ANKA'da yer alan habere göre, CHP Denizli Milletvekil Kazım Arslan yaptığı açıklamada, bir gün içinde 20 şehit vermenin derin acısını ve üzüntüsünün yaşandığını ifade ederek, “Yine içimiz yanıyor, yine analar ağlıyor” dedi. Terör örgütlerinin sesinin ve eylemlerinin devletin sesinden daha çok çıkmasının, güvenlik açısından “büyük bir alarm” olduğunu belirten Arslan, AK Parti iktidarına yüklendi. “Temel sorun, bugünkü siyasi iktidarın en büyük tehlike saydığı örgütleri yakın zamana kadar kendi elleriyle büyütmesi ve güçlendirmesidir” diyen Arslan, şöyle devam etti:

“FETÖ’cüleri büyüten, güçlendiren, IŞİD’e ve PKK-PYD’ye taviz veren iktidar, şimdi bu terör örgütlerini devletin ve milletin başına bela etmiştir. Bir zamanlar bu örgütleri dikkate almayanlar, FETÖ örgütü için övgü düzenler, ‘ne istedilerse verdik’ diyenler, ‘Hocam gel artık bu hasret bitsin’ diyenler, öncelikle halka bunların hesabını vermelidir.

Faili meçhulleri, kopyalı sınavları, şaibeli kurum atamalarını zamanında sümenaltı edenler, hesabını sormayanlar, bugün tamamını FETÖ’ye ihale ediyor. Çözüm sürecinde valiye, askere ‘dokunmayın’ talimatı verenler, bugün terörün ve şaibenin odağını FETÖ ilan edince sorumluluktan kaçacağını sanıyor.”

FETÖ’CÜLERİN DEVLET İÇİNDE PALAZLANMASINI SAĞLADINIZ”

Devleti elleriyle FETÖ’ye teslim eden, gövdesini “şeriatçı bir vesayete” kaptıran AK Parti kadrolarının, bugün her yeni hamlesiyle devlet krizini büyüttüğünü ifade eden Arslan, “Toplumu getirdiğiniz nokta, devlet içinde palazlanmasını sağladığınız FETÖ’cülerin darbe girişimidir. Bu darbe girişimine yıllardır attığınız yanlış adımlarla, kışlaya, camiye ve adliyelere siyaseti sokmanız nedeniyle, hukuksuz kararlarla açıkça siz sebep oldunuz. Bugün müzmin mağdur edebiyatı yapan iktidar, dünün işbirlikçisi, devleti uçuruma yuvarlayan ana aktördür” dedi.

“ASIL AÇIĞA ALINAN DEVLETTE LİYAKAT VE HUKUK”

Arslan, FETÖ’yü milletin ve devletin başına bela edenlerin, hala “utanmadan” devlette FETÖ’nün büyümesini başkalarına yüklemeye çalıştıklarını belirtirken, “Siyasi hesap verme makamında olanlar, içlerindeki birkaç FETÖ’cüyü göstermelik temizleyerek, OHAL karanlığında yeni kadrolaşmalar için Atatürkçüleri ve laik cumhuriyetçileri görevinden ederek bu büyük suçtan kendisini kurtaramayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Devletin, açıkça ne yapacağını şaşırmış bir iktidarın elinde yine bir maceraya sürüklendiğini ifade eden Arslan, “Devlette asıl açığa alınan, liyakat, ciddiyet, hukuk ve kamusal çıkar ilkeleridir. FETÖ ile ilişiği olanların açığa alınması, tutuklanması olağandır, ancak ilişkisi var şüphesiyle açığa aldığınız bürokratları, akademisyenleri, askerleri, yargıçların soruşturulmadan ihraç edilmelerini anlamak ve kabul etmek mümkün değildir” dedi.

“BOŞALAN KADROLARA YENİ TARİKATLAR”

Soruşturma yapılmadan ve bitmeden verilen ihraç kararlarının, hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmadığını, uluslararası ilişkilerde Türkiye’yi çok zor durumda bırakacağını kaydeden Arslan, “Bir yandan masum insanların FETÖ’cülerle aynı kefeye konarak mesleğinden atılması, diğer yandan boşalan kadrolara yeni tarikatların devreye sokularak yapılıyor olması birçok kuşkuyu ortaya çıkarmaktadır. Velhasıl, ülkenin altını üstüne getirdiler, tam bir devlet krizi yarattılar. Liyakatin devletten ihracı, bu defa yeni tarikatların darbe hazırlığına giden yolun taşlarını döşer” dedi.

Kaynak: Birgun.net