ZEYNEP KURAY [email protected] @zeynokuray

Diyarbakır’ın tarihi Sur İlçesi için alınan ‘acele kamulaştırma kararı’nı BirGün’e değerlendiren Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültürel Miras ve Turizm Dairesi Başkanı Nevin Soyukaya, “Bu karar hükümetin Sur’daki toplumsal hafızayı yok etme operasyonudur. 25 binlik nüfus Sur’dan atıldı. İnsanlar kendi şehirlerinde mülteci oldu” dedi.



Yerinde yeller esiyor
6 ay süren sokağa çıkma yasağının kaldırıldığı Sur’da 14 mahallede gözlemde bulunmak üzere gezdiklerini belirten Soyukaya, izlemlerini anlattı: “Sur içinin binlerce yıldır var olan kent planının o bölgede tamamen yok edildiğini gördük. Sur içinin geleneksel kent planında olmayan meydanlar açılmış, daracık sokaklar, geniş caddelere dönüştürülmüş. Bunların içinde çok sayıda tescilli ve kültürel değeri olan yapının tamamen yıkılmış olduğunu gördük. Bunlardan biri Hasırlı Cami’dir, yerinde yeller esiyor. Yine çok sayıda sivil yapının yerinde olmadığını fark ettik. 25 binlik nüfus Sur’dan atıldı. İnsanlar kendi şehirlerinde mülteci haline getirildi.” Hükümetin bir yandan fiziki dokuyu değiştirip yaşamı kesintiye uğratırken, diğer yandan bir dayanışma kültürünü yok ettiğini belirten Soyukaya, “Bizler bu şehrin insanlarıyız. Hem biz, hem de babalarımız, dedelerimiz bu şehirde doğdu. Bu yıkımla hafızamız, kimliğimiz, geçmişimiz, varlığımız, hepsi Sur içinde saldırı altında” dedi.

‘Devleti muhatap alıyor’
Soyukaya, UNESCO Dünya Mirası Merkezi müdürünün konuyla ilgili Kültür Bakanlığı’ndan rapor talep ettiğini bildirdi. UNESCO’nun tüm çalışmalarında devletleri muhattap aldığını, burada da devletin Kültür Bakanlığı olduğunu söyleyen Soyukaya söz konusu rapor sürecini şöyle anlattı: “Dolayısıyla bütün raporlarını Kültür Bakanlığı’ndan talep eder. O nedenle uzun bir süre ses çıkmayınca biz alanda yaşanan yıkımı raporlaştırıp, UNESCO’ ya sunduk ve bunun üzerine UNESCO Dünya Miras Merkezi müdürünün cevabi yazısında konuyla ilgili Kültür Bakanlığı’ndan rapor talep ettikleri bildirildi. Kültür Bakanlığı da yereldeki teknik elemanlarını gönderdi ve rapor hazırlamaya dönük bir çalışma başlattılar. Burada biz yaşıyoruz, koruyacaksak biz korumalıyız, UNESCO değil. Yıkımın derhal durdurulup , kamulaştırma kararının iptal edilmesi gerekiyor.”

Kaynak: Birgun.net