ZEYNEP YÜNCÜLER
[email protected]
@yunculerzeynep


Darbe girişiminin ardından tutuklanan çok sayıdaki askeri lise öğrencisinden birisi de Oğuzhan Kızıltaş. 18 Temmuz günü gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Hava Harp Okulu öğrencisi Kızıltaş’ın ablası Gizem Kızıltaş, darbe girişiminden habersiz olduğunu belirttiği kardeşinin bir an önce serbest bırakılmasını isterken, yaşananlara anlam veremediğini söyledi.

Kardeşi Oğuzhan’ın başarılı, sosyal, zeki ve edebiyatı seven bir öğrenci olduğunu ifade eden abla Kızıltaş, “Geçen yıl ‘Gelecekti Dünya’ adında yazdığı bir komposizyon ile Attilâ İlhan ikincilik ödülü aldı. Annemiz, babamız İzmir’de öğretmen. Ben de Boğaziçi mezunuyum. İstanbul’da çalışıyorum. Üzüntü ve şok içindeyiz. Bir an önce kardeşim gibi, o günden habersiz kandırılan, masum insanların serbest kalmasını umut ediyoruz. O masum insanların sağlıkları bozulmadan, hayatları kararmadan bir an önce tahliye edilsinler, bekliyoruz” diye konuştu.

‘Yaz kampındaydı’

Abla Kızıltaş, kardeşinin darbe gecesi yaşadıklarını da BirGün’le paylaştı. 15 Temmuz akşamı kardeşinin Yalova’da yaz kampında olduğunu belirten abla Kızıltaş şöyle devam etti: “O gece İstanbul’da evimdeydim, darbe gelişmelerini televizyondan izliyordum. Kardeşim aklıma geldi. Ailemle konuştum. Ve içimiz kardeşimin güvenliği açısından rahattı. Çünkü Yalova’da yaz kampında, Hava Harp Okulu öğrencisi olan biri benim kardeşim. Pazartesi günü 18 Temmuz’da ailem aradı beni işteydim. Oğuzhan’ın o gece otobüse bindirilip götürülenler arasında olduğunu söylediler. Hemen emniyete gittim, hiçbir bilgi alamadım. Birkaç gün sonra beni emniyetten bir numara aradı, ‘kardeşiniz iyi merak etmeyin, gözaltında’ dedi. Sonra Sultanbeyli karakolunda olabileceğini düşündüm. Oraya da gittim, adliyeye sevk edildiklerini öğrendim. Sonra da tutuklandılar zaten. Oradan da Silivri’ye...”

‘Eğitime gidiyoruz hazırlanın’

Silivri’ye ziyarete gittiği sırada, Hava Harp Okulu’ndan serbest bırakılan, kardeşinin bir arkadaşına denk geldiğini belirten abla Kızıltaş, 15 Temmuz gecesi kardeşi ve arkadaşlarının neler yaşadıklarını şöyle anlattı: “Görüş günü, serbest bırakılan, tutuklu olan abisini ziyarete gelen bir asker öğrencisine hemen kardeşimi sordum, ‘Oğuzhan’ı tanıyor musun?’ diye. ‘Tanıyorum’ dedi. O gün elinde yoklama kağıtları varmış. Çünkü kardeşim kıdemli öğrenci. Örneğin akşam yatma talimatı geldiğinde yoklama yapıyor. Komutan hemen içeri girmiş ‘bırak elindeki kağıtları, acele edin hazırlanın, eğitime gidiyoruz’ demiş. Bunlar hemen hazırlanıp çıkmış, sonra komutan dışarıda, ‘atışları tam olanlar gelsin, gerisi kalsın’ diye bağırmış. Bir grup helikopter ile Vodafone Arena’ya götürülmüş. Birkaç otobüs de İstanbul’a doğru yola çıkmış. Çocuklar yola çıkarken çok tedirgin ve meraklıymış. İlk eğitim için okula gidiyorlar zannetmişler. Ancak yolda ilerledikçe bir şeyler ters gidince komutana sormuşlar. ‘Nereye gidiyoruz, ne oluyor’ diye, komutan da ‘ Ülkede durumlar karışık kendimizi korumamız gerekiyor’ deyip, otobüste fazladan mermiler dağıtılmış. Orhanlı gişelerinde halk bunların otobüsü durdurmuş. Çocuklar bu sefer gerçekten tedirgin olmaya başlamış, şaşkınlarmış. Orada halktan bir amca ile konuşmuşlar. Amca bağırmış bunlara ‘ Darbe darbe’ vs diye. Kardeşim ve otobüsten birkaç öğrenci, ‘Bizim darbeden haberimiz yok, biz harp okulu öğrencisiyiz’ demişler. Halk otobüsü sallamaya başlamış. Otobüsten asker öğrencilerinden birkaçı da havaya ateş açmış. Kardeşim de söyledi, arkadaşları da benim kardeşim hiçbir şekilde silahını kullanmamış. Daha sonraki süreç ise, karakola götürülüyorlar, Orada 4 gün kaldıktan sonra tutuklanıyorlar…”

‘Bu çocukları kullandılar’

Son görüşmede, tutuklama sürecinin uzadığı için kardeşinin moralinin ilk buluşmasından daha düşük olduğunu söyleyen abla Kızıltaş, “Kardeşimi ilk gördüğümde çok pozitifti. Çok rahattır ve soğukkanlıdır. Ancak ikinci görüşmede moralini düşük gördüm. OHAL süreci, bu durumu uzattı. Okulunu sordu, kapandığını söyledim. Onlar da içeride hep arkadaşları ile ne yapacaklarını, sürecin nasıl olacağını konuşuyorlarmış. Bu çocukları kullandılar, onlar masum bütün emekleri gitti. Nasıl bir süreç olacak bilmiyoruz. Ama kardeşime hep moral vermeye çalışıyoruz. Tek kaygımız, bu süreçte masum insanların arada kaynayıp gitmesi” diye konuştu.

Kaynak: Birgun.net