HABER MERKEZİ

CHP Parti Meclisi üyesi ve Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, son yaşanan tutuklamaların ‘FETÖ’ operasyonlarını tam bir cadı avına dönüştürdüğünü söyleyerek, “Yanlı cadı avı devam ederse; Herkes ayağını denk alsın! Türkiye bir başka toplumsal patlama ile karşı karşıya kalacaktır!” dedi. Atilla Taş’ın, Aslı Erdoğan’n tutuklanmasını, Dilek Dündar’ın pasaportuna el konulmasına tepki gösteren Sağlar’ın yaptığı açıklama şöyle:

“Cumhuriyetimizin temel taşlarından biri olan demokratik hukuk devleti ilkesi; Bugün haksız tutuklamalar ile ayaklar altına alınmıştır. Tutuklanan Aslı Erdoğan, Atilla Taş ve basın mensupları ile, FETÖ operasyonu tam bir cadı avına dönüşmüştür. Önüne gelen herkesi içeri atan bir anlayışla FETÖ mücadelesi verilemez. Kamu vicdanını yaralamadan, asıl terör örgütü mensuplarını bulmak ve ayıklamak gerekirken; Sırf kendisi ile aynı görüşte olmadığı için akademisyenleri, yazarları, gazetecileri ve muhalifleri FETÖ bahanesi ile susturmak kabul edilemez bir adaletsizliktir!

AKP Hükümeti güvenilmezlik yaratan gösterilerine her zamanki gibi devam etmektedir. Meclis kapanmadan önce, 19 Ağustos'ta Genel Kurul'a gelen torba yasada AKP'nin "belediyelere kayyum atanmasını" içeren düzenleme, muhalefetin tepkileri üzerine ortak karar alınarak hükümet tarafından geri çekilmişti. Ancak OHAL'in her imkanını değerlendiren AKP iktidarı, 19 Ağustos'ta TBMM de muhalefetle anlaşarak geri çektiği düzenlemeyi ne hikmetse Kanun Hükmünde Kararname olarak çıkarmıştır. Bu aldatıldık diyenlerin toplumu yeni bir aldatmacasıdır!

Birçok mağdur Cumhuriyet Halk Partisine başvuruyor, haklarını koruyacak adil bir savunma arıyor. Çünkü yargı tarafsızlığını ve bağımsızlığını yitirmiştir! Bugün haklı ile haksızı, suçlu ile suçsuzu birbirinden ayırt edebilecek yargıçlar kalmış mıdır, sorgulamak gerekir! Mağdurlar kime güveneceklerini, kime derdini anlatacağını şaşırmış durumdadır. Anlaşılan o ki Ergenekon ve Balyoz davalarından ders almayan AKP aynı torbaya atma zihniyetiyle yine kıyıma başlamıştır. 12 Eylül Dönemini aratmayan oyunlarla; Oğlun suçlu sende suçlusun anlayışıyla; Suç sadece sahibine değil yakınlarına da mal edilerek kişisel olmaktan çıkarılmıştır. Dilek Dündar'ın sırf eşi yüzünden pasaportuna el konması gibi.

Bu adaletsizliğe ses çıkarmayanlar unutmasın ki; Yarın sıra onlara da gelebilir. Haksız yere mesleklerinden ihraç edilenlerin yerine yerleşeceğim diye sevinmek toplumsal yeni ayrışmalara neden olarak sosyolojik travmalara zemin hazırlayacaktır.

Yanlı cadı avı devam ederse; Herkes ayağını denk alsın! Türkiye bir başka toplumsal patlama ile karşı karşıya kalacaktır!”