ERK ACARER
[email protected]

Suruç Katliamı'ndan dört gün sonra, Adıyaman'da uzun süre teknik takibi yapılan IŞİD şüphelilerinin, gözaltına alındıkları ancak çıkarıldıkları mahkemede 'üzerlerine atılı suçları işledikleri hususunda kuvvetli şüphe' olmasına rağmen 'adli kontrol şartıyla' serbest bırakıldıkları ortaya çıktı.

Adıyaman İl Emniyet Müdürlüğü, Suruç Katliamı'ndan hemen sonra, IŞİD'e üye olmak suçundan, uzun süre teknik takibe aldığı, 8 kişinin yakalanması için 24 Temmuz 2015 günü düğmeye bastı. Uzun süredir "planlıyorum" dediği 10 adrese operasyon yaptı.

Suruç'u beklemişler

Emniyet, bu operasyonu BirGün'ün ele geçirdiği 'gizli' damgalı evrakta kısaca şöyle anlattı: "İlgi (a) sayılı yazı ile onaya sunulan, ilgi(b) sayılı yazıyla onaylanan ve başkanlığımız koordinesinde irtibatlı şahıslara yönelik olarak yürütülen 13-06-C-477 Planlı İstihbarat operasyonu kapsamında, elde edilen bilgilerin (c) ve (d) sayılı yazılarımız ile ilimiz TEM Şube Müdürlüğü'nce adli teknik çalışmaları başlatıldığı, ilgi(f) sayılı yazımız ile söz konusu örgüte yönelik olarak devam eden çalışmalarımız neticesinde, Adıyaman Sulh Ceza Hakimliğinin 24.07.2015 tarihli kararı uyarınca, 13-06-C477 planlı istihbarat operasyonunun 24.07.2015 Cuma günü alarm durumuna geçirileceği, bu kapsamda operasyon hedeflerimiz arasında bulunan (8) şahsın yakalanması (8) ikamet ve (2) işyeri ile birlikte toplam 10 adrese operasyon planlandığı..."

Söz konusu adreslere baskınlar gerçekleştiren emniyet, operasyonun sonucundan da şöyle söz etti: Söz konusu operasyon kapsamında 10 şahsın gözaltında bulunduğu ve ilimiz TEM Şube Müdürlüğü görevlilerince ifadelerinin alınarak, 25.09. 2015 Cumartesi günü Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı'na sevk edildikleri bildirilmiştir."

Dündar ve Alagöz aileleri

Gözaltına alınan şahıslar arasında, A.B., A.P., E.K., H.A., Ö.T., A.P. bulunuyordu. Ancak aralarında dikkat çeken isimler de vardı. Bunlardan biri Ankara'daki katliamda da rol alan Yunus Emre Alagöz'ün kardeşi Yusuf Alagöz'dü. Diğer isim ise yine Gar Katliamı'nda 101 kişinin ölümüne yol açan canlı bombalardan Ömer Deniz Dündar'la aynı soyadı taşıyan Ş.A.D.'ydi.

Suçu işledikleri hususunda kuvvetli şüphe var en iyisi serbest bırakalım!

Gözaltına alınan diğer iki şüpheli, S.Ö ve U.K., delil yetersizliğinden serbest bırakıldı. Ne var ki Yusuf Alagöz ve Ş.A.D'nin de aralarında olduğu sekiz kişi hakkında 'kuvvetli suç şüphesinin' varlığı tespit edildi. Ancak şüpheliler buna rağmen adli denetim koşuluyla Adıyaman Sulh Ceza Hakimliği tarafından serbest bırakıldı. Mahkeme 8 şüpheli hakkında şu ifadelere yer verdi: "Üzerine atılı suçu işlediği hususunda kuvvetli suç şüphesinin varlığı nedeniyle, şüphelinin üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti ve diğer tüm deliller dikkate alınarak adli kontrol tedbirinin uygulanması kanaatine varılarak, atılı suç yönünden tanzim edilecek iddianame esas mahkemesinde kabul edilmesine kadar geçerli olmak üzere, CMK'nın 1093-b maddesi uyarınca şüphelinin her haftanın resmi tatil olmayan pazartesi, çarşamba ve cuma günleri sorgu esnasındaki kimlik tespitinde belirtmiş olduğu adresi itibarıyla sorumluluk bölgesindeki jandarma ve polis karakoluna başvurmasına karar verilmiştir."

'Ak Gençlik üyesiyim'

Öte yandan, denetimli serbestlik verilen şüphelilerden A.B.'nin ifadesinde ilginç detaylar ortaya çıktı. Suriye'ye gittiğini ve burada kısa bir süre Ö.S.O içinde bulunduğunu beyan eden A.B., kendisine yöneltilen "Siyasi bir oluşumla bağınız var mı?" sorusunu; "Yaklaşık 3-4 yıl kadar önce AK Parti Gençlik Kollarına üyeliğim vardı. Hâlâ üyeliğim aktif olarak devam etmektedir" diye yanıt verdi.

Kaynak: Birgun.net