Yunis Alaçam

Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 30. Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Konferansı öncesinde STK Danışma Toplantısı dün Antalya’da başladı.
Bugün sona erecek toplantıda açılış konuşmasını yürütücü komite adına Svetlana Boincean, ev sahibi örgüt Çiftçi Sen adına Adnan Çobanoğlu, FAO adına
Vladimir Olegovich Rakhmanin ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı adına Ali Recep Nazlı yaptı. Toplantı açılış konuşmalarının ardından çeşitli tartışma başlıkları altında devam etti.

‘Şirket tarımına destek veriliyor’
Çiftçi Sen adına konuşan Adnan Çobanoğlu gıda şirketlerinin politikalarına dikkat çekti. “Bu gün burada varlığımızı nasıl devam ettireceğimizi, bizi çiftçilikten uzaklaştırmak isteyen gıda şirketlerine ve bu şirketleri destekleyen tarım politikalarına karşı nasıl bir hat tutturacağımızı, Birleşmiş Milletlerin aldığı kararları hükümetlere nasıl uygulatacağımızı konuşacağız” diyen Çobanoğlu şu ifadeleri kullandı: “Hepiniz biliyorsunuz Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 66. oturumunda 2014 yılı resmi olarak “Uluslararası Aile Çiftçiliği Yılı” olarak ilan edilmiştir. 2014 yılında hükümetler aile çiftçiliğini ulusal gündemlerinde tarım, çevre ve sosyal politikalarının merkezine oturtmaları gerekirken ne yazık ki birçok ülkede bu yapılmamış aksine endüstriyel tarıma, şirket tarımına destekler artmıştır.”



‘Etik ve hukuk tanımıyorlar’
Adnan Çobanoğlu şirketlerin hukuku tanımadığına şu sözlerle vurgu yaptı: Gıda egemenliğimizi elimizden almak isteyen şirketler/sermaye, tarımsal üretim için gerekli olan tohumlarımızı, sularımızı, topraklarımızı elimizden almak için hiçbir etik ve hukuksal kural tanımıyorlar. İstediklerini elde etmek için her türlü şiddete, savaşa başvuruyorlar. Daha geçen ay, Brezilya da 20 yıl önce toprak işgalinde bulunduklarından dolayı katledilen arkadaşlarını anmaya hazırlanan Topraksız Köylü Hareketi MST’nin yerleşim kampına 7 Nisan 2016 gecesi askeri polis ve özel güvenlik güçleri saldırı düzenledi ve 2 MST’liyi öldürdü 7’sini de yaraladı.

‘Örgütlenmeli, sesimizi duyurmalıyız’
“Endüstriyel tarım küresel iklim değişikliğine neden olmakta, bizim üretim tarzımız ise dünyayı soğutmaktadır” diyen Çobanoğlu konuşmasının sonunda şu ifadeler yer aldı: “Doğayla dost olan, onu sömürmeyi değil koruyup kollamaya çalışan bizim üretim (küçül üretici tarımı) tarzımızdır. Bizler insanları açlıkla terbiye etmeye çalışanlardan değiliz. Aksine bizlerin üretim tarzı açlığa, gıdasızlığa çaredir. Bu nedenledir ki, sadece kendimiz için değil insanlığın ve tüm canlıların yaşam hakkı için, doğanın korunması ve sürdürülebilir bir yaşam için örgütlenmek, sesimizi duyurmak zorundayız.”

Kaynak: Birgun.net