SEBAHAT KARAKOYUN / [email protected]

“Kişisel verileri koruma” kılıfıyla “fişlemeyi” yasal güvenceye kavuşturan tasarı bugün TBMM Adalet Komisyonu gündemine gelecek. CHP’nin komisyonda görüşülecek alt komisyon raporundaki muhalefet şerhinde “Yıllık faaliyet raporunun Cumhurbaşkanlığına sunulmasıyla ilgili düzenleme, Anayasamızdaki Cumhurbaşkanının yetki ve görevi ile ilgili düzenlemeyi aşan, Cumhurbaşkanını daha fazla yürütme erk ve işleyişinin içine çeken bir düzenleme olup kabulü mümkün değildir. CHP’nin alt komisyon raporuna eklediği muhalefet şerhinde, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun yıllık raporunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunmasına ilişkin hüküm eleştirildi. Hükümetin, “kişisel verileri koruma” kılıfıyla hazırladığı ancak “istisna” adı altında MİT, Emniyet, Jandarma ve MASAK’ın “fişlemelerine” yasal zemin oluşturan tartışmalı tasarı, Meclis gündeminde. TBMM Adalet Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyon, bir-iki küçük değişiklik dışında tasarının özüne dokunmadı. Tasarıya yönelik eleştiriler özetle şöyle sıralandı:

Fişleme meşrulaştı
* Tasarıda, kişisel verilerin işlenme şartları ile özel nitelikli kişisel verilerin işlenme şartları sayıldıktan sonra ilgili kişinin açık rızası olmaksızın işlenebileceği haller ayrıntılı sayılarak kişinin iradesi yok sayılmıştır.
* Kamuoyunda “fişleme yasası” değerlendirmelerine haklılık kazandırılmıştır.
* Kişisel verilerin üçüncü kişilere ve yurtdışına aktarılması konusunda ilgili kişinin açık rızası olmadan aktarılabileceği haller sayılarak kişinin iradesi yok sayılmıştır.
* Düzenlenen istisnalar ile tasarı bireyi koruma amacından uzaklaşmış, kişisel verilerin ve özel nitelikli kişisel verilerin her türlü müdahaleye açık getirilmesinin hukuksal zemini yaratılmak istenmiştir.

Bağımsız değil
* Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun oluşumu siyasal iktidarın her türlü müdahalesine açık olacak şekilde düzenlenmiştir. 7 kişiden oluşan kurulun 4’ünün Bakanlar Kurulu, 3’ünün Cumhurbaşkanı’nın ataması ile oluşması, nedeni ile her türlü müdahalesinden uzak olması düşünülebilir mi?
* Tasarı ile Ceza Kanunu ile koruma altına alınan haklar korumasız bırakılmaktadır.
* Düzenleme ile umhurbaşkanını daha fazla yürütme erk ve işleyiş içine çekilmiş olup kabulü mümkün değildir.

Kaynak: Birgun.net