RABİA YILMAZ / [email protected]

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu kadına yönelik şiddetle ilgili 'algıda seçicilik' yaratıldığını iddia etti. Önceki akşam Habertürk'teki 'Gündem Siyaset' programına katılan Ramazanoğlu, bakanlığın sadece şiddet görmüş kadına indirgenmemesi gerektiğini söyledi ve "Kadın dediğimiz zaman, kadının istihdam edilmesi var, annelik rolü var, eş rolü var. Bizim kadının bütün rollerini bir tarafa itip, sadece 'kadın ve şiddet' dememiz doğru değil" şeklinde konuştu.

Kadın ve şiddetin medyatik bir yapısı olduğu ve medyanın kadını şiddetle yan yana getirdiğini savunan Ramazanoğlu, ''Kadına şiddette bir algıda seçicilik var. Şiddet dediğimizde neden sadece kadını şiddetin merkezine, şiddeti de kadının merkezine koyuyoruz. Şiddet toplumsaldır'' dedi.

Şahin de 'seçicilik' demişti

Eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin de 2013 yılında gerçeleştirdiği bir ziyaret esnasında kadına yönelik şiddet konusunda algıda seçicilik olduğunu ileri sürerek, "Medya olaylar büyüyormuş gibi bir algıya neden oluyor" demişti.

Ramazanoğlu'nun açıklamalarına Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver ve Avukat Hülya Gülbahar sert tepki gösterdi.

***

‘Gerçeğin üzeri örtülmek isteniyor’

Avukat Hülya Gülbahar:
İktidarın kadın istihdamı durmadan azalırken artıyormuş gibi gösteren, kadın cinayetleri ve kadına karşı şiddetin her gün daha da artmasına rağmen düşüyormuş gibi gösteren istatistiklerine, artık inanan kimse kalmadı. Yıllardır, çıplak gerçek tüm kamuoyunun gözü önündeyken, kadına karşı şiddet, ‘münferit’, ‘algıda seçicilik’, ‘kasıtlı abartma’, ‘Bizden önce de vardı, sayemizde görülür oldu’, ‘Zaten tüm dünyanın sorunu’ gibi birbirinden saçma argümanlarla üstü örtülmek isteniyor.

Siyasi iktidarın kadın erkek eşitliğine karşıt söylemleri bizatihi kadına karşı şiddettir. Bugün Türkiye’de devlet politikası eliyle kadınları istihdamdan çekmek örneğinde olduğu gibi ekonomik şiddet de dahil açıkça şiddet uygulanmaktadır.

Kadına karşı şiddeti, önlemekle yükümlü şiddet yasalarını uygulama görevi kendisine verilmiş bir Bakanlığın, toplumu açıkca şiddete kışkırttığı bir ülkede, bu konularda yorum yapmaya çalışmak kadın hareketi için artık ağır bir işkenceye dönüşmüş durumda.

***

‘Bireysel algıyla yapılan bir yorum’

Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver:
Bakan Ramazanoğlu’nun açıklamasını çok talihsiz olarak değerlendiriyorum. Çünkü herhangi bir veriye dayanmayan, herhangi bilimsel bir çerçevede incelenmemiş, tamamen kendi algısından hareketle yapılmış bir yorumdur. Kadına karşı şiddetin abartıldığı kadar olmadığı ya da bu konuda bir algı yaratıldığı, birincisi kadınlara karşı şiddeti meşru kılmak, ikincisi ise bu şiddetin sürmesine hatta artmasına neden olabilecek vehamette bir açıklamadır. Sayın Bakan keşke bu açıklamayı yapmadan önce bu konuda yapılmış olan ciddi araştırmaları incelemiş olsaydı.

***

AKP iktidarında yüzde bin 400 artış

* 2010-2015 yılları arasında en az 1134 kadın öldürüldü. 2015 yılında ise en az 278 kadın öldürüldü. Dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in Meclis’te açıkladığı kadın cinayetleri raporuna göre, AKP’nin 7 yıllık (2002-2009) iktidarında kadın cinayetlerinde yüzde bin 400 artış yaşandı.

Kaynak: Birgun.net