BirGün/Ankara

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) bugün yaptığı basın açıklamasında Türkiye’de bulunan Suriyeli mültecilerin durumu hakkında bilgi verdi. Türkiye’de bulunan mülteci nüfusunun fazlalığı ve Türkiye’nin temel hak alanlarındaki uygulamalarının başarısızlığını ortaya koyan, yani mülteciler için uygun yaşam koşullarının oluşamadığını belirten HRW, AB’den Türkiye’ye mülteci akışının durması gerektiğini savundu.

‘Güvenlik yalnızca savaştan uzak olmak değil’
İnsan Hakları İzleme Örgütünün mülteci hakları programı yetkililerinden Stephanie Gee, “Türkiye 2 milyonu aşkın Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığından, birçok mültecinin geçimlerini sağlayabilmek için şiddetle ihtiyaç duyduğu desteği alamamaları şaşırtıcı değil. AB ahlaken ve aslında hukuken de, sığınma taleplerini değerlendirmeden Suriye mültecileri Türkiye’ye geri göndermeyerek mültecilere ilişkin sorumluluğun bir bölümünü paylaşmakla yükümlüdür” sözleriyle AB’yi mülteciler konusunda daha duyarlı olmaya çağırdı. Türkiye’deki şartların mülteciler için ‘güvenli’ olup olmadığının tek şartının ‘savaştan uzak olmak’ biçiminde görülmemesi gerektiğini vurgulayan HRW yetkilisi, güvenlik kavramı söz konusu olduğunda eğitim ve sağlık haklarının da büyük önem taşıdığını hatırlattı.

Mülteciler yaşam hakları için aylarca bekliyor
İnsan Hakları İzleme Örgütünün Mart ve Nisan aylarında yayımlanan raporlarında, Türkiye’de birçok mültecinin geçici koruma sistemine kayıt olabilmek için aylarca beklediği ve bu yüzden çocuklarını okula kaydettiremedikleri, sağlık hizmetiyse alamadıkları ortaya konuyor: “Türkiye, Ocak ayında geçici koruma kapsamındaki Suriyelilere çalışma iznine başvurma hakkı tanıyan yeni bir yönetmelik çıkardı. Türkiye hükümetinin Mart sonunda yaptığı açıklamaya göre Türkiye’deki kayıtlı 2,7 milyon Suriyelinin yalnızca 2 bini, yani binde 74’ü başvuru yaptı.” HRW’ye göre, Türkiye’de idare bu başvurulardan kaçına çalışma izninin sağlandığınıysa açıklamıyor. Örgütün gözlemleri arasında, yeni çalışma izni yönetmeliğinin Suriyeli mültecilerin çalışma hakları ve iş güvenceleri üzerinde henüz herhangi bir etki yaratmadığını da var. Birçok mülteci hâlâ emek sömürüsüne karşı korumadan yoksun ve zorlu koşullarda yaşıyor. HRW, sağlık hizmetleri konusunda kayıtlı Suriyeli mültecilerin devlet hastanelerinde ve diğer sağlık kuruluşlarında ücretsiz birinci basamak sağlık hizmeti almaları sağlandığını, kayıtsız mültecilerinse sağlık gereksinimlerini kendi imkanları doğrultusunda karşılamaya çalıştıklarını kaydediyor.

‘AB Türkiye’ye mülteci göndermeyi kesmeli’
HRW’nin değindiği bir diğer husus ise mültecilerin temel hakları konusunda iyi bir performans ortaya koyamayan Türkiye’nin, AB’den gelen mültecilerin de eklenmesiyle temel hak alanlarında daha da geriye düşeceği gerçeği: “2014-2015 eğitim-öğretim yılında kampta bulunanlar dahil olmak üzere yaklaşık 212 bin Suriyeli çocuk, Türkiye örgün eğitim sistemine kayıtlıydı. Milli Eğitim Bakanlığı ve ortaklarının övgüye değer çabaları sayesinde bu sayı Nisan 2016 itibariyle 325 bine yükseldi. Ne var ki, hâlâ ciddi bir açık var. Hükümetin verdiği rakamlara göre, bazılarının ülkeyi terk etmiş olma ihtimalleri bulunsa da, Türkiye’de kayıt altına alınan 5-17 yaşları arasındaki Suriyeli sayısı yaklaşık 940 bin.” Türkiye’deki her 4 Suriyeli mülteci çocuktan birinin bile eğitime erişemediğini ifade eden HRW, AB’nin mültecileri Türkiye’ye geri itmekten vazgeçmesi gerektiğini aktardı.

Kaynak: Birgun.net