HÜSEYİN ŞİMŞEK
[email protected]

Antep’te IŞİD’in bir sokak düğününde gerçekleştirdiği ve 56 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırının üzerinden neredeyse bir ay geçmesine rağmen katliamla ilgili soru işaretleri tümüyle yanıtsız bırakıldı. Şahinbey ilçesine bağlı, Beybahçe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta bir sokak düğününde gerçekleştirilen ve 56 yurttaşın yaşamını yitirdiği canlı bombalı saldırıya ilişkin soruşturmada bir adım yol alınamadı.

Cerablus'un bahanesi oldu

Cerablus’a operasyon yapılmasının gerekçeleri arasında gösterilen ve tüm Türkiye’de sokak düğünlerinin yasaklanmasına neden olan saldırıya ilişkin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Valiliğimizin, emniyet teşkilatımızın vardıkları ilk kanaatler bir IŞİD eylemi olduğu yönünde. Saldırıyı 12-14 yaşlarında bir canlı bomba gerçekleştirdi” sözleri dışında eylemin fail ya da faillerine yönelik bilgi kamuoyuyla paylaşılmadı. Bu açıklama da Başbakan Binali Yıldırım’ın ertesi gün yaptığı “Saldırının arkasındaki örgüt belli değil” açıklaması ile bir ölçüde yalanlandı.

Bilgiler saklanıyor

Soruşturmanın gidişatını etkilediği için getirildiği öne sürülen yayın yasağı, patlamada yaşamını yitiren ve kimliği belirlenemeyen kaç kişinin olduğu bilgisine erişimi de engelledi. Bombayı taşıdığı sanılan kişi ya da kişilerin de aralarında bulunduğu 8 kişinin kimliğinin ilk etapta belirlenememesinin ardından 5 kişinin kimliği daha sonra tespit edildi. Kalan 3 kişi ile ilgili son bilgi patlamadan bir hafta sonra ‘’incelemelerin sürdüğü’’ yönünde oldu ancak bugüne kadar bu konuda da kesin bir bilgi duyurulmadı.

Valilik ve Adli Tıp kaynakları da yayın yasağını gerekçe göstererek, kimliği belirlenemeyen kişiler hakkında bilgi veremeyeceklerini kaydetti. Patlamadan geriye saldırıyı kimin ya da kimlerin ne şekilde gerçekleştirdiği, bu kişilere ne olduğu gibi yanıtsız sorular kaldı.

Patlamayı gerçekleştiren örgüt dışında herhangi bir bilgilerinin bulunmadığını, 56 kişinin yaşamını yitirdiği bir saldırının bu kadar karanlıkta kalmasının doğru olmadığını ifade eden Antep Barosu Yönetim Kurulu üyesi ve İnsan Hakları Merkezi Koordinasyon Üyesi Bülent Duran, patlamanın sonrasında yaşananları BirGün’e değerlendirdi.

"Antep’te hiç böyle bir patlama olmamış ve 56 kişi yaşamını yitirmemiş’’ gibi hareket edildiğini kaydeden Duran, “Ölenlerin kimlikleri ve cenazede hükümete gösterilen tepki nedeniyle patlama kamuoyuna sahiplendirilmedi. Sanki çok sıradan bir olay olmuş gibi konuya yaklaşıyorlar. Bizim aldığımız bilgiler ise tamamen kulis bilgileri” dedi.

''Fail değil failler...''

Savcılık ile görüşmelerinin sürdüğünü, patlamaya ilişkin açılacak davaya müdahil olacaklarını ifade eden Duran, soruşturmanın detaylarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“Patlamada, fail değil faillerin olduğu söyleniyor. Çocuk kullanılmış olabilir. Bombanın bir bebek arabasında taşındığı ortaya atılan iddialar arasında. Zaten demirlerle beslenmiş, patlayıcı etkisi yüksek olduğu ifade edilen bir bombanın çocuk tarafından yelek giyilerek taşınamayacağı açık. Soruşturma konusunda ciddi iddialar olsa da soruşturmanın içeriği hakkında bilgimiz yok. Düğün alanını görüntülemek için ailenin tuttuğu kameranın parçalandığı, görüntülerin bir kısmının kurtarıldığı, kurtarılan görüntülere emniyet birimlerince el konduğu ifade ediliyor. Benzer durumlar ileride de yaşanabilir. Mağdur aileler henüz avukat tutmadılar. Soruşturmanın tamamlanması bekleniyor. Toplu vekalet verilecek.”

Kaynak: Birgun.net