YAŞAR AYDIN / [email protected]
@yasaraydinnn

AKP 2. Olağanüstü Kongresini gerçekleştirdi. Kongre tam da beklenildiği gibi Erdoğan'ın şovuna dönüştü. Onun şarkıları çalındı, mesajı ayakta dinlenildi nihayetinde atadığı isim Başbakan, yazdığı liste de yeni MKYK oldu.

Kongrede yapılan iki konuşma Olağanüstü kongrenin neden yapıldığını özetledi aslında. Önce Davutoğlu kongreyi kendisinin istemediğini bir kez daha ifşa etti ardından da Binali Yıldırım, başkanlık ve Erdoğan vurgusu ile neden kongreye ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha gösterdi.

Salonda yer alan pankartlarda yazılanlar, gençlerin attığı sloganlar bundan sonra AKP'de bir daha Davutoğlu vakasının yaşanamayacağını göstermek için hazırlanmıştı. Araya sıkıştırılan ‘kutlu yürüyüş’ kavramı bile ortaklığın bittiğini gizleyemedi. Erdoğan, kendi kaderi ile partinin kaderini bu kongrede çözülmeyecek bir düğümle birbirine bağladı.

MKYK'de beklenen değişiklik

MKYK listesinde yapılan değişiklikler kongre sonrası esas olarak ülkeyi partiyle yöneteceklerinin göstergesi oldu. Erdoğan'a bağlı, bugüne kadar farklı alanlarda onunla birlikte çalışmış isimlerin neredeyse hepsi MKYK'de görev aldı. Partide az da olsa kalan ‘ağır toplar’ kongre sonrası oluşan son MKYK ile uzaklaştırıldı. MKYK'de olmayan ama Erdoğan'a yakın bazı isimlerin Bakanlar Kurulu'nda yer alacağını unutmamalıyız.

Bununla birlikte artık görüldü ki Erdoğan için Cemil Çiçek, Recep Akdağ gibi isimler artık bu parti için ayak bağı haline gelmişti ve kendi değimiyle "bu işi uzatmanın anlamı yok"tu.

Parti içindeki muhalifler ne yapacak?

Hafta başından bu yana hem dokunulmazlık oylamasında hem de olağanüstü kongrede partiden dışlanan isimlerin harekete geçme ihtimali konuşuldu. Ama iki olay da gösterdi ki parti içi muhalefetten söz etmek mümkün değil. Belki en doğru tanımı Davutoğlu kongrede yapmıştı: ‘Rahatsızlık’. Evet, rahatsız olanlar vardı ama sadece o kadar. Bir kez daha görüldü ki Erdoğan'ı parti içinde durdurabilecek bir güç yok, buna da izin verilmez.

Tüm bu gelişmelere rağmen Erdoğan'ın ‘çizdiği’ isimlere her geçen gün yenilerinin eklenmesi, dışarıda hatırı sayılır bir güç bırakıyor. O güç şimdilik dağınık ve izleme aşamasında. Uluslararası bağlantılar, yerli sermaye gücü ve belli oranda örgüt desteği varlığını inkar etmek mümkün değil.

Erdoğan'ın haftası

Son yedi gün tam anlamıyla Erdoğan'ın haftası oldu. MHP kongresi yapılamadı, ardından TBMM'de dokunulmazlıklar kaldırıldı ve nihayetinde AKP'yi bir kez daha dizayn etti. Öyle bir hafta ki, kulislerde ‘Erdoğan’ın mutlak gücünü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bile kabul ettirdiği’ ifadeleri dolaşıyor.

Bu hafta itibariyle partinin de devletin de tek sahibi artık Erdoğan. Bu durum Erdoğan'ı ne kadar rahatlatır onu yakında görme şansına sahip olacağız.

Salı günü hükümet kurulur

Davutoğlu'nun istifasıyla birlikte listenin hazır olduğu Bakanlar Kurulu’nun salı günü güvenoyu almak için TBMM’ye gelmesine kesin gözüyle bakılıyor. Başbakanın da sıradanlaştığı, sadece verilen emirleri yerine getiren Bakanlar Kurulu ile karşılaşacağımız kesin gibi. Erdoğan ne piyasaları ne de AB'yi dinleyecek durumda değil. Son bir-iki haftadır aldığı rüzgârla bir anlamda ‘basıp geçmek’ isteyecektir.

Erdoğan sadece yorgun düşen örgütüyle Meclis’te biriken hoşnutsuzluğu, Kürt halkının öfkesini ve en önemlisi yeniden sokakta isyanını gösterme işareti veren ‘Gezicileri’ bastıramayacağını biliyor. O yüzden MHP ve ordu, Erdoğan'ın bugün için en temel dayanağı. Ne var ki orduya hiçbir zaman tam olarak güvenemedi. Bahçeli ise köklerinden sallanıyor.

Tüm bunlara bakınca AKP Olağanüstü Kongresi nedense bana Saddam'ın yüzde 98 ile kazandığı o son seçimi hatırlattı.

***

MKYK’DEN DAVUTOĞLU’NUN İZİ SİLİNDİ

Olağanüstü kongrede hazırlanan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) listesinde, beklendiği üzere Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘kulağını çektiği’ Ahmet Davutoğlu’na yakın birçok isme yer verilmedi.

Mehmet Ali Şahin, Yalçın Akdoğan, Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu, Ayhan Sefer Üstün, Cemil Çiçek, Ömer Çelik, Naci Ağbal, Faruk Çelik, Recep Akdağ, Mevlüt Çavuşoğlu, Bülent Gedikli gibi 20 isim yeni MKYK listesine alınmadı. Liste dışı kalan isimlerden Çavuşoğlu, yaptığı ilk değerlendirmede “Birimiz bir yerdeyse hepimiz oradayız. Önemli olan partimizin genel merkezinin en iyi şekilde görevini yapabilmesidir” dedi.

50 kişilik MKYK listesinde Bekir Bozdağ, Burhan Kuzu, Efkan Ala, damat Berat Albayrak, Hayati Yazıcı, Galip Ensarioğlu, Mehdi Eker, Mehmet Müezzinoğlu, Mustafa Şentop ve Nurettin Canikli gibi isimler bulunuyor. Listeye giren 26 yeni isim arasında ise Cevdet Yılmaz, Fatma Şahin, Fatma Güldemet Sarı, Markar Esayan, Sema Ramazanoğlu, Yasin Aktay ve Zeyit Aslan da yer aldı.

Kaynak: Birgun.net