‘Katil kana doymayan bir vampir’

20 yaşındaki Elvin Buğra Arslan’ın annesi cenaze töreninde, “Benim oğlumun katili bir tane vampir. Kana doymayan bir vampir” diye isyan etti.

Elvin’in annesi Nalan Arslan, “Benim oğlumun katili bir tane vampir. Oğlumun gözündeki ışığı söndürdüler. Karanlıklarda kalacaklar. Bu kıvılcımı ben yakacağım. Bu ismi asla unutmayacaksın vampir. Bu çocuğa iyi bak. Gözlerine iyi bak vampir. Boğulacaksın. Sen benim bu evladımın kanında boğulacaksın. Kaçacak delik arayacaksın” diyerek feryat etti. Yakınlarının sakinleştirmeye çalıştığı anne Arslan sözlerini şöyle sürdürdü: “Çekin, çekin.. Benim oğlumun katili bir tane vampir. Kana doymayan bir vampir…”

Elvin’in dayısı da “Bu çirkin politikanın kurbanı oldu bu çocuk. Bunu herkes biliyor. Kimse konuşmuyor. Ama bu çocuk, buradaki diğer patlamada ölenler bu çirkinin politikanın kurbanı oldu” diyerek veryansın etti ve “… Gazetelerden var ise yazsın. Manşete koysun be, yiyorsa koysun” dedi. “Bu ismi iyi ezberleyin, ben bu ismi size unutturmayacağım” diyen Elvin’in dayısı, Davutoğlu tarafından gönderilen çelenk için “Ne çelenk gönderin ne böyle evlat gönderin” ifadelerini kullandı.

‘Hükümet istifa’

13 Mart akşamı gerçekleştirilen saldırıda hayatını kaybedenlerden lise öğrencileri Destina Peri Parlak, Atakan Eray Özyol, Dorukhan Yusuf Özdemir, üniversite öğrencileri Elvin Buğra Aslan, Zeynep Başak Gülsoy ile 67 yaşındaki Fehmi Çetinkaya için Karşıyaka Mezarlığı Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi.

Törene AKP hükümetine yönelik protestolar damga vururken, Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından gönderilen çelenkler de tepkiyle karşılandı. ‘Hükümet istifa’ sloganları atan acılı yurttaşlar, daha sonra çelengin üzerini kapatarak ters çevirdi.

Öte yandan saldırıda yaşamını yitirenlerden 19 yaşındaki Elif Gizem Akkaya Giresun’da, Mehmet Alan İstanbul’da, 22 yaşındaki Sümeyra Çakmak da Bayburt’ta son yolculuğuna uğurlandı. Cemal Özdiker ve Nurettin Can Çalkınsın da Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi. 66 yaşındaki Ayşe Bilgilioğlu da, memleketi Sivas’ta defnedildi. Eski CHP Keçiören İlçe Başkanı Mehmet Yurtsever’in cenazesi CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla Ankara’da toprağa verilirken, Eyüp Ensar Ulaş Gölbaşı’nda, polis Nevzat Alagöz Iğdır’da, Başmüfettiş Oğuzhan Dura Samsun’da, Mehmet Emre Çakar ise Kütahya’da defnedildi.

‘Anaları ağlattınız katilsiniz’

Lise öğrencisi Destina Peri Parlak’ın annesi Asiye Parlak da cenaze töreninde isyan etti. Kızının tabutuna sarılan anne, “Katilsiniz, bizim çocuklarımızı alıyorsunuz. Anaları ağlattınız, yüreğimizi dağlattınız. Benim kızıma nasıl kıydınız. 16 yaşında daha” dedi. “Çok kötü bu dünya. Gel hadi, n’olur. Seni koynuma alayım, n’olur” diye ağlayan anneyi yakınları güçlükle sakinleştirdi.

Yine saldırıda yaşamını yitirenlerden üniversite öğrencisi 23 yaşındaki Kerim Sağlam ise memleketi Tokat'ın Turhal ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. Cemevinde düzenlenen törende oğlunun tabutunu elleri ile severek 'yavrum' diye gözyaşı döken anne Fatma Sağlam'ı yakınları sakinleştirmeye çalıştı. Kerim'in ablası Damla ise, "Ben öleydim kardeşim ben öleydim" diye gözyaşı döktü.

“Gitme Ozan’ım”

ODTÜ öğrencisi Ozancan Akkuş’un cenazesi Antep’te toprağa verildi.

Güçlükle ayakta duran baba Mehmet Nuri Akkuş, “Ah yavrum ah, Ozanım, Ozan’ım sessiz Ozan’ım” diye ağlarken; anne Senem Akkuş ise, “Benim yaşama sebebim. Oğlumun resmini bana getirin, son bir kez daha öpeyim. Gururum Ozan” diyerek gözyaşı döktü. Kardeşi Azra’yı ise yakınları teselli etmeye çalıştı. Abisinin tabutunu öpen kardeş “Baktığım ilk dava senin davan olacak abiciğim” dedi. Ozancan’ın cenazesi Asri Mezarlığı’na taşınırken gözyaşı döken yakınları “Gitme Ozan’ım” diyerek cenaze aracını takip etti.

Ozancan, 10 Ekim’deki Ankara Katliamı’nda yakın arkadaşı Ali Deniz Uzatmaz’ı kaybetmişti.

Ali Deniz Uzatmaz ile Ozancan Akkuş’un hikâyeleri Alman Die Welt gazetesine de konu oldu. Deniz Yücel imzalı haberde, bu fotoğrafların öyküsü şöyle anlatılıyor: “(Ozancan Akkuş) Pazar akşamı öldü, çocukluk arkadaşından neredeyse tamı tamına 6 ay sonra…İkisi de öldüklerinde 19 yaşındaydı. Tıpkı Uzatmaz’ın protestosunda andığı genç gibi. Bu üç fotoğraf, siyasi şiddetin farklı türlerinin parçaladığı bir neslin kaderinin belgesi.”

Kaynak: Birgun.net