Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, toplantının neden geç başladığını açıklarken, Erdoğan’ın “Kaymakamlar toplantısını” da eleştirdi.

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları;

"Biraz geç başladık. Nedeni bizi kimse dinlemesin diye kaymakamlarla toplantı yapmış. Bizim grup toplantımızın saatine denk getirmiş. İnsanda biraz adap olur, ahlak olur. Cevabını vereceğim hiç endişe etmeyin.

"3 ACI KAYIP YAŞADIK"
Bu hafta 3 acı kayıp yaşadık. Mustafa Koç, Tahsin Yücel ve Kamer Genç. Hepsinin ailesi başsağlığı diliyorum.

Geçen hafta Uğur Mumcu’yu andık. O katıksız bir Kuvayi Milliyeciydi. Her düşüncenin arkasında namusuyla durdu. Mumcu’nun kendisinden değil kaleminden, düşüncesinden korktular. Katillerin hiç biri yok ama Mumcu yaşıyor. Mücadelesini unutmayacağız.

Önemli bir kamu görevlisi Gaffar Okan. Bölge insanına devletin sevgisini götüren insan. Dertlerini dinliyordu. Ama onu da katlettiler. Her iki cinayette de katiller ortaya çıkmadı. Namus sözü vermişlerdi.

"TÜRKİYE AĞIR YENİLGİ ALDI"
Temel sorunlarda biri dış politika. Duvara sırtını yaslayacak durumda değil.

Bizi hiç dinlemediler. Bildiklerini okudular. Türkiye Ortadoğu politikasında ağır yenilgi aldı. İçimize sindiremiyoruz.

Bizim önerilerimiz şu an Cenevre’de tartışılıyor. Gerçekten Türkiye’nin çıkarlarını koruyan politika izlerlerse destekleriz.

“TÜRKMENLERİ MASAYA OTURTURSANIZ…”
Eğer Türkmenleri de masaya oturturlarsa o zaman Suriye sorununun çözümünde kesintisiz destek alırız.

Sayın Davutoğlu ağzına kırmızı çizgi lafını alma. Fırat’ın batısına geçilmeyecek dedi, geçildi. PYD masaya oturmayacak, oturdular. O terörist tamam neden davet ettin? Senin politikan havada kalmıyor mı? İtibarı kaybolan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. İtibarı kazanmak için ne istiyorlarsa üzerimize düşen görevi yaparız.. Türkmenleri masaya oturtmazsanız bunun hesabını vereceksiniz.

Başbakan yurtdışında CHP’yi şikayet ediyor. Allah akıl fikir versin nasıl ülkeyi yönetecek merak ediyorum.

Türkiye’nin 3 milyon Euro’ya mülteci kampına dönmesine karşıyız.

“ERDOĞAN’LA TARTIŞMAMIZ HAYIRLI OLDU”
Biz hukuka bağlı, üstünlüğüne inanan gelenekten geliyoruz. Mahkemeler adalet dağıtabilmeli. Biz hep bunu savunuyoruz. Erdoğanla aramızda tartışma var. Bu işte bir hayır var. Türkiye’nin içinde bulunduğu çürümüşlüğü anlatmak için fırsat oldu. Ahlaki çöküntü içinde. Size şimdi tek tek örneklerini vereceğim.

Bütün hukuk ahlak üzerine inşa ediliyor. Ahlak bu kadar önemlidir. Ahlak bir toplumun kültüründen beslenir. Ahlak üzerinde durmamız bir zorunluluktur.

Ne demek siyasi ahlak. Japonya’da belediye başkanı 4 saat su akmadı diye istifa etti. Biz de Ankara’da göbekte bırakın 4 saati 15-20 gün su kalmadı sorumlu yok. Ahlak işte budur. Sorumluluk hissetmektir.

Siyasetçilerin rolü nedir acaba? Kanaat önderleri topluma kendini ahlaklı olarak kabul ettirmişlerdir. Siyasiler ahlaka ne kadar önem verirlerse toplumda o kadar ahlak üykselir.

Bir bakan rüşvet alıyorsa siz dönüp vatandaşa rüşvet alma diyemezsiniz. Siyasetçi yalan söylerse vatandaşa yalan söyleme diyemezsiniz. Bir bakan saat rüşveti alıp meclis kürsüsünde konuşursa millete parlamentoya saygı göster diyemezsiniz."

Kaynak: Birgun.net