Dün Bursa’da 10 Ekim Ankara Katliamı anmasında gözaltına alınanlar Nilüfer Emniyet Müdürlüğü'nden serbest bırakıldıktan sonra Nilüfer Kent Konseyine geçilerek bir basın açıklaması yaptı.

Bursa Demokrasi Güçleri yürütmesi adına konuşma yapan Hasan Özaydın şu açıklamaları yaptı:

''Geçtiğimiz yıl bugün Barış ve Demokrasi istemek için Ankara’ya gitmiştik. Daha sonrasında Ankara tren garının önünde patlayan bombalarla yüzün üzerinde arkadaşımızı kaybettik. Arkadaşlarımızın katledilemesinin hesabını sormak için yaptığımız girişimlerin çoğu AKP iktidarı tarafından ne yazık ki boşa çıkartıldı.Ankara katliamıyla ilgili bilgilerin emniyette olmasına rağmen hiçbir işlem yapılmamış, Ankara Emniyet Müdürlüğüne yapılan suç duyurusu sonuçsuz kalmıştır. Bütün bunları yapan AKP iktidarı bu yıl ise ülke çapında yapılan anmalara saldırıyor. Dünden bugüne ülke adeta sıkıyönetime çevirilmiş durumdadır. Dünde bunun bir göstergesi olarak Setbaşında toplanma yerimize sivil ve çevik kuvvet polisleri yığılmış alan resmen abluka altına alınmıştı.Bu çerçevede yönetici arkadaşlarımızla Emniyet Müdürüyle görüşmeye gittik. Daha görüşme tamamlanmadan emniyet güçlerinin keyfi tutumuyla sizinde bildiğiniz üzere 31 arkadaşımız gözaltına alındı. Şunu ifade etmek gerekir ki; Ne Bursa’da ne de bu ülkede bu egemenlere, bu diktatörlere boyun eğmeyeceğiz. Bu mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Geldiği günden beri Bursa’yı yasaklarla yönetmeye çalışan valiye burdan bir kez daha sesleniyoruz. Bu yasakları biz tanımayacağız.Bu alanları biz emekçiler olarak özgürleştirmeye devam edeceğiz.''

Bursa Demokrasi Güçleri yürütmesinden dün gözaltına alınan Günay Pank ise şunları söyledi:

''Demokrasi mücadelesi bir bedel istiyor. Bugün bu bedelin bir eşiğini daha atlatmış bulunmaktayız. Bu mücadelede dün ve bugün göstermiş olduğunuz dayanışmadan ötürü teşekkür ediyoruz. Bu mücadele Demokrasi, Eşitlik, Özgürlük, Laiklik ve Barış mücadelesidir. Bir yıl önce arkadaşlarımız Ankara’ya gittiklerinde Barış, Eşitlik, Kardeşlik istemişlerdi. Barış isteyen arkadaşlarımıza, işçilere, emekçilere IŞİD'ci katiller tarafından düzenlenen saldırıda yüzün üzerinde arkadaşımızı kaybettik. Bizler bir yıl aradan sonra kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anmak, yas tutmak, katliamı unutturmamak adına bir araya gelmiştik. Bir hafta öncesinde valiliğe yaptığımız başvuru karşılıksız kalmasına rağmen biz Setbaşı'nda toplandık ve yürüyüş başlamadan önce çok keyfi bir biçimde emniyet güçlerinin daha onlarla görüşme halindeyken saldırısına maruz kaldık. Biz buradan bir kez daha sesleniyoruz; Hem içerideki arkadaşlarımız hem de dışarıdaki arkadaşlarımız moralliydik, coşkuluyduk, bu dayanışmayı her dakika hissettik arkadaşlar. Hepinizde bir kez daha teşekkür ediyoruz. Bu mücadele bitmeyecek.''

Kaynak: Birgun.net