15 Temmuz askeri darbe girişimin ardından Gülen Cemaatine yönelik sürdürülen “FETÖ/PDY” soruşturması gerekçe gösterilerek pek çok muhalif görevden uzaklaştırıldı. İstanbul’da bir meslek lisesinde beden eğitimi öğretmeni olarak görev yapan Uygar Özdemir, askeri darbe girişiminin ardından cemaatle ilişkisi olmadığı halde açığa alınan kamu görevlilerinden sadece biri.

İleri'den Seda Karatabanoğlu'nun haberine göre, Eğitim-Sen üyesi olan Uygar Özdemir, “Ne ideolojik ne de inanç zeminli Gülen cemaati ile hiçbir şekilde bir araya gelmedim. Kısa süre öncesine kadar Türkiye 1. futbol liginin sponsoru olan Bank Asya’da hesabım olduğu için “FETÖ/PDY” terör yapılanmasının sosyal medyadan propagandasını yapmak ve bu yapıya finansal destek vermek gerekçesiyle görevden uzaklaştırıldım. Para yatırdığımız banka Bank Asya, futbol 1. lig sponsoruydu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bank Asya’nın kredi kartlarını turnikelerde aktif hale getirmişti. Toplumda herkese dayatılmış bir bankaydı” dedi.

Öğretmen Uygar Özdemir, yaz tatili için gittiği yurt dışından dönerken pasaportuna el konulmasını ve sonrasında yaşadığı süreci, “Açık mektup irrasyonel trajedim” başlığıyla kaleme aldığı mektupta anlattı.Yurt dışında yaşayan akrabalarının Türkiye’de yatırım yapmasına yardım etmek için kendisine en yakın ve faizi düşük olan Bank Asya’da hesap açtırdığını belirten Özdemir, mektubunda süreci şöyle anlatıyor:

“2014 yılı içerisinde yurt dışında yaşayan akrabalarım dolar ve euro gibi para birimlerinin aşırı yükselmesinden kaynaklı Türkiye’de yatırım yapmak istediler. Yatırım amaçlı gönderilen parayı Ziraat Bankası’ndaki hesabıma yatırdım ve akrabalarımın bilgilerini verdikleri emlak işi yapan bir şahsa gönderdim. Fakat bu banka faizle çalıştığı için akrabalarımın özel isteği üzerine sonradan gönderdikleri az miktardaki parayı evime en yakın olan ve faizsiz bankacılık yapan Bank Asya isimli bankaya yatırdım. Belli bir süre sonra parayı çekip emlakçıya gönderdim. Sonrasında bu bankaya bir kez dahi uğramadım ve bu bankayla muhatap olmaktan rahatsız olduğum için daha sonra gelen bir miktar parayı tekrar Ziraat Bankası’ndaki hesabıma yatırdım. Banka ile olan bütün bağım, temasım sadece bundan ibaret.”

Göreve iadesi için başlattığı imza kampanyasının ardından İleri’ye konuşan Uygar Özdemir, “Bir banka hesabı üzerinden cemaatle ile ilişkilendirilmem irrasyonel. Durumun kendisi irrasyonel. Yaşadığım durum bu ülkede ne kadar irrasyonel ve absürt durumların yaşanabileceğinin göstergesidir” dedi.

Hakkında açılan adli bir soruşturma olmadığı için yurt dışı dönüşü pasaportuna kayıp pasaport olarak el konulduğunu belirten Özdemir, “OHAL olması, bu kadar insanın açığa alınmış olması, işlemlerin normal sürecin dışına çıkmasına neden oldu. Açığa alındıktan sonra 10 gün içinde hakkımda başlatılmış olması gereken idari soruşturma bu süre dolmasına rağmen başlatılmadı. Bakanlık zaman kazanmak için ikinci bir yaz gönderdi” diye konuştu.

‘BU KAVGA BENİM KAVGAM DEĞİL, BU ÜLKE DE ONLARIN DEĞİL’

AKP ve cemaat kavgasında taraf olmadığının altını çizen Özdemir,”Benim gibi insanların cemaatle ilişkilendirilerek açığa alınması olağanüstü bir durum. Şu an açığa alınan herkesin cemaatle bir ilişkisi olduğuna dair yerleşmiş bir algı var. Bunu kırıp karşıt bir kamuoyu oluşturmak gerektiğine inanıyorum. Son derece tehlikeli bu algıyla tüm toplumu yönetebilirsiniz, itaat toplumu yaratabilirsiniz. Eğer “cemaatçi” olmak istemiyorsan itaat et durumuna gelecek bir durumu yaşıyoruz. Bu korkuyu yıkmamız lazım. Cemaat ile bir ilişkimiz olmadığını vurgulamak gerek. Düne kadar cemaat devlet içinde yönetici konumundayken de biz yine mağdur ediliyorduk. Aralarında bir kavga başladı ve bu kavganın cezasını biz çekiyoruz. Bu haksızlığa ses çıkartmamızı istemiyorlar. Bu kavga bizim kavgamız değil, bu ülkede onların ülkesi değil, bizim ülkemiz demek lazım” diye devam etti.

‘CEMTE YARDIM ETMEDİM NEDEN AF DİLEYEYİM’

Kişisel olarak başlattığı imza kampanyasının toplumsal bir kampanyaya dönüştüğünü ifade eden Özdemir, “Bu süreçle ilgisi olmadan mağdur edilen tüm memurlar bu kampanyanın bir parçası olmalı. Şu an benim gibi cemaatle ilgisi olmadığı halde açığa alınan insanlardan mağdur ordusu yaratılıyor. Bu insanları cemaat sopası ile korkutmaya çalışıyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Cemaate geçmişte yardım ettim, milletim ve Allah beni affetsin’ diyor. Ben bunu diyemem çünkü cemaate yardım etmedim. Bunu neden söyleyeyim” diye konuştu.

Kaynak: Birgun.net