RABİA YILMAZ [email protected] @rabiaylmaz

Dünyaca ünlü biyosfer rezerv alanı olan ve bilirkişi raporlarıyla korumaya alınan Artvin'in Borçka ilçesindeki Maçahel Vadisi'nde 'Yeşil Yol' projesi kapsamında ağaç kesimine başlandı.

‘Bölgede faaliyet yapılmaz’
Bölgede Uğur HES Enerji Üretim A.Ş. tarafından yapılması planlanan Uğur Regülatörü ve HES projesi için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme süreci sonrasında düzenlenen ÇED olumlu kararının yürütmesinin durdurulması ile iptali istenmişti. Rize İdare Mahkemesi'nde 2013 yılında görülen davada bilirkişi, “Bu alanda hiçbir faaliyet yapılamayacağı ve alınacak tedbirlerin yetersiz kalacağı” yönünde karar vermişti. Biyosfer rezerv alanı olan Maçahel Vadisi'nin aynı sıra, bölgede iki tabiat koruma alanı ile doğal sit alanı statüsündeki Mereta Yaylası bulunuyor.

'Kaçak ve hukuksuz bir çalışma'
Bölgedeki çalışmaların kaçak ilerlediğini ve bunun hukuksuz olduğunu ifade eden Karadeniz İsyandadır Platformu üyelerinden Eren Dağıstanlı, “Bölgede çalışma yapılmaması yönünde bir yargı kararı var. Ancak bu karara uyulmuyor. Kararı uygulatacak mekanizmalar da buna göz yumuyor. Yaylalar merkezlerden uzak ve insanların çoğu bu mevsimde şehirdeki evlerine dönüyor. Dolayısıyla orada olup bitenden habersizler. Bunu fırsat bilerek çalışmaları kaçak bir şekilde yürütüyorlar” dedi.

'80. madde devrede'
Maçahel'in koruma altında olduğunu ve bünyesinde birçok endemik türü barındırdığını hatırlatan Dağıstanlı, şöyle konuştu: “Ekolojik koruma altında olan bir bölgeyi yol yaparak yok edemezler. Doğaya darbe yasası 80. madde henüz resmi gazetede yayımlanmadı. Ama içeriğindeki bütün uygulamalar devreye sokuluyor. Yasa, hukuk ve karar tanımadan doğaya hücum etmiş vaziyetteler. Ellerini kollarını sallayarak doğayı katlediyorlar ve 80. maddenin yasalaşmasından sonra bu sürecin hızlanarak devam edeceğini bekliyoruz.”

'Yeşil Yol'un söylendiği gibi bir turizm projesi olmadığını aktaran Dağıstanlı, sözlerine şöyle devam etti: “Maçahel Bölgesi'ne giden mevcut yollar bulunmakta. Gelen insanlar kendi imkânlarıyla ya da turlarla bu bölgeye ulaşabiliyor. Şu an yapılan bu yol çalışmalarının asıl amacının başta maden projeleri olmak üzere başka faaliyetlere hazırlık olduğu düşüncesindeyiz.”

Danıştay 'dur' demişti
Doğu Karadeniz'de altı ili kapsayan, içinde ‘Yeşil Yol Projesi’ de bulunan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı'na ilişkin itirazlar, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından 14 Ocak 2016 tarihinde kabul edilmiş ve karara göre başta 'Yeşil Yol' projesi olmak üzere ekosistemi, doğal ve kültürel varlıkların korunmasını tehdit eden pek çok planla ilgili yürütme durdurma kararı verilmişti.


***

Geri dönüşsüz bir tahribat yaratır

2013 yılında bölgede yapılması planlana HES projesine yönelik verilen ÇED olumlu kararının iptal edilmesini sağlayan bilirkişi raporunda yer alan bazı başlıklar şöyle:

•Dere ve dere etkileşim alanı içerisindeki sucul ve sudan faydalanan canlıların önemli düzeyde olumsuz etkilenmesi söz konusudur. Alınacak önlemler ile bu olumsuz etkilerin minimize edilmesi de biyosfer rezerv alanı olan bölgenin telafisi mümkün olmayan çevresel tahribata yol açacağı düşünülmektedir.

•Akarsu biyosfer rezerv alanının bir parçasıdır. %90’ının çevrilerek tünel içine alınması hassas ve kırılgan bir ekosistem olan biyosfer rezerv alanı açısında kabul edilemez.

•Yolların genişletilmesi sırasında yamaçların pasa ile kirletilmesi, ekosistemin geri dönüşsüz bir şekilde tahrip olması söz konusudur.

•Enerji nakil hatlarının inşası sırasında da meydana gelecek çevresel tahribatın ve görsel kirliliğin bölge için kabul edilemez olduğu açıktır.

Kaynak: Birgun.net