Yüce Sezar! (Hail, Caesar!): Coen biraderler hayranları şimdiden sıraya girmiş durumda.
Bir Liderin Çocukluğu (Childhood of a Leader): Venedik’te En İyi İlk Film ödülünü kazanan Brady Corbet’in filmi, başarılı atmosferi ve Scott Walker’ın müzikleriyle dikkat çekiyor.

Neon Boğa (Boi Neon): Gelecek vaat eden genç yönetmen Gabriel Mascaro’nun ikinci kurmaca filmi, festival programındaki pek çok popüler filmden rol çalabilecek kadar iyi.

11 Dakika (11 Minut): Polonyalı usta yönetmen Jerzy Skolimowski’den kurgusuyla dikkat çeken bir film.

Binbir Gece üçlemesi (Arabian Nights Trilogy): Miguel Gomes’in üç bölümden oluşan Binbir Gece’si geçtiğimiz yılın sinema olaylarından biriydi. Sinema konusunda asıl meramınız yönetmenlik sanatı ise kaçırmayın.

Şövalye (Chevalier): ‘Attenberg’ ile tanınan Athina Rachel Tsangari’nin yeni filmi ‘Şövalye’, Londra Film Festivali’nde En İyi Film ödülünü kazandı.

Acı Sokağı (La Calle de la Amargura): Meksika’nın efsane yönetmenlerinden Arturo Ripstein’ın gerçek bir hikâyeden esinlenen son filmi, sinematografisiyle izlenmeyi hak ediyor.

Midnight Special: Yükselişteki yönetmen Jeff Nichols’ın Altın Ayı için yarışan filmi, nostalji duygusu ile bezeli bir bilimkurgu.

Alt Kat (Un etaj mai jos): Romen Yeni Dalgası usulü bir Suç ve Ceza yorumu.

Dev Canavar (Behemoth): Çok iyi eleştiriler alan Zhao Liang’in son belgeseli, görsel gücüyle dikkat çeken, uzun süre akıllarda kalacak bir film.

Kosmos (Cosmos): Sinema tarihinin en aykırı usta yönetmenlerinden biri Andrzej Zulawski’yi son filmiyle anmaktan daha güzel ne olabilir?

Tekir (Kater): Berlin Film Festivali’nden Teddy Ödülü’yle dönen ‘Tekir’ bu yılın çok konuşulacak filmlerinden.

Ben Belfast’ım (I Am Belfast): ‘Sinemanın Hikayesi’ belgeseliyle tanıdığımız film eleştirmeni Mark Cousins’tan büyüleyici bir belgesel.

Evrim (Evolution): 12 yıl önce ‘Masumiyet’ (Innocence) ile akıllarımızı baştan alan Lucile Hadzihalilovic, izleyiciyi yine bambaşka sinemasal diyarlara götürüyor.

Köpeğin Kalbi (Heart of A Dog): Avangard pop ikonu Laurie Anderson’ın, gösterildiği her yerde çok beğenilen belgeseli festival programının gerçek cevherlerinden.

Bize Rüyalarımızda Huzur Ver (Peace to Us in Our Dreams): Son derece özgün bir filmografi inşa eden Litvanyalı yönetmen Sharunas Bartas’ın son filmi, benzersiz atmosferiyle dikkat çekiyor.

24 Hafta (24 Wochen): Midenizde yumruk etkisi yaratacak ‘24 Hafta’, kürtaj tartışmaları açısından cesur ve etkileyici.

Hiçbir Yere Ait Değilim (I Don’t Belong Anywhere): Geçtiğimiz sene aramızdan ayrılan Belçikalı yönetmen Chantal Akerman üzerine kaçırılmaması gereken bir belgesel.

Yılanın Kucağında (El Abrazo de la Serpiente): Kolombiya’nın ilk Oscar adayı ‘Yılanın Kucağında’ benzersiz sinema dili ile uzun süre unutulmayacak türden bir film.

İblis (Demon): Marcin Wrona’nın son ve belki de en kişisel filmi, korku ve drama üzerine yenilikçi bir egzersiz.
Dışılığın Muktedirliği (The Mighty of Her): 3 filmden oluşan seçki, bu seneki festival programının iki el kanda da olsa gidilmesi gerekenlerinden.

Eva’ya Huzur Yok (Eva Doesn’t Sleep): Arjantinli yönetmen Pablo Agüero estetik anlamda kusursuz, yarı deneysel bir çalışma ile geri dönüyor.

Toprağın Gölgesinde (La tierra y la sombra): Cannes’da Altın Kamera ödülü kazanan Kolombiya filmi, biçimsel anlamdaki yetkinliğiyle şaşırtan ve büyüleyen bir ilk film.

Ölümcül (Meurtriere): Deneysel sinemanın en özgün yönetmenlerinden Philippe Grandrieux yeni filmiyle bir kez daha izleyiciyi hipnotize ediyor.

Bir Ejderha Uyanıyor! (Ejdeha Vared Mishavad!): Altın Ayı için yarışan ‘Bir Ejderha Uyanıyor!’ yakın dönem İran sinemasında bir hayli farklı ve özgün bir yere konuşlanıyor.

Kaynak: Birgun.net