12 Ocak günü ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisini imzalayan 89 üniversiteden 1128 akademisyen ve araştırmacıya yönelik tehditlerin önlenmesi gerektiğini belirten Baro Başkanı Çıtırık, ayrıca akademisyenler hakkında disiplin işlemleri yapılmasının hukuka aykırı olduğunu vurguladı. Çıtırık, herkes gibi akademisyenlerin de anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan düşüncelerini ifade etme özgürlüğüne sahip olduklarını bildirdi.

Cihan'dan edinilen bilgiye göre, Düşüncelerini ifade eden akademisyenler hakkında ‘linç’ kampanyası başlatılmasının ve hedef gösterilmelerinin son derece üzücü ve tehlikeli gelişmeler olduğunu vurgulayan Çıtırık, Çukurova Üniversitesi Rektörlüğü’ne bir yazı gönderdi. Rektörlükten akademisyenler hakkında başlatılan disiplin soruşturmasının sonlandırılmasını isteyen Mengücek Gazi Çıtırık yazısında, “Genel görüşe ya da egemen fikirlere aykırı düşüncelerin mahkum edilmemesi gerekir. Bu tür seslerin olmaması demokrasi ve örgütlü topluma vurulan büyük bir darbe olduğu unutulmamalıdır. Farklılıklar, aykırı düşünceler hemen vatan hainliğiyle, sözde aydın olmakla, mütareke basını yazarı olmakla suçlanmamalı. Farklı düşünenler hedef haline getirilip, ötekileştirilerek, yaftalanmamalıdır.” ifadelerine yer verdi.

Yükseköğretim Yasası'nda, rektör ve yetkili diğer üniversite organlarına verilen görevleri kapsamı, yükseköğretim hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin işlemlerle sınırlı olduğuna vurgu yapan Çıtırık, “Üniversite öğretim elemanlarının şiddet çağrısında bulunmayan her türlü düşünceyi üniversite içerisinde ve dışarısında dile getirme özgürlüğü hukuken sınırlandırılamaz. Akademisyenlerin, üniversite dışarısında dile getirdikleri düşünceleri, üniversite organlarının, üniversitede hizmet düzenini sağlama görev ve yetki alanının dışında kalmaktadır. Bu nedenle; söz konusu metni imzalamış olan akademisyenler hakkında üniversite yönetimleri tarafından hizmet düzenini sağlama adına hukuken yapılacak bir işlem bulunmamaktadır.” dedi.

Evrensel akademik ilkeler, anayasanın 130. Maddesi ve 2547 sayılı yasa uyarınca; rektör ve üniversite kurullarının; bilimsel yaratıcılığın zeminini oluşturan düşünceleri açıklama özgürlüğünü koruma yükümlülüğü bulunduğunu vurgulayan Çıtırık şöyle devam etti: “Üniversitede nefret ve tehdit içerikli söylemlerin önlenmesi, akademisyenlerin can güvenliğinin sağlanması, barışçıl çalışma ortamının oluşturulması da bu görevler içerisinde yer almaktadır. Sonuç olarak; ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıkla metni imzalayan akademisyenler hakkında herhangi bir disiplin işlemi yapılmasının hukuka aykırıdır. Bu yönde başlatılmış işlemler var ise geri alınmasının hukuken zorunlu olduğu, barışçıl çalışma ortamının sağlanması ile akademisyenlerin düşüncelerini ifade edebilme haklarının oluşturulması gerekliliğine dair düşüncelerimizi makamınızla paylaşmak vicdani bir görev ve zorunluluk halini almıştır.”

Kaynak: Birgun.net