Türkiye'nin baskı ve otoriteye karşı en kitlesel direnişi Gezi, bugün kitlesel bir dalgaya dönüşmesinin 3'üncü yıldönümü. Hafızalara çoğulcu, renkli ve kararlılığıyla geçen Gezi Direnişi 31 Mayıs 2013 günü parktan bütün ülkeye yayıldı. Ülkenin 81 ilinden 80 ilinde protesto eylemlerine 6 milyon insanı aşkın kişi katıldı. Hafızalara kazınan Gezi Direnişi'nin öne çıkanlarını derledik.

27 Mayıs

Gezi Parkı’nın Asker Ocağı caddesine bakan duvarın 3 metrelik kısmı gece 22:00 civarında yıkıldı. Aynı zamanda 5 ağaç da yerinden söküldü. Taksim Dayanışma grubunun üyeleri iş makinalarının önüne geçerek daha fazla yıkım yapılmasını engelledi. Ardından bu gruptan 50 kişi parkta çadır kurarak sabaha kadar nöbet tuttu.

28 Mayıs

28 Mayıs sabahı parka daha fazla protestocu geldi. Öğle saatlerinde duvar yıkımına devam etmek isteyen ekip ile protestocular tartışmaya girdi. Öğle saatlerinde olay yerine gelen BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in de destek verdiği grup, yıkım çalışmalarını engelledi. Yıkım çalışmalarına devam etmek için, iş makineleri tekrar ilerleyişe geçti ve gruba büyük bir çoğunluğu zabıta önlüğü giymiş olan Kalyon İnşaat çalışanları müdahale etti. Ancak, Sırrı Süreyya Önder iş makinelerinin önüne tekrar geçti ve yıkım çalışmalarının ruhsatını görmek istedi. Yıkım ekibi, ruhsatlarının olmadığını belirtti ve yıkım çalışmaları tekrar durdu. Önder; "Ağaçları kestirmeyeceğiz. Fakir fukaranın gölgesinin kesilmesine izin vermeyeceğiz" dedi. Olaylara BDP'den sonra CHP adına ilk olarak Gürsel Tekin destek amaçlı olarak parka geldi.

29 Mayıs

Polisler sabah saat 5.00 civarı parkta kalanlara müdahale etti.

31 Mayıs

31 Mayıs günü Gezi eylemlerinin miladı oldu. Aynı gün İstanbul dışındaki birçok şehirde de protesto yürüyüşleri düzenlendi. Ankara'da Kuğulu Park, İzmir’de Gündoğdu Meydanı ve Konak bölgelerinde yapılan yürüyüşlere polis müdahale etti. Yapılan bir başvuru sonrası, İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Topçu Kışlası Projesi hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi.

1 Haziran

1 Haziran 2013 gününün sabah saatlerinde bazı protestocular İstanbul’un Anadolu yakasında toplandı ve Boğaziçi Köprüsü üzerinden yürüyüşe geçti. Gruba Beşiktaş’ta polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale etti. Kadıköy ve Anadolu yakasının diğer kesimlerinden de birçok protestocu Taksim’e ulaşmak için yürüyüşe başladı. Bursa ilinde büyük bir topluluk yürüyüş yaptı polis hiçbir müdahalede bulunmadı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önceden Kadıköy Meydanı’nda düzenleyecekleri mitingi Taksim Meydanı’nda düzenleyeceklerini açıkladı.

Ankara'daki gösteriler 1 Haziran günü de devam etti. Öğlen saatlerinde Güven Park'ta toplanan göstericilere, polis göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su ile müdahale etti. Göstericiler saat 16:00’dan sonra tekrar toplanmaya başladı. İstanbul gibi Ankara’da da polisin geri çekilmesinin ardından protestocular Kızılay Meydanı’na girmeye başladı.

İzmir'de yaklaşık 10 bin kişi, Taksim Gezi Parkı'ndaki polis müdahalesini protesto etti. Topluluk "Her yer Taksim her yer direniş" ve "Kimyasal Erdoğan" sloganları attı.

