Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 20 Eylül 2016 günü Newyork’ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda konuştu. Dünya meselelerin tartışıldığı toplantıda Erdoğan Türkiye’deki bastırılmış 15 Temmuz Darbesi ve sonrasını anlattı.

Buradan anlıyoruz ki, mesele “dünya çapında” bir öneme sahiptir!..

Darbeyi tezgahlayan “FETÖ Terör Örgütü” hakkında geniş bilgiler veren Erdoğan, dünyada 170 okulu olan bu yapının o ülkeler için de bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı bir şey daha dile getirdi ki bu da az buz önemli değildi:

-Bir siyasetçi söylediği sözün arkasında duracak, caymayacak!

BM delegeleri elbette onun şimdiye kadar söyleyip de caydığı sözlerden oluşan özel bir külliyat oluştuğunu bilemediler. O yüzden alkışladılar, Türkiye’de dinleyenler de iftihar etti.

Bu 15 Temmuz meselesi bu kadar önemli yani…

Peki o zaman ne yapılmalı?

Darbe girişiminin şöyle enine boyuna bir güzel araştırılması lazım değil mi?

Kim yapacak bu araştırmayı?

Elbette milli irade yani Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBBM) içinde oluşturulacak bir araştırma komisyonu.

Darbeye katılanlar, katılmayanlar, karşı koyanlar, koymayanların hepsi bildiklerini anlatsınlar. Meclis’e gelebilecek olanlar gelsinler, gelemeyecek olanlar (tutuklu) için de komisyon üyeleri cezaevlerine giderek ifadelerine başvursunlar.

Böylece Cumhurbaşkanının bütün dünyaya anlattığı 15 Temmuz darbe girişimini Türkiye kamuoyu da bir güzel öğrensin!

Ne güzel olur!

Ama olamıyor.

Neden?

Çünkü darbenin en birinci muhatabı Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) bu konu hakkında verilen bir önergeyi topluca reddetti!

AKP 15 Temmuz’u bir darbe girişiminden ziyade kendisine karşı yapılmış “özel bir muamele” gibi görüyor:

-Yapıldıysa bize yapıldı, size ne?

Dili dönenlerin söylediği “aman etmeyin eylemeyin, burası bir hukuk devleti, en üst karar organı olarak parlamentosu var, ülke ile ilgili her türlü kararlar burada alınır, bu da parlamenter demokrasinin bir gereğidir” türünden uyarılar, AKP’nin bir kulağından girip ötekinden çıkıyor.

Araştırılmasından soruşturulmasından korktuğunuz bir şey mi var?

Bu soruya cevap veren yok. Sadece iktidarın her yaptığını son derece olumlu bulan gazeteci kimlikli vak’a nüvisler (Osmanlı’da tarih yazıcı devlet memurları) soruları soranlara küfürler, tehditler, yağdırıyorlar.

15 Temmuz’a karşı Meclis ilgisinden rahatsız olan AKP, kamuoyunda daha farklı bir yol izliyor. www.hakimiyetmilletindir.com adresli bir site açıp, buraya herkesin bir şeyler yazmasını istiyorlar. Bu organizasyonun da bir adı var:

“Millet Destanını Yazıyor!”

Anlayacağınız destan yazmak serbest, araştırma yasak!

Hani neredeyse denilecek ki:

-Ulan biz burada destan yazıyoruz, siz gelmişsiniz araştırma da araştırma diye bir yerlerinizi yırtıyorsunuz! İki satır da siz bir şeyler yazın. Darbe heyecanımıza iştirak edin.

Bu darbe girişiminin katık edilme şevkine bakılırsa çok yakında bir bayram kutlaması bile oluşturulabilir. Sloganı da hazır:

-Yaşasın 15 Temmuz!

Kaynak: Birgun.net