Bombalarla masum insanların bedenini yok etmeyi eylem bilenlere, savaş inadıyla çocukları öldüren mezhepçi/etnik temizlikçi iktidar
sahiplerine, kaostan başkanlık devşirenlere sözümüz…
Bu ülke bizim ülkemiz alışmıyoruz, affetmiyoruz
Ankara’da son beş ay içerisinde üçüncü, son bir ayda ise gerçekleştirilen ikinci bombalı saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısı 37’ye yükseldi. Ölenlerin 35’inin kimliği tespit edilirken, 48 kişi ise kent genelindeki hastanelerde tedavi görüyor. Başbakan Davutoğlu kimliği tespit edilenlerden birinin saldırgan, bir diğerinin ise ona gözcülük eden kişi olduğunu söyledi. İlk bulgulara göre kadın saldırganın üniversite öğrencisi S.Ç.D. olduğu iddia edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise yine tehditler savurarak “Ya bizdensiniz ya da terörden yana” dedi.
Bombalı saldırıda yaşamını yitirenlerin hikâyeleri yürek yaktı. Yaşamını yitirenler ya işlerinden dönüyordu, ya hayatlarına daha iyi bir yön verebilmek için gittikleri kurslardan ya da aile ziyaretlerinden... Üniversite öğrencisi olan gencecik birçok insanın hikâyesi ise, başlamadan yarım kaldı. Bombalı saldırıda sadece bedenler değil; umutlar, hayaller, güzel yarınlar da katledildi. ODTÜ öğrencileri, futbolcu Umut Bulut’un babası, YGS’den çıkan bir genç ve pek çok yaşam öyküsü...
