İstanbul’da 16 Mart’ta eş zamanlı yapılan baskınlarla gözaltına alınan ve 3 gün sonra serbest bırakılan Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri hakkında hazırlanan iddianame tamamlandı. İkisi tutuklu avukat, beşi Tutuklu Aileleri Derneği (TUAD) üyesi olmak üzere toplam 50 kişi hakkında hazırlanan iddianamede 2011’de başlayıp 2013’ün sonuna kadar süren telefon ve ortam dinlemeleri de yer alıyor. İddianamede ÖHD üyelerine atfedilen suçlar arasında Avukat Sinan Zincir’in 28 Kasım 2015’te öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi üzerine Facebook’ta yaptığı paylaşım da yer aldı. Zincir, Elçi’nin ölümünün ardından Facebook’ta şu paylaşımda bulunmuştu: “Ne kadar çok ölüyoruz... Gerçekten şair doğru söylemiş. Ölenlerin matemi için bize zaman bile bırakmıyor cellatlar... Dün Tahir abi, bugün Dilan...”

T24'ten Rabia Çetin'in haberi şöyle:

ÖHD’li İrfan Arasan, Ayşe Acınıklı, Hüseyin Boğatekin, Şefik Çelik, Adem Çalışcı, Ayşe Başar, Tamer Doğan, Ramazan Demir ve Mustafa Rüzgar’ın da arasında olduğu toplam 50 kişi hakkında hazırlanan iddianamede avukatlar “PKK’nın cezaevi yapılanmasının kurye avukatları” olmakla ve “avukatlık görevini icra etmenin avantajlarını kullanarak cezaevlerine aktarım, iletişim faaliyetlerini gerçekleştirmekle” suçlanıyor.

“5 yıllık soruşturma; soruşturmayı başlatanlar ‘FETÖ’ üyesi olmakla suçlanıyor”

ÖHD’li Zülfikar Erden, iddianamede yer alan telefon ve ortam dinlemelerinin 2011 yılında başlayıp 2013’ün sonuna sürdüğünü o tarihten sonra baskının yapıldığı 16 Mart 2016’ya kadar bir şey eklenmediğini söyledi. Erden, “Soruşturmayı, bugün görevden alınan, tutuklanan, firari olan ve terörist olmakla suçlanan savcılar başlatmış. 2 yıl boyunca meslektaşlarımız dinlenmiş. Ancak çözüm süreci başlayınca dinlemeler sona ermiş. Sürecin askıya alınması ve çatışmaların yoğunlaşmasıyla yeniden başlatılan siyasi davalarla bu dosya da raftan indirilmiş” dedi.

“Telefon ve ortam dinlemeleri kararı ÖYM’den”

Erden, telefon ve ortam dinlemeleri kararının o dönem Özel Yetkili Mahkemeler (ÖYM) tarafından alındığını söyleyerek, “2014 yılında ÖYM kaldırıldı. Soruşturmayı başlatanlar da görevden alındı. Ancak dosya yeniden gündeme getirildi. Mesaj vererek korkutmaya çalışıyorlar” ifadesini kullandı.

“Kandil esprisi suç sayıldı”

Avukat Bülent Çoban da iddianamenin 89 klasörden oluştuğunu belirterek, “Atfedilen suçlara bakıldığında avukatlık görevinin yerine getirilmesi dışında bir suç yok. Avukatın müvekkiliyle görüşmesi, cezaevine gitmesi suç sayılmış. Telefon görüşmeleri sırasında yapılan espriler bile iddianameye suç olarak girmiş” dedi. Çoban, “Sinan Zincir’e ait telefon görüşmeleri sırasında bir arkadaşıyla para meselesini konuşurken söylediği ‘Kandil’e icra takibi gönder’ esprisi de suç sayılarak iddianameye girdi. Yani iddianamenin bir tutarlılığı yok” diye konuştu.

İddianameden; Tahir Elçi, Hacı Birlik, Zergele, Kobanê, AİHM…

50 kişi hakkında hazırlanan iddianamede telefon ve ortam dinlemeleri dışında sosyal medya paylaşımlarının da suç sayıldığını söyleyen Avukat Pınar Konak, “Tahir Elçi’nin ölümü ardından yapılan paylaşım, geçtiğimiz yıl bombalanan Irak Kürdistan’ındaki Zergele Köyü üzerine yazılanlar ve ‘Diren Kobanê’ demek ve Ramazan Demir’in Cizre’deki bodrum katlarında yaralananlara ilişkin AİHM’e yaptığı başvuruları sosyal medyada duyurması suç sayıldı” diye konuştu.

İddianamede yer alan sosyal medyadaki paylaşımlar şöyle:

Sinan Zincir’den 28 Kasım 2015’te Suriçi’nde öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi paylaşımı:

“Ne kadar çok ölüyoruz... Gerçekten şair doğru söylemiş. Ölenlerin matemi için bize zaman bile bırakmıyor cellatlar... Dün Tahir abı, bugün Dilan…” Zincir’in puşi ile çektiği ve sosyal medyada paylaştığı fotoğrafı da iddianamede.

TUHAD-FED yöneticisi Zübeyde Teker: “Bu saate kadar gözüme uyku girmedi, her havalanan savaş uçağının katliam yaptığına gittiğini bilmek çıldırttı beni ve sonuç: kandilin Zergele köyü bombalandı biri hamile kadın on insanımız hayatını kaybetti on beş insanımız yaralı...”

Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ramazan Demir: “AHİM bu sabah Cizre de yaralanıp hastaneye götürülmesine izin verilmeyen Cihan Karaman için ÖHD olarak yaptığımız başvuruda da tedbir kararı verdi. Gerekirse her yaralanan için tek tek AİHM e gider ama ablukanızı yine kırarız”

Tamer Doğan: Şırnak’ta öldürüldükten sonra cenazesi zırhlı aracın arkasında sürüklenen Hacı Lokman Birlik üzerine “Sana söz olsun Hacı Birlik yoldaş, sarayı yerde sürükleyeceğiz, affetmeyeceğiz, unutmayacağız” paylaşımı

Adem Çalışcı: IŞİD’in aylarca saldırdığı Rojava’nın Kobanê kentine ilişkin yaptığı ‘Diren Kobanê’ paylaşımı iddianamede yer alıyor.

Ne olmuştu?

Özgürlükçü Hukukçular Derneği’nden (ÖHD) dokuz avukat ve 24 kişiyle birlikte 16 Mart’ta sabaha karşı yapılan baskınlarla gözaltına alındı.

Tüm avukatlar ve diğer isimler 19 Mart’ta serbest bırakıldı. Savcı serbest bırakılmalarına itiraz etti. Hâkimlik, avukatlar Hüseyin Boğatekin, Ayşe Başar, Ramazan Demir ve Ayşe Acinikli ile 17 kişi hakkında tutuklamaya yönelik yakalama emri düzenlenmesine karar verdi.

Avukat Hüseyin Boğatekin 23 Mart’ta, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde müvekkilleri tutuklu öğrencilerin duruşmasını beklerken gözaltına alındı, avukat Ayşe Başar ile tutuklandı.

Ayşe Başar da avukatlarının itirazı sonucu 28 Mart’ta, Hüseyin Boğatekin de 1 Nisan’da serbest bırakıldı. Avukatlar Ayşe Acinikli ve Ramazan Demir de 6 Nisan’da ifade vermek üzere geldikleri adliye çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. (T24)

Kaynak: Birgun.net