ÖMÜR ŞAHİN KEYİF - WASHINGTON
@omursahin

New York’ta tutuklu bulunan Rıza Sarraf’ın Avukatı Benjamin Brafman, dün Mahkeme’ye ek bir dilekçe sundu. New York Güney Bölge Başsavcısı Preet Bharara’nın Sarraf’la ilgili iddialarına yanıt verilen dilekçeye Sarraf’ın ortaokul karnesi ve 19 Mart’ta Miami’de tutuklandığında yapılan ilk sorgu sırasında, el yazısıyla listelediği mal varlığı da bulunuyor.

Benjamin Brafman’ın Mahkeme’ye sunduğu 25 sayfalık dosyada, Başsavcı Bharara’nın “Sanık’ın kaçma riski vardır ve Sanık üzerinde uygulanabilecek hiçbir koşul, mahkemede hazır bulunmasını garantilemez” iddialarına yeterli kanıtın sunulamadığı, sunulan kanıtların gerçekleri yansıtmadığı ileri sürülüyor.

Yeni dosyada, Sarraf’ın ilk ifade esnasında sorguyu yapan FBI ajanlarını yanıltmaya çalışmadığı, Başsavcı Bharara’nın Sarraf’ın kaçma riski olduğuna dair iddiasını bu ilk ifadeye dayandıramayacağı, bu sorgu sorasında anladığı kadarıyla malvarlığına dair beyanda bulunduğu, Savcılık makamının iddia ettiği gibi iyi derecede İngilizce konuşamadığını ve Farsca okuyup yazamadığı ileri sürülüyor.

Sarraf’ın ilk sorgusunun yasalara aykırı şekilde yapıldığını savunan Avukat Brafman’ın kaleme aldığı dilekçede Sarraf’ın tutuklanışı ve ilk sorgusuyla ilgili şu iddialara yer veriliyor: Sarraf, Miami Uluslararası Havaalanı’nda tutuklandığında FBI ajanları onu ayrı bir odaya görürdü ve video kaydı yaparak sorguya aldı. Bir Türk tercüman eşliğinde Sarraf’a farklı konularda sorular soruldu, Sarraf avukat talep ettiğinde, sorgunun durması gerekiyordu ancak devam etti ve video kapatıldıktan sonra sorgulama devam etti. Malvarlığıyla ilgili sorular soruldu, Sarraf hafızasından bu soruya yanıt verirken, bir kağıda, mal varlığını listeledi…

Dosyada söz konusu liste de kanıt olarak yer alıyor. Listede yer alan maddeler sırasıyla şöyle: Kanlıca’da bir ev, Metroport’ta bir ofis, Mobilya fabrikası, Kapalı Çarşı’da bir dükkan, Beylükdüzü’nde bir küçük daire, Türkiye’de babasının evi, Tahran’da Babasından kalan bir ev…

Sarraf’ın aynı listenin altına ayrıca Halk Bank, Garanti Bankası, Deniz Bank yazdığı da görülüyor.

Aynı kağıtta Sarraf’ın el yazısıyla, 17 Aralık fezlekesindeki telefon görüşmelerinden birini yaptığı (Ahad) Khabbaz Tamimi ismi dikkat çekiyor.

Avukat Benjamin Brafman’ın sunduğu dosyadan, Savcılık makamının, 3 Haziran’da Sarraf’ın ingilizce bildiğine dair sunduğu kanıtların arasında Sarraf’ın 8. sınıf karnesinin de olduğu anlaşılıyor.

Brafman, bu kanıtı kendi dosyasına eklemiş ve Sarraf’ın İngilizce eğitimi gördüğünü kabul etmiş, ancak İngilizce notlarının ortalamanın altında olduğuna dikkat çekmiş.

Sarraf’ın orta öğrenimini gördüğü Gürsoy Özel Okulu Müdürü Tayyip Saygılı imzalı karneye göre, İngilizce yıl sonu not ortalaması 3.

İstanbul Sekizinci Noterliği tarafından onaylanmış 1998 tarihli ve Reza Zarrab ismine düzenlenmiş karnede, Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi, Seçmeli Almanca derslerinin yıl sonu ortalaması 2.

Sekizinci sınıfı kurul kararı ile geçtiği görülen Sarraf’ın İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin ise her iki dönem de 1 olduğu görülüyor.

Hakim Richard Berman’ın kefalet kararını bu hafta içinde açıklaması bekleniyor.

NE OLMUŞTU?

İran’a yönelik uluslararası yaptırımları delmek, komplo kurmak için işbirliği, banka sahteciliği ve kara para aklama gibi su kara para aklamak suçlamalarından, 75 yıl hapisle yargılanan Rıza Sarraf, mayıs ayında 10 milyonu nakit olmak üzere 50 milyon dolarlık kefalet talebinde bulunmuş, yargılanmasına ev hapsinde devam edilmesini istemişti. Başvuru sonrası, Başsavcı Preet Bharara, Mahkeme’ye tavsiye kararını sunarak, Sarraf’ın güvenilmez biri ve kaçma tehlikesi olduğunu ileri sürmüş ve kefaletle salıverilmesine karşı çıkmıştı. Bharara, bu iddiasını, Sarraf’ın 19 Mart’ta tutuklandığında yapılan ilk sorgusunda mal varlığına ilişkin yalan beyan vermesine dayandırmıştı. Diğer dayanaklardan biri ise Sarraf’ın e-posta kutusunda bulunan “ekonomik cihat” mektubuydu.

Sarraf’ın avukatı Benjamin Brafman ise Sarraf’ın İngilizce bilmediği için ilk duruşmada bazı beyanları yanlış verdiğini savunmuş, Sarraf’ın Farsça okuma yazma bilmediği için söz konusu mektubun kendisine ait olamayacağını iddia etmişti.

2 Haziran’da yapılan kefalet duruşmasında ise bu iddialar gündeme gelmiş ve Savcılık makamı, mahkemeye Sarraf’ın Farsça ve İngilizce bildiğine dair kanıtlar sunacağını beyan etmişti. Savcılık 3 Haziran cuma günü bu kanıtları sundu. Sarraf tarafından kanıtlara yanıt dün akşamüzeri geldi.

Kaynak: Birgun.net