Birleşik Krallık (İngiltere) bugün AB’de kalıp kalmama konusunda referandum gerçekleştiriyor. 46.5 milyon seçmenin bulunduğu İngiltere’de sandıktan ne sonuç çıkarsa çıksın AB açısından hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Oy verme işlemleri sürüyor. Sonucu yeni açıklanan son ankete göre, AB yanlıları yüzde 52'ye yüzde 48 ile önde. Bahis şirketleri ise İngiltere'nin AB'de kalma ihtimalini yüzde 86'ya yükseltti.

İngiltere'nin Avrupa Birliği üyeliği konusunda bugün düzenlediği referandum sadece bu ülkenin değil tüm Avrupa projesinin geleceğini etkileme potansiyeline sahip. Referandumdan çıkan sonuç ne olursa olsun AB açısından değişim kaçınılmaz hale gelecek. Bu değişimin hızını ve boyutunu ise referandumun sonucu belirleyecek. İngiltere’nin AB’de kalma kararı alması durumunda yumuşak ve daha yavaş değişim süreci, AB’den çıkış (Brexit) kararı alması halinde ise daha hızlı ve radikal değişim yaşanacak.

SON ANKETE GÖRE AB'DE KALMA YANLILARI ÖNDE

Ipsos MORI tarafından Evening Standard gazetesi için yapılan ve sonucu bugün açıklanan bir anket, AB'de kalma yanlılarının yüzde 52, ayrılma yanlılarının ise yüzde 48 oranda olduğunu gösterdi.

Populus şirketinin referandum devam ederken internetten yaptığı ankete göre ise AB yanlıları yüzde 55'e yüzde 45 ile AB karşıtlarının 10 puan önünde.

‘KALMA’ KARARI ÇIKARSA

İngiltere’nin AB’de kalması halinde bu kararın ‘az farkla mı çok farkla mı’ alındığı belirleyici olacak. Her iki durumda da AB’de bazı değişimler yaşanacak olsa da nüansları oy farkı etkileyecek. Muhtemel gelişmeler şöyle:

Fark az olursa: İngiltere Başbakanı David Cameron’ın şubat ayında AB ile yürüttüğü ve Euro Bölgesi, ekonomik yönetişim, rekabet, egemenlik ve serbest dolaşım ayakları üzerine oturttuğu müzakerelerde varılan anlaşmanın unsurları hayata geçirilmeye başlanır. AB’de kalma kararı çok farkla alınırsa bu unsurlar daha hızlı ve daha az dirençle karşılaşılarak devreye sokulur. Karar az farkla çıkarsa süreç daha yavaş işleyebilir. İngiltere’nin AB ile vardığı anlaşma diğer ülkeler tarafından da talep edilmeye başlanabilir. Bu durumda AB belli adımlar atmak zorunda kalabilir. İngiltere’nin genişleme konusunun da aralarında olduğu bazı politikalarını gözden geçirmesi kaçınılmaz olabilir. Mevcut yaklaşımlarından daha sert politika izleyebilir.

Kaynak: Birgun.net