Bursaspor'un eski teknik direktörü Ertuğrul Sağlam, isminin FETÖ ile bir arada kullanılmasına göz yummayacağını belirterek, açıklamalarda bulundu.

Ertuğrul Sağlam, yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi:

Son derece sıkıntılı bir süreçten geçen ülkemizde, futbol gündemini birkaç gündür meşgul eden iddialar sonrası bir açıklama yapma ihtiyacı doğmuştur.

'Şampiyonluğa leke sürüldü'

Dün yayınlanan bir TV programında kendisi ile hiç tanışmamış, elini dahi sıkmamış olduğum Said Alpsoy'un, ismimi FETÖ ile ilişkilendirmesini ve sonrasında Bursaspor ile 2009 yılında yaşadığımız muhteşem şampiyonluğa dil uzatılacak ifadeler kullanmasını hayret ve şaşkınlık ile izledim. Bu şahıs formasını giymekten ve teknik direktörlüğünü yapmaktan onur duyduğum, kendi isteğimle ayrıldığım Samsunspor'dan kovulduğum gibi gerçek olmayan açıklamalarının yanı sıra Bursaspor ile elde ettiğimiz tertemiz şampiyonluğa gölge düşürmeye yönelik sözler sarfetti.

'15 Temmuz'da bende oteldeydim'

15 Temmuz gecesi Marmaris'te Sayın Cumhurbaşkanı'mızın korumalarıyla saatlerce ateş altında kalan, en sıcak çatışma anlarını eşim, oğlum ve kızım ile birlikteyaşayan, koruma polislerimizin tedavisine yardımcı olan biri olarak darbe girişimini defalarca kez lanetlediğimi, devletimize, bayrağımıza ve vatanımıza bağlılığımı her fırsatta ifade etmeme rağmen bazı gerçeklerin altını bir kez daha çizmek durumundayım.

'Benim yaşam tarzım'

Yaşam anlayışım nedeniyle futbol dünyasına adım attığım ilk günden buyana dini görüşü benimseyen yapılanmalarla ismimin beraber anılması sanıldığının aksine, bir dezavantaj teşkil etmiştir. Öyleki, ismim her başarının ardından ya dini bir oluşuma ya da siyasete yakıştırılmış sportif başarılar gölgede bırakılmıştır. Yıllar önce söz konusu yapılanmaların eğitim amacıyla bizden talep ettikleri yardımı iyi niyetimizle geri çevirmediğimizi, muhafazakar yapım gereği elimden geldiğince eğitim alanında ihtiyacı olan oluşum, vakıf, dernek ve şahıslara destek olmaya çalıştığımı daha önce de söylemiştim.

'Çocuklarım devlet okulunda okuyor'

"Yeri gelmişken iki çocuğumun da eğitim hayatları boyunca devlet okulları dışında hiç bir farklı eğitim kurumuna gitmediklerini de belirtmek isterim. Bunlarla beraber 30 yıllık tertemiz futbol kariyerimde A milli formayı onlarca kez gururla taşımış, pek çok kez kupa kaldırmış, 11 yıllık teknik direktörlük hayatımda 9 kez ülkemizi Avrupa kupalarında temsil etme hakkı elde etmişbiri olarak adımın Fetö ile birarada kullanılmasına göz yummam mümkün değildir."

'Şampiyonluğa kimse dil uzatamaz'

Hele ki, 2009-2010 sezonunda Bursaspor'un 75 puan toplayıp, fairplay liginde de 1'inci olarak kazandığı Türk futbol tarihinin en değerli şampiyonluğuna kimsenin dil uzatmasına izin vermem. Hiç kimse sahada mücadele eden futbolcu arkadaşlarımın alın terine, tribünlerde biz yalnız bırakmayarak destek veren onbinlerce Bursaspor taraftarına, Bursa şehrine ve büyük başkan rahmetli İbrahim Yazıcı'nın üstün gayretine laf söyleyemez. 34'üncü haftaya yani son 90 dakikaya rakibimizin 1 puan gerisinde girdiğimizi ve onlarca net gol pozisyonunu değerlendiremedikleri maçı kazanmaları halinde şampiyon olacakları gerçeğini bir kez daha hatırlatmak isterim. Hiç bir dayanağı ve mantıklı açıklaması olmayan yaklaşımlar Türk futboluna zarardan başka şey getirmez.

'Milli birliğe ihtiyaç var'

Devletimizin yanında olmaya ve milli birliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, niyetini anlamakta zorlandığım iftiraların, dedikoduların son bulmasını, milletçe bu sıkıntılı dönemi bir an önce atlamamızı dileyerek, bu süreci fırsat bilen medyada reklamını yapmaya çalışanlara karşı tüm hukuki haklarımı kullanacağımı spor kamuoyuna saygılarımla sunarım.

Kaynak: Birgun.net