HÜSEYİN ŞİMŞEK [email protected]

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Brüksel’de yaptığı “HDP’ye bir kapatılma davası açılabilir mi diye daha ileri bir tartışma yürütülüyor. Bunların hepsi çok büyük bir çılgınlıktır” açıklamasıyla başlayan tartışmaları Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen BirGün’e değerlendirdi.

AKP’nin HDP’yi kapatma ve eş başkanlar dâhil birçok milletvekilinin vekilliğini düşürme hamlesiyle kendi siyasi alanını genişletme girişiminde bulunabileceğini belirten Bilgen, “Anayasa değişikliği yaparken HDP’yi dışlayanlar, bundan sonraki sürece dair de milletvekillerimizin koltuğuna göz koyabilecek hesaplar yapıyor olabilir. HDP’nin seçime girmesini engellemek, mali imkânlarını kesmek, vekillikleri düşürmek ve onların yerine kendi milletvekillerinin geçmesini sağlamak gibi girişimler HDP’yi saf dışı bırakma potansiyeli üzerinden siyaset yapıldığının bir göstergesi” diye konuştu.

Duyumlar ciddi
Demirtaş’ın duyumlarının ciddi olduğunu söyleyen Bilgen, “Son yargı kararları, gönderilen mahkeme çağrıları Demirtaş’ın sözlerinin doğruluğunu gösteriyor. Milletvekillerimize, devam eden soruşturmalar ve mahkeme kararlarıyla ilgili yakalama kararı içeren yazılar gönderiliyor. Oysa bu süreç çok daha farklı yönetilebilirdi ama belli ki bu konuda 15 Temmuz’u da fırsata çeviren bir yaklaşım var. Partimizin kapatılması ihtimali son derece ciddi ve ülkeyi felakete sürükleyecek bir durumdur” dedi.

Yargı bağımsızlığına sığınmasınlar
HDP’nin kapatılmasının ve milletvekillerinin tutuklanmasının Türkiye açısından telafisi imkânsız sonuçlar doğuracağını söyleyen Bilgen, şu ifadeleri kullandı; “HDP üzerinden bir deneme yapmaya kalkmanın, hükümet açısından da Türkiye siyaseti açısından sonuçları ağır olacaktır. Hükümeti yanlıştan vazgeçmesi için uyarıyoruz. Bunun yargı bağımsızlığı ile izah edilecek bir yanı da yok. Yarın onları da sıkıntıya sokacak manzaralar ortaya çıktığında kimsenin ‘yargı bağımsız’ diye ikna edici tarafı olmayan açıklamanın arkasına sığınmasının anlamı kalmayacak.”
HDP’ye yönelik saldırıların çözümsüzlükte ısrar etmek olduğunu belirten Ayhan Bilgen, “Bu tehdit, bir sorunun siyasal zeminde, demokratik kanallarla konuşulmasına ve tartışılmasına imkân vermemektir. Provokatif bir girişimdir” dedi.

Muhalefet durdurabilir
Bütün siyasi partilerin duyarlı bir tavır sergilemesi gerektiğini ifade eden Bilgen, şunları kaydetti: “Bu sorun elbette muhatabı HDP grubu olması nedeniyle HDP’nin sorunudur ama muhalefet partileri buna seyirci kalırsa bunun sonuçlarının yalnızca HDP’yi etkileyen bir uygulama olmadığını göreceklerdir. HDP’nin kapatılma tehlikesi, demokratik kitle örgütlerine, sendikalara, öğretmenlere yönelik saldırıların bir parçasıdır. Barışa dair umudu olan herkes, daha geç olmadan sürece karşı bir tavır almalıdır. Bu aslında parlamentodaki diğer muhalefet partileri için bir sınavdır. İktidarın bu konudaki eğilimi, planlaması nettir ama muhalefet partileri buna tepki gösterirse, demokrasiyi, parlamentoyu savunursa bu durum durdurulabilir.”

Milletvekilliği de düşüyor
Anayasa’nın siyasi partilerin kapatılmasını düzenleyen maddesine göre, partilerin kapatılmasına sebep olan milletvekillerinin vekilliği de düşüyor. Anayasa’daki hüküm şöyle; “Bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dâhil üyeleri, Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmi Gazete’de gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar.”

Kaynak: Birgun.net