BİRGÜN/ANKARA

Eğitim Sen Hacettepe İşyeri Temsilciliği üniversitede yaşanan olaylara ilişkin bir yazılı açıklama yayımladı. Yaklaşık bir senedir kasıtlı olarak gerçekleştirilen provokatif girişimlere, ayrımcı nefret diline ve şiddet olaylarına karşı defalarca sağduyu çağrısında bulunulduğu kaydedilen açıklamada, üniversite yönetiminin bu tür olayların gerçekleşmemesi için üzerine düşeni yapmadığı ifade edildi.

Açıklamada, bu tür olayların tekrar etmemesi için şiddete başvuran kişilerin ve öğretim üyelerini tehdit eden şahısların ivedilikle tespit edilmesi ve ilgili yönetmelik çerçevesinde cezalandırılması gerektiğinin altı çizildi.

Eğitim Sen'den Hacettepe çağrısı

Eğitim Sen Hacettepe İşyeri Temsilciliği tarafından yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

“Geçen sene üniversitemizde sistematik biçimde yaşanan gerginliklerin devamı olarak 23 Mart 2016’da Beytepe Kampüsü’nde çıkan olaylarda dört öğrencimiz yaralanmış, yaralanan öğrencilerden ikisine yönelik saldırılar kaldırıldıkları hastanede de devam etmiştir. Bizler Hacettepe Üniversitesi Eğitim-Sen İşyeri Temsilciliği mensupları olarak yaklaşık bir senedir okulumuzda kasıtlı olarak gerçekleştirilen provokatif girişimlere, ayrımcı nefret diline ve şiddet olaylarına karşı defalarca sağduyu çağrısında bulunduğumuz, üniversite yönetimini bu tür olayların gerçekleşmemesi için önlem almaya ve sorumluları cezalandırmaya davet ettiğimiz halde, bir kez daha öğrencilerimizin yaşamlarını tehlikeye atan ve üniversitedeki öğretim hayatına zarar veren bu çatışmalara tanık olmaktan dolayı derin bir üzüntü içindeyiz.

Hacettepe Üniversitesi’nde siyasi bir mevzi edinmeyi amaçladığını açıkça ilan eden ve öğrenciler arasındaki gerilimi kasıtlı olarak tırmandıran odakların olaylara ilişkin bilgi kirliliğinden faydalanarak yaşanan şiddet olaylarını kendi siyasi çizgilerini meşrulaştırmak amacıyla kullanmalarını endişeyle takip etmekteyiz. Sosyal medyada ve çeşitli haber sitelerinde üniversitemizdeki bu gerilimli atmosferden ve şiddet olaylarından bir zafer çıkarma niyetinde olanların sağduyu çağrısı yapmak yerine çatışmayı körükleyici bir dil kullandıkları ve yalan haberler yayımladıkları açıkça görülmektedir. Bunun bir sonucu olarak hiçbir taraf tutmaksızın çatışmayı engellemeye gayret eden birçok öğretim üyesi ve idari personel hedef gösterilmekte ve hatta siyasi bir cinayete kurban giden üniversitemiz öğretim üyesi Bedrettin Cömert örnek gösterilerek alenen tehdit edilmektedir. Ne yazık ki Hacettepe Üniversitesi’nde çalışanların hedef gösterilmesi ve tehdit edilmesi giderek sistematik bir hal almaktadır. Bu tür olayların tekrar etmemesi için şiddete başvuran kişilerin ve öğretim üyelerini tehdit eden şahısların ivedilikle tespit edilmesi ve ilgili yönetmelik çerçevesinde cezalandırılması gerektiğini düşünüyoruz. Bununla birlikte üniversiteye pala, bıçak gibi delici-kesici aletlerin sokulmaması, başka üniversite ya da odaklardan olayları kışkırtmak maksadıyla gelenlerin engellenmesi için acilen önlemlerin artırılmasını talep ediyoruz. Medyanın da üniversitemizde yaşanan olayları siyasi mevzi kazanma amacına hizmet edecek şekilde yansıtmasının öğrencilerimizin can güvenliğini tehlikeye atmak anlamına geldiğini hatırlatıyor; tüm kamuoyunu bu çatışmaların durdurulabilmesi için provokatif söylemlerden kaçınmaya, yalan haberlere son vermeye ve sorumlu davranarak barışçıl bir dil kurmaya davet ediyoruz.

Bizler Eğitim-Sen mensupları olarak üniversitenin bilimi, özgür düşünceyi, çeşitliliği temsil eden bir kurum olduğunu ve öğrencilerimizin eğitim hakkının her şeyin üstünde olduğunu ifade ediyor; üniversiteyi çatışma alanına çevirme çabalarının ve bu özgürlükçü ve huzurlu ortamı yok etmeye yönelik her türlü şiddetin karşısında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz.”

Kaynak: Birgun.net