BirGün gazetesinden Doğu Eroğlu, Çanakkale'de 4 farklı santralın davalarında görevli bilirkişi heyetinin tek rapordan kopyalanarak aynı çoğaltıldığını haberleştirmişti. CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, söz konusu raporla ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı tarafından yazılı yanıtlanması istemiyle soru önergesi hazırladı.

Altıok'un sorduğu sorular şöyle:

4 Şubat 2016 tarihli BirGün Gazetesi’nde Doğu Eroğlu imzalı haberde yer alan bilgilere göre; inşa edilmesi planlanan Cenal, Kirazlıdere-1, Kirazlıdere-2 ve Karaburun termik santralları hakkında açılan farklı davalarda görevlendirilen bilirkişi heyetinin, 4 santral için de aynı raporu hazırladığı ortaya çıkmıştır.

Çanakkale’de 4 farklı termik santralin davalarında yer alan bilirkişi heyeti bir santral için hazırladığı raporu, kopyala - yapıştır yöntemi ile 4 ayrı santralin tamamına uyguladığı saptanmıştır. Bu 4 santral projesi hakkında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın aldığı Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararlarının iptali için açılmış farklı davalara bakan Çanakkale İdare Mahkemesi, 7 uzmandan oluşan bilirkişi heyetinden ayrı ayrı görüş istemiştir.

Söz konusu bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporlarının sadece bazı verileri değiştirilip diğerlerine uyarlanınca durum anlaşılmış ve neredeyse raporların tamamının aynı olduğu belirlenmiş, krokiler yanlış raporlara girmiş, termik santralların isimleri birbirine karışınca da sonuç ortaya çıkmıştır.

Bu çerçevede;

Adı geçen termik santrallere konu olan bu haberin doğruluğunu araştırdınız mı? Araştırdıysanız ve haber doğruysa yeniden bir bilirkişi heyeti oluşturup yeni -ve birbirinden ayrı olacak şekilde- bir rapor hazırlatacak mısınız?

Çanakkale’de bulunan Cenal, Kirazlıdere-1, Kirazlıdere-2 ve Karaburun Termik Santrallerini denetlemek üzere görevlendirilen bilirkişi heyeti kimlerden oluşmaktadır? Bu gibi heyetlerde görev alan kişilerden Bakanlığın istediği herhangi bir akademik ve bilimsel yeterlilik var mıdır? Varsa bunlar nelerdir?

Geçmişte görülen bu tip çevre davalarında mahkemelerin görevlendirdiği bilirkişi heyetleri, Bakanlık için hazırladıkları raporları buna benzer bir yöntemle mi yapmışlardır? Bu heyetteki kişilerin daha önce hazırladıkları raporların tekrar incelenmesi ve yeniden değerlendirilmesi için başlattığınız bir çalışma var mıdır? Varsa nelerdir?

Bakanlık olarak 2010-2015 yılları arasında, buna benzer davalar için hazırlanan bilirkişi raporlarını hiç incelediniz ya da incelettiniz mi? Eğer incelettiyseniz karşılaştığınız bu gibi benzer durumlarda, nasıl bir yöntem uyguladınız? Uyguladığınız yöntem sonucunda, buna benzer şekilde kaleme alınmış kaç adet gerçek dışı ve sahte rapora ulaştınız? Ulaştığınız bu gibi şüpheli raporların nasıl bir çevre felaketine yol açtığı hakkında herhangi bir araştırma başlattınız mı? Yanlış raporlar ile temizmiş gibi faaliyetine devam eden termik santraller için yeni bir raporlama yaptıracak mısınız?

Cenal, Kirazlıdere-1, Kirazlıdere-2 ve Karaburun Termik Santralleri projesinin uygun olduğunu ifade eden bilirkişiler hakkında, gerçeğe aykırı bilirkişi raporu düzenleyip görevi kötüye kullanmak iddiasıyla suç duyurusunda bulundunuz mu? Eğer bulunmadıysanız, bulunmayı düşünüyor musunuz?

Türkiye’de enerji yatırımları böyle yapılıyor: Raporları ‘kopyala-yapıştır’ termik santralı dik