Eskişehir'de 20 bini aşkın kişi AKP il binasına yürüdü. Bina önündeki çevik kuvvet polisi, kendisine taş ve şişe atan göstericilere yarım saat kadar süreyle müdahalede bulunmadı. Grubun yaklaşması üzerine polisler basınçlı su ardından da biber gazı sıkıp kendilerine taş atan grubu dağıttı.

Muğla, Antalya, Konya, Trabzon, Ordu, Marmaris, Mersin, Tunceli, Adana, Zonguldak, Kayseri, Kahramanmaraş, Isparta, Erzurum gibi birçok şehirde de eylemler yapıldı. Eylem yapılmayan tek il Bayburt oldu.

2 Haziran

Türk Tabipleri Birliği’nin 2 Haziran 2013 günlü raporuna göre İstanbul ve Ankara’da binden fazla yaralı vardı. Rapora göre “gözlerini kaybeden birçok kişi de dahil olmak üzere” yaralananların çoğu hedef alınarak tazyikli su sıkılması, göz yaşartıcı bomba ve plastik mermilere direkt maruz kalmaları yüzünden oldu. Uluslararası Af Örgütü’ne göre oransız gaz bombası kullanılması birçok ciddi yaralanmalara yol açtı. Abdullah Cömert, Antakya'daki eylemlerde başına isabet eden gaz fişeği sonrası hayatını kaybetti.

3 Haziran

Gece Dolmabahçe ve Beşiktaş'ta başlayan eylemler sabah da devam etti. Dolmabahçe'de sabah saatlerinde polisle eylemciler arasında çatışma yaşandı. Polisler biber gazı ve tazyikli suyla müdahale ederken, eylemciler kaldırım taşlarından barikatlar kurdu. Olaylar sonrasında 200 eylemci gözaltına alındı.

4 Haziran

Taksim Gezi Parkı eylemleri gündüz seyrinde devam ederken gece çatışmalı geçti. İstanbul Dolmabahçe'de akşam, polisle göstericiler arasında sağlanan uzlaşma gece bozuldu.

Ankara'da yapılan eylemlerde polis yasalara aykırı olarak, orantısız güç kullanımının tespit edilmesindeki en önemli etmen olan kask numarasını bazı polislerin gizlediği iddia edildi.

5 Haziran

KESK'in başını çektiği ve başladığı iş bırakma eylemine DİSK, TTB ile TMMOB da katıldı. Gruplar Ankara'da Kızılay Meydanı, İzmir'de Gündoğdu Meydanı'nda, İstanbul'da Taksim Meydanı'nda bir araya geldi. Ayrıca, Antalya, İzmir, İzmit ve Çanakkale, Bursa, Kilis, Hatay gibi çeşitli kentlerde de iş bırakma eylemleri yapıldı.

6 Haziran

Taksim de protestolar devam etti. Ancak herhangi bir polis müdahalesi gerçekleşmedi. Ankara, İzmir'de ise yer yer polis müdahaleli protestolar, Adana, Hatay ve Eskişehir gibi pek çok ilde olduğu gibi devam etti.

7 Haziran

Başbakan Tunus'tan dönüşünde havalimanında kendisini karşılayan 10.000 civarında kişiye seslendi. Olaylar için faiz lobisini sorumlu tutan Başbakan kışla ve AKM konusundaki ısrarından vazgeçmedi devamla gençliğin elinde tencere tava değil bilgisayar olacağını söyledi.

8 Haziran

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş düzenlediği basın toplantısında, Gezi Parkı’nın yerine alışveriş merkezi, otel ve rezidansın yapılmayacağını, kent müzesi olabileceğini, böyle bir durumda ise mimarlar ile görüşülebileceğini açıkladı.

9 Haziran

Eylemin ilk gününden beri insanlar Gezi Parkında toplanmaya devam etti. Tam bir yardımlaşma içerisinde olan direnişciler, evlerinden yiyecek, içecek ve çeşitli yardım gereçlerini getirerek birbirleriyle paylaştılar. Türkiye'de kurulan ilk doğrudan demokrasi ve komün alanı haline gelen Taksim Meydanı ve Gezi Parkı dünya basınında baş sayfalarda yer aldı. Çevreye barikatlar kurulduğundan Gezi Parkına polis müdahalesi gerçekleşemedi.

12 Haziran

Sabah saat 04:00'e kadar süren eylemler polisin meydana çekilmesi ile sakinleşti. Aynı gün Başbakan Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı’ndan eylemlerde yer alan grupların bazılarının temsilcileri ile bir araya geldi.

14 Haziran

Başbakan Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı’ndan eylemlerde yer alan grupların bazılarının temsilcileri ile ikinci kez bir araya geldi. Bu kez temsilciler arasında Taksim Platformu’nu temsil edenler de katıldı. Taksim Dayanışması üyeleri Başbakan Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmenin ardından, nihai bir karar alabilmek için Gezi Parkı’nda forumlar düzenledi.

15 Haziran

Başbakan Tayyip Erdoğan, Ankara’nın Sincan ilçesinde yaptığı “Milli İrade'ye Saygı” mitinginde “Taksim Meydanı boşaldı, boşaldı; yoksa güvenlik güçlerimiz boşaltmasını bilir.” diyerek Gezi Parkı’ndakilere yakında müdahale edilebileceği sinyalini verdi. Saat 17:30 dan itibaren polis parkdaki göstericilere dağılmaları yolunda anons yapmaya başladı. Saat 20:50’de göstericilere müdahale başladı ve kısa sürede polisler Gezi Parkı’na girdi.

Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nın boşalmaya başlamasının ardından kalabalıklar Harbiye, İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı yönlerinde toplanmaya başladı. Saat 23:00 civarından itibaren Taksim'in yanı sıra İstanbul’un Kartal, Ortaköy, Kadıköy, Etiler, Gazi Mahallesi gibi bölgelerinde de protesto gösterileri tekrar başladı.

16 Haziran

Geceyarısından itibaren gösteriler İstanbul’un diğer bölgelerine de yayıldı.

Ankara, Mersin, Hatay, Adana, İzmir gibi pek çok ilde gösteriler gün boyu da devam etti. Ankara'da ölen Ethem Sarısülük'ün cenazesinin Kızılay meydanına getirilmek istenmesi üzerine olaylar çıktı.

Çanakkale'de protestocular iskele yolunu kapatınca Çanakkale-Eceabat ve Çanakkale-Kilitbahir seferleri iptal edildi.

19 Haziran

Oturan adam eylemleri tüm Türkiye'de devam ederken, Çarşı grubu Abbasağa parkında, diğer eylemciler ise çeşitli parklarda forumlar düzenlediler.

20 Haziran

Eskişehir'deki gösterilere öğrencilerin yanında Eskişehirspor taraftarları da katıldı. Başbakan Erdoğan'ın Akdeniz Oyunları açılış töreni için geldiği Mersin'de olaylar gün boyunca sürdü, 2'si polis 6 kişi yaralanırken 8 kişi gözaltına alındı.

22 Haziran

Taksim Dayanışma Platformu halkı Gezi Şehitlerini anmak için karanfillerle Taksimde toplanmaya çağırdı. Binlerce kişi Taksim'e akın etti. Başbakan Samsun'da ki konuşmasında biber gazı istemeyenlerin rahat durmaları gerektiğini söyledi ve sert uslubunu sürdürdü. Gezi Parkı’na 9 kişilik bir grup karanfil bıraktı.

2 Temmuz

İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Gezi Parkı'yla ilgili yürütmeyi durdurma kararına karşı yaptığı itirazı da reddetti.

10 Temmuz

Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünde öğrenci olan 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz, 2 Haziran 2013’de polisin basınçlı su ve biber gazlı müdahalesinin ardından ara sokağa kaçtı, burada sivil giyimli 5-6 kişinin saldırısına uğradı. Korkmaz, 10 Temmuz 2013 günü öğle saatlerinde yaşamını yitirdi, 11 Temmuz 2013’de memleketi Hatay’da toprağa verildi.

10 Eylül

Antakya'da ODTÜ'de yaşanan polis saldırısını protesto eden göstericilerden Ahmet Atakan hayatını kaybetti.

Mehmet Ayvalıtaş, Berkin Elvan, Medeni Yıldırım ve Ethem Sarısülük, Gezi eylemleri sırasında hayatını kaybeden diğer isimler oldu. Gezi Direnişi yıllardır baskı altında yaşayan yurttaşlar için birlikte başarmanın umudu oldu.

Kaynak: Birgun.net