ERK ACARER [email protected]

Uzun bir süredir polis ablukasının devam ettiği İstanbul Küçükarmutlu'da dün sabah saatlerinde üç bina yıkıldı. Yıkıma karşı çıkan ve bilgi almak için semt karakoluna giden mahalle sakinleri arasında bulunan Fadime ve Altın Özen isimli kişiler gözaltına alındı.
Yaşananların fotoğrafını çekmek isteyen gazeteci Gülşen İşeri de gözaltına alınarak Vatan Emniyet'e götürüldü. Armutlu'da Vali ve Kaymakam'ın yaklaşık bir ay önce halka, "İki yüz bina yıkılacak, Cemevi de yıkılacak" sözleri gerçeğe dönüşüyor.
Dün sabah saatlerinde, polis kontrolündeki yıkım ekipleri Küçükarmutlu'ya geldi. İnşaatı devam eden, Halk Meclisi inşaatı ve civarındaki iki ev 'kaçak' oldukları gerekçesiyle yıkıldı. Bu arada Halk Meclisi inşaatında çalışan işçilerden bazıları da gözaltına alındı. Polis, yıkıma karşı çıkanları TOMA'lardan sıkılan tazyikli su ve plastik mermilerle dağıttı. Polis, ortada mahalleli yokken de Cemevi çevresine sürekli biber gazı attı. Polisin zaman zaman gerçek mermi kullandığı da iddia edildi.

Karar yok, dayak verelim
Yıkım ve gözaltılar için bilgi almak üzere dün öğle saatlerinde Küçükarmutlu karakoluna gelen avukatlar, polisin kötü muamelesiyle karşılaştı. Yıkımın kaçak olup olmadığını öğrenmeye ve belediye kararını görmeye çalışan Avukat Ebru Timtik ve Avukat Özgür Yılmaz, karakolun önünde bulunan özel harekatçılar tarafından darp edilip yerlerde sürüklendi. Özel harekat polisi avukatları darp ederken, "Defolun, gerekirse sizi öldürürüz" sözleriyle tehdit etti. Polis, gözaltına alınanlardan, "Paketledik" diye söz ederken, bir amirin bunlar yaşanırken, "Burası bir hukuk devleti, herkes haddini bilecek" diye bağırması dikkat çekiciydi.

Yıkımlar usulsüz
Küçükarmutlu'da polis ve belediye ekipleri üç binayı yıkarak öğle saatlerinde çekildikten sonra, biber gazı atılmaya devam etti. Mahalleyi bir polis helikopteri de sürekli tepeden izledi. Darp edilen Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Ebru Timtik, "Belediyeden muhatap yok. Yıkım kararı gösterilmiyor. Karakoldan bilgi almaya geldiğimizde de böyle dayak yiyoruz" dedi. Avukat Özgür Yılmaz ise yıkımın usulsüz olduğunu şu sözlerle aktardı: "Yıkım için mahkeme kararı yok. Mahkeme kararı olmaksızın yapılan bu yıkım usulsüzdür. Mülkiyet ve mala zarar verme eylemlerinden ötürü tazminat hakkı doğdu."

'Emir tepeden'
Yaşananlar nedeniyle olay yerine gelen CHP Hatay Milletvekili Hilmi Yarayıcı ise yıkım araçlarının Sarıyer Belediyesi'ne ait olduğunu ancak bunlara polis tarafından el konulduğunu iddia etti. Yarayıcı, "Sarıyer Belediyesi, Büyükarmutlu'da 10 yerin yıkımı için karar aldı. Ancak burada böyle bir durum yok. Küçükarmutlu kararı tepeden geldi" dedi. Mahalleliyle görüşen Yarayıcı, semt sakinleriyle birlikte önce ablukanın kaldırılması talebiyle karakolu ziyaret etti. Ardından da gözaltılarla ilgilenmek üzere Vatan Emniyet'e geçti.

Akşam saatlerinde muhabirimiz Gülşen İşeri’yle birlikte gözaltına alınanlar serbest bırakıldı.

Kaynak: Birgun.net