HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, dün yapılan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin yasaklanmasını ve düzenlenen etkinliklere polisin saldırmasını TBMM gündemine taşıdı.

HDP’li Demirel, İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi.

Dünyada pek çok ülkede resmi tatil günü olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadınların yaşadıkları sorunları, mücadelelerini ve taleplerini dile getirmek ve sözlerini alanlara taşımak için meydanlara çıktığını belirten Demirel, “Ancak 1 Mart günü Kadınlar Günü etkinlikleri pek çok il ve ilçede yasaklanmıştır. Valilik tarafından yasaklanan ve engellenen yerler arasında Urfa il ve tüm ilçeleri, Ankara, İstanbul ve Batman yer almaktadır” dedi.

8 Mart etkinliklerinin yasaklandığı yerlerde yapılan eylemlerde kadınlara ciddi saldırılar yapıldığını savunan Demirel, “6 Mart tarihinde İstanbul Kadıköy ilçesinde gerçekleşen yürüyüşe polisler saldırırken, kadınların polisler tarafından yerlerde sürüklenerek darp edilme görüntüleri de basına yansımıştır. Ayrıca miting alanından kovulmaya çalışılan kadınlar polisler tarafından ‘sen git erkeklerin gelsin,’ ‘bağırma sesin çıkmasın, git yat evinde’ gibi sözlerle taciz edilmişlerdir” ifadelerini kullandı.

Demirel şu sorulara yanıt aradı:

“2016 yılı içerisinde yukarıda belirtilen il ve ilçeler dışında toplam kaç il ve ilçede 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklere yasaklama getirilmiş ya da etkinlikler fiili olarak engellenmiştir?

Kaç 8 Mart etkinliğine polisler müdahale etti? 8 Mart eylemlerinde kaç kadın gözaltına alındı, kaç kadın darp edildi? Saldırıyı yapan ve yaptıran polis ve amirleri hakkında bir işlem başlattınız mı?

Bütün dünyada kadınların eşitlik ve özgürlük mücadeleleri için alanlarda olduğu ve resmi tatil olarak kutladığı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde eylem ve etkinliklerin çeşitli illerde muğlak ve temelsiz gerekçelerle yasaklanmasının gerçek sebebi nedir? Demokratik bir şekilde düzenlenen eylemlerin yasaklanmasının dayanağı nedir?

Evrensel temel bir hak olan protesto hakkının gasp edilmesi hakkında bir soruşturma başlatıldı mı?

Anayasa ile bildirim esasına dayanmış olan protesto hakkı idare tarafından keyfi tutumlarla fiiliyatta izin esasının dayatılması hakkın özüne aykırılık teşkil etmektedir. Bu aykırılığa dayanarak, idarenin bu keyfi tutumunu ortadan kaldırmayı planlıyor musunuz?

Anayasanın 34. maddesiyle garanti altına alınmış protesto hakkına dair düzenlemelere rağmen anti-demokratik yeni düzenlemelere kapı aralayan Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nda gerekli değişiklikleri yapmayı planlıyor musunuz?

AİHM’nin protesto hakkının ihlaline ilişkin Türkiye’yi birden fazla davada mahkûm etmiş olmasına karşın gerekli hukuki ve fiili düzenlemelerin yapılmamasının gerekçesi nedir?

Kadınların mücadelesinin kazanımlarından biri olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü resmi tatil ilan etme yönünde bir çalışmanız var mıdır?”

(ANKA)