BİRGÜN/ANKARA

Yarın itibariyle, 3 milyona yakın kamu emekçisi ve 2 milyona yakın kamu emeklisi Temmuz maaşlarını yüzde 5 zamlı alacak. Üçüncü dönem “toplu sözleşme”den dolayı kamu emekçilerine yapılacak olan zammın kıdem ve dereceye göre yansımaları kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen, "Temmuz maaş artışımız cebimize girmeden vergiye gidiyor. Gerçek enflasyon gizleniyor, maaşlarımız gittikçe eriyor" dedi.

Kamuoyunda kamu emekçilerinin mali durumunu “tozpembe” gösteren, enflasyon farkı alamamalarına ama buna rağmen “karlı” olduklarından dem vurulan haberlere ilişkin KESK genel merkez binasında basın toplantısı düzenlendi.

Zam yüzde 5 değil, yüzde 1
Özgen, AKP iktidarının adaletsizlikleri gidermediği için, düşük maaş alan kamu emekçilerinin Eylül, ortalama maaş alanların Temmuz, göreceli yüksek maaş alanların ise Nisan ayından itibaren bir üst vergi dilimine gireceğini söyledi. Özgen, buna göre Temmuz ayında yapılacak yüzde 5 artışın maaşlarındaki gerçek karşılığının yüzde 1 ile yüzde 3 arasında kalacağını ifade etti.

Kamu emekçilerine yönelik Temmuz zammını değerlendiren Özgen, “1- Açlık ve Yoksulluk sınırı, 2- Yaşadığımız Enflasyon, 3 -Ödediğimiz Gelir Vergisi Tutarları olarak sıralamak mümkündür” dedi.

Enflasyon meselesine de bir açıklık getiren Özgen, 2016 yılının hemen başında ekmeğin 33, son dört yıl içinde doğalgazın yüzde 70, elektriğin de yüzde 50 zamlandığını açıkladı.

Yandaş medya gerçeği yansıtmıyor
Özgen, gazete manşetine yansıyan “Memurlar için 2016 yılının ilk altı ayı yüzde 2,37 oranında refah payıyla bitti” haberinin gerçeği yansıtmadığını, kamu emekçilerine yapılan Temmuz maaş artışının vergiye gittiğini belirtti. Özgen, kamu emekçilerinin Sosyal Sigorta Sistemini tamamen tasfiye etmeyi hedefleyen zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi dayatması, bireysel performans sisteminin hayata geçirilmesi, kadrolu yerine sözleşmeli öğretmen alımı politikasına geri dönüşe kadar bir dizi yeni saldırı ile karşı karşıya olduklarını söyledi.

Yandaş konfederasyon iş başında
Haziran ayı için, dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 1.500 TL civarında olduğunu anımsatan Özgen, şunları söyledi:
“Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ihtiyaçları ile yoksulluk sınırı 4.500 TL civarında. Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyetinin ise 1.700 TL civarında. Yandaş konfederasyonun on gün önce açıkladığı rakamlar bile Haziran ayı açlık sınırının 1.465 TL olduğunu göstermektedir. Ancak malum konfederasyon 4.149 TL olarak açıkladığı yoksulluk sınırı rakamı ile yoksulluk sınırını en düşük gösteren kurum olma başarısını göstermeyi de ihmal etmemiştir.”

Kaynak: Birgun.net