HÜSEYİN ŞİMŞEK / [email protected]

IŞİD tarafından gerçekleştirilen 10 Ekim Ankara Katliamı’ndan üç ay önce, 26 Temmuz 2015 tarihinde, Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü’ne gönderilen ihbar mailinde, Ankara’da “canlı bomba” uyarısında bulunulduğu ortaya çıktı. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından IŞİD’in Ankara kolu olan Tekfirci/Tatlıbal grubu üyesi 17 kişi hakkında hazırlanan iddianamede Bayram T, Sürhan T, Murat G, Haydar D, Harun D, Eyüp G, Ali T, Dursun G, Eren G, Mehdi T, Haydar Ali D, Ali D, Elbeyi D, Adil T, Yunus T, Murat T, Kemal A. isimli şahıslar için 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenirken Tatlıbal grubunun faaliyetleri detaylıca anlatıldı.

Ulus Uzunyol Sokak’taki mescitte toplantılar yaptıkları ifade edilen grup üyelerinin, temas kurdukları kişileri Suriye’ye IŞİD saflarında savaşmaya götürdükleri belirtilen iddianamede, “Şüphelilerin, Türkiye’yi Dar’ül Harp (Savaş Diyarı) olarak gördükleri, geçerli olan Demokratik Cumhuriyet düzenini ‘Tağuti Düzen’ olarak niteledikleri” belirtildi.

IŞİD kampı gibi

İddianamede IŞİD’in Ankara’nın mahallelerinde yürüttüğü çalışmalara ilişkin bir ihbar mailine de yer verildi. Hacı Bayram Camii yanındaki Uzunyol Sokağın her tarafının IŞİD bayrakları ile donatıldığını, örgüte eleman kazandırıldığını ve çatışmalara gidip gelenlerin mahallede yaşamaya devam ettiği belirtilen mailde, tüm mahallenin de bu durumlardan haberdar olduğu belirtildi.

Mailde, IŞİD’in Ankara’daki yapılanmasına ilişkin şu ifadeler dikkati çekti: “Ben Hacı Bayram Cami yakınlarındaki Uzunyol sokakta oturuyorum. Sakallı ve IŞİD’çi olduğunu bildiğim, Suriye’ye gidip savaşan birçok kişi mahallede oturuyor. Mahallenin her tarafı IŞİD bayraklarıyla dolu. Mahalledeki mescit denilen yerde sürekli toplanıyorlar ve etraftaki çoluk çocuk herkesi Suriye’ye savaşmaya çağırıp götürüyorlar. Bir sürü kadın ve çocuk gitti. Hatta Suriye’ye gidip yaralanalar bile oldu. Ben bunların bazılarının isimlerini biliyorum.”

‘Bombacı olacaklar var’

“Ben devletini seven bir insan olarak bunların yakalanmasını ve hakkettiklerini bulmalarını istiyorum. Hatta bunlardan canlı bomba olacaklar da var. Mahalledeki çocukların yarısını kandırıp savaşa götürdüler. Kendi çocuğum da bunlardan etkileniyor. Hepsinin evinde silah da var. Ara sıra mahallede silahlı kavgada oluyor. Silahlı oldukları için herkes bunlardan çok korkuyor, kimse ses etmiyor. Hatta bu silahları Suriye’den getirdiklerini söylüyorlar. Mahalle de birçok tanımadığımız IŞİD’çi tipli Suriyeli ve Arapça konuşan adamlar da var. Bunlardan insanlar çok korkuyor. Bazı isimlerin Suriye’ye gidip bir süre kaldığını ve çatıştığını duydum. Hatta sosyal medyada fotoğraflarını paylaştılar ancak şimdi kaldırdılar.”

Geçişler parasız

İddianamede Antep üzerinden IŞİD’e katılmaya çalışan İngiliz uyruklu Jalıla Nadra Samıra H. isimli şüphelinin sınıra kadar ayarlanan gidiş planı da anlatılıyor. Buna göre 16 Mart 2015 tarihinde Antep’e ait bir otobüs firması ile bu şehre gitmeye çalışan Samıra H, şüphelilerden Sürhan T. ile birlikte Ankara’da yakalanarak Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürüldü. Samıra H buradaki ifadesinde ilişki ağına dair detaylı bilgiler veriyor.