ZEYNEP KURAY / [email protected]

Yıllardır siyasi tutsakların sesi olan Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TAYAD ) kuruluşunun bugün 30. Yıldönümünü. “12 Eylül faşizmine karşı birlikte direndik. 90’ların kontrgerilla saldırılarına karşı direndik. 2000’lerin F Tipi tecrit saldırılarına direndik. AKP faşizmine karşı direnmeye devam ediyoruz” şiarıyla, bugün Şişli Kent Kültür Merkezi’nde saat 17.00‘de gerçekleştirilecek 30’uncu yıl gecesi öncesi, TAYAD Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Keskin ve TAYAD üyesi Naime Emlik Kara BirGün’e konuştu. Oğlu Ufuk ve kızı Yıldız’ın 1990’ların sonlarında DHKP/ C davasından müebbet hapse çarptırılmasıyla TAYAD ile tanışan Fahrettin Keskin, TAYAD’ın en çetin mücadeleyi F Tipi hapishanelere geçiş sürecinde verdiğini vurguladı. “Hayata dönüş” operasyonu adı altında 19 Aralık 2000’de 20 cezaevinde eşzamanlı yapılan toplu katliamlar sırasında, iki çocuğunun Ümraniye Hapishanesi’nde bulunduğunu anlatan Keskin, “19 Aralık katliamı göz göre göre geldi. Benim iki çocuğum da o saldırılarda yaralandı. 19 Aralık’ta onlarca siyasi tutsak katledildi, canlı canlı yakıldı, yaralı olarak kurtulanlara kurşun sıkıldı, sakat bırakıldı. Mesela Mızrap Ateş isimli bir genç vardı. Bu katliamlar esnasında aldığı bir kurşun nedeniyle diz hizasından bacağı kesilmişti. Ameliyat edildikten sonra Edirne F Tipi Hapishanesine götürülürken jandarma tarafından kesik bacağına dipçikle vurularak yara yeniden açılmıştı. Vahşet o boyutlardaydı. Katliam sonrası F Tipi hapishanelerine sürgün edilen tutsaklara çamaşır dahi vermediler. Soğuk havada tişört ve şort ile bıraktılar ” diye konuştu.

TAYAD ile, tıpkı Fahrettin Keskin gibi, oğlu Fikret Kara’nın 1998 yılında tutuklanıp müebbet hapse çarptırılması üzerine tanıştı. 1999 Ulucanlar katliamı sonrası F Tiplerine karşı Ankara’ya yapılan yürüyüşe katılanlardan olan Naima Emlik Kara da şöyle konuştu: “O dönemde de bugün olduğu gibi medya devletin elindeydi ve ‘Cezaevlerinde devlet otoritesini kaybetti’ manşetleriyle F Tipi hapishaneleri kamuoyuna alttan alta empoze edilmeye çalışılıyordu. Çocuklarımız yine bedenlerini açlığa yatırmadan, biz TAYAD aileleri olarak F Tipleri konusunda çeşitli imza kampanyaları, paneller yapmaya başladık. İnşaatı biten F Tipi hapishaneleri gezmek için de girişimlerde bulunduk, ama polisler tarafından her seferinde darp edilerek engellendik. Ancak tarih ne yazık ki bizi haklı çıkardı” dedi.