı. Bilgilerin kaynağı, çalanların kimliği, ortaya çıkabilecek sorunlar tartışılırken Bekir Bozdağ’ın açıklamaları iktidarın niyetini ortaya koydu. Açıklama, muhalefetin “Bu bilgilerin sızdığının ortaya çıkması Adalet Bakanlığı’nda yürütüldüğü bilinen seçim yasaları ve siyasi partiler kanunu çalışmaları ile ilgili olabilir” yorumlarına haklılık kazandırdı.

Bakana göre ‘seçmen listesi’

Bozdağ, Muş’ta yaptığı açıklamada, internette dolaşan kişisel verilerin 2009 ve 2011 seçmen kütüklerine benzer olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi:

“Bunlarla ilgili inceleme sürüyor. Şu anda yayımlananların içerisinde 18 yaşın altında insan var mı yok mu? Ona bakılıyor. Eğer 18 yaşın üstünde isimlerden oluşuyorsa bu tartışmasız bir şekilde seçmen listesi anlamına gelir. Bunu savcılık araştırıyor. Bu nasıl sızdı veya ele geçirildi, bunun da adli soruşturma sonucunda ortaya çıkacağına inanıyoruz. Bilindiği gibi YSK [Yüksek Seçim Kurulu] siyasi partilere seçmen listelerini vermektedir. Seçime katılan bütün partilere verilmektedir. O nedenle YSK’nın verdiği bu listelerden mi, partilere girdikten sonra mı başka ellere geçti yoksa YSK’dan mı bir şekilde ele geçirildi, bunların tamamı adli soruşturma sonrasında ortaya çıkacaktır.”

‘Sınırlayacağız’

Bakanlıkta seçim kanunlarının tek bir kanun halinde düzenlenmesi çalışmasının sürdüğünü belirten Bozdağ, yasal sınırlamaya dair ise şu bilgileri verdi; “Bu çalışma içerisinde bundan sonraki seçimlerde YSK’nın paylaşacağı verilere de bir sınırlama getirmeyi planlıyoruz. Eğer mümkün olursa herhangi bir veri vermemesi veya veri vermek ihtiyacı doğacaksa da o zaman TC kimlik numaraları, adresler, doğum yeri, doğum tarihi, anne baba ismi dışında diğer verilerin tamamı gizlenmek ve anonim hale getirilmek suretiyle, sandık numarası ve isim listesi sadece paylaşılabilir. Hangi alternatifi tercih edeceğimize şu anda karar vermedik.”

Bozdağ, YSK’nin bundan sonraki seçimlerde yurttaşların kimlik bilgilerini herhangi bir siyasi partiyle bugünkü usul ve yöntemle paylaşmayacaklarını açıkladı.

Muhalefet tepkili: Antidemokratik değişikliklere haklılık kazandırmak istiyorlar

Bekir Bozdağ’ın açıklamaları muhalefet partilerinin “Bunun içinde başka bir hesap mı var?” kaygılarına haklılık kazandırdı. CHP ve HDP’nin Yüksek Seçim Kurulu temsilcileri, uzun yıllardır bilinen hatta yargılama konusu olan bu durumun bugün ortaya çıkmasından AKP’nin yakın geleceğe dönük siyasi rant elde etme peşinde olduğu görüşünü dile getirdi.

CHP Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu: ‘Oyun oynanıyor’

Siyasi partiler, kanundan kaynaklanan haklarını kullanarak her seçim döneminde iki kez seçmen kütüğünü alabilir. Bununla da kalmaz 971 ilçedeki siyasi parti temsilcileri de bu bilgileri alır. Bu seçimlerin güvenli bir şekilde yapılmasının olmazsa olmaz kuralıdır.

Biz iktidarın seçim yasaları hazırlığını biliyoruz. Adalet Bakanlığı’nda yürütülen bu çalışmalarda seçmen listelerini siyasi partilerin almasını kısıtlamanın da konuşulduğu biliniyor. Böylelikle muhalefet partilerinin seçimlerin güvenlik içinde yapılmasını denetleme görevini elinden almayı istiyorlar. Bu listelerin uzun yıllar önce çalındığı hatta dava konusu olduğu, piyasada satıldığı konuşulur. Peki, niye bugün? Erken seçim hazırlığı mı var bunun altında?

İktidarın şimdi yaptığı ‘cambaza bak’ oyunu. Yasalarda yapacakları antidemokratik değişikliklere haklılık kazandırmak istiyorlar.

Siyasi partiler listeleri alamazsa seçimin güvenliğinden söz edilemez. Bu seçim sisteminde, adrese dayalı seçim sistemi içinde bir seçmenin nerede oturduğunu bilmezsem, kim olduğunu bilmezsem, kimlerin oy kullandığını, mükerrer oy kullanılıp kullanılmadığını, boş binalara seçmen yazılıp yazılmadığını, Suriyelilerin oy kullanıp kullanmadığını nereden bileceğiz?

HDP Temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki: Her seçim daha da kuşkulu olacak

Siyasi partilere seçmen listelerinin verilmesinin kısıtlanması vatandaşlara ‘oy kullanmayın, seçme hakkınızı elinizden aldım’ demek. Seçimlerin güvenliğini siyasi partiler bu yolla kamu adına denetler. Listeler verilmezse ya da kısıtlanırsa yapılacak her seçim daha da kuşkulu olacaktır.

İktidar bu yolla YSK’yi zor duruma düşürmek istiyor. Çünkü YSK’yi sevmiyor. Ülkedeki her şeyi kontrol etmeye çalışan iktidar zaman zaman da olsa istemediği kararlar alan YSK’den hoşlanmıyor. Bu işin sorumlusu olarak da onu gösteriyor.

Muhalefetin ulaşması engellenecek bu bilgilere iktidar sahip olacaktır. ‘Bilgiler bende iken güvenli, sende iken güvensiz’ denilemez